Zengin Mutfağı isimli tiyatro oyununda Ülkücülere hakaretlere dayanamayan üç hanımefendi Bozkurt işaretleri ile oyunu terk ederek protesto etti. Oyunu Bozkurt işaretleri ile terk eden hanımefendiler yaşanan skandalı şöyle anlattılar;Oyun adı üstünde bir zenginin mutfağında geçiyor.Alt katta,üst kata çıkmıyor sahneler.Şivesinden Bolulu olduğunu tahmin ettiğimiz aşçı,başrol.Şivesi güzel,rolünü hakkını vererek oynuyor.Aşçının yamağı,yanında yetiştirdiği genç kız,genç kızın üniversitede okuyan parasız nişanlısı,zenginin şoförü,şoförün komünist ağabeyi diğer rollerde ve gayet başarılı oynuyorlar.Olay 70li yıllarda geçiyor.Sendika kanununun değişmesini protesto eden işçilerin işten çıkarılmasını,bu mağduriyeti anlatıyor.Buraya kadar sorun yok. Oyunun ilerleyen sahnelerinde oyuna Almanyadan getirilen bir kurt köpeği sokuluyor,ben huylanmaya başlıyorum.Yamak kızın nişanlısı fakir genç,sevdiği kızla evlenebilmek ve kızı hor görüldüğü bu zengin mutfağından kurtarmak için,tanıdığı bir komünist işçiyi ihbar ediyor(ödül için),daha sonra polis o komünist işçinin saklandığı yeri basıyor,onu öldürüyor;yanındaki arkadaşlarından biri kaçmayı başarıyor.Fakir nişanlı da kaçan komünist tarafından görülmenin korkusuyla zengin evine,nişanlısının yanına kaçıyor.Sümsük,korkak bir genç zaten.Dengesi bozulmuş,hem vicdan azabı çekiyor ölüme sebebiyet verdiği için,hem korkusundan keşke kaçan da ölseydi diyor.Saklanması gerekiyor komünistlerden.Aşçı ,evinde kalabilmesi için zengin ev sahibinden izin almaya gidiyor.Zira zengin adam da patron,işçi çalıştırıyor,işçilerin grevlerinden,eylemlerinden rahatsız.Bu sebeple ZENGİN adam,bu fakir,ispiyoncu,korkak adamı çağırıyor yanına;ona komünistlerin yaptıkları kötülüklerden bahsediyor,onlarla mücadele edilmesi gerektiğini anlatıyor ve onu eğitmek üzere KAMPa gönderiyor.(Biz Nurhayatla bakışıyoruz) Çocuk kamptan döndüğünde kelimenin tam anlamıyla bir it olarak çıkıyor karşımıza.Her dizi ve oyunda unutulmayan hilal bıyık ayrıntısı burada da yerini buluyor.Bu ÜLKÜCÜ! olmuş delikanlının giyimi kuşamı,konuşması,insanlara bakışı,yemek yiyişi,herşeyi o bıyıkla birlikte değişiyor.Ve biz artık onun saldırarak yemek yemesini,baskınlara gitmek için patrondan para almasını,insanlara saygısızlığını,sevdiği kıza bile öküz gibi davranışlarını izlemeye başlıyoruz.Hilal bıyıklı paralı asker,nişanlısının apolitize olmasına kızıp onu eğitmeye çalışırken,bütün milletlerin bize düşman olduğunu anlatıyor.Bu yetmiyor,içimizdeki düşmanlardan bahsediyor.''Tanrı Türkü korusun''bile diyorbu arkadaş.Sayın başbakanımız gibi başlıyor saymaya,önce kürtler,çerkesler,arnavutlar,araplar,boşnaklar,rumlar,ermeniler,yahudiler,... sayıyor,hatta pomakları bile sayıyor,türk olduklarının farkında olmadan...Nişanlısı saf kız,biz gerçeği anlayalım diye şöyle soruyor ona:''Peki geriye kimler kaldı?''Türkler'' diyor bu ucube arkadaş.Ben de Nurhayata diyorum ki,işte azınlık olduğumuzun delili.
Kültür Sanat
29 Aralık 2012 - 15:32
Güncelleme: 05 Kasım 2019 - 21:48
Tiyatroda Ülkücülere Hakaret
Zengin Mutfağı isimli tiyatro oyununda Ülkücülere hakaretlere dayanamayan üç hanımefendi Bozkurt işaretleri ile oyunu protesto etti.
Kültür Sanat
29 Aralık 2012 - 15:32
Güncelleme: 05 Kasım 2019 - 21:48