Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli, ABD Büyükelçiliği'nin, "Öcalan saygı gösterilecek bir şahsiyet değil" açıklamasını değerlendirerek; "Bunu Rakka meydanlarında katilin posterlerini astırmadan düşünecektiniz. Bunları PKK-PYD-YPG’yle sahibi olduğunuz IŞİD’in üzerine dümenden göndermeden önce söyleyecektiniz. Yazıklar olsun, geçti borun pazarı, sürün merkebinizi Kandil’e” diye konuştu."O KİRLİ ELLERİNİZİ TÜRK ASKERİ ÜZERİNDEN ÇEKİN!"
Devlet Bahçeli, Türkiye’nin terörle amansız bir mücadele içinde olduğunu belirterek; “Yurt içinde, yurt dışında teröristlerin tepesine milletimizin azameti ateş gibi yağdırılmaktadır. Kahraman Türk Silahlı Kuvvetlerini yürekten kutluyor, sonuna kadar arkalarında durduğumuzu bir kez daha beyan ve ifade ediyorum. Bu arada şehit olan evlatlarımıza Allah’tan rahmet, yaralı evlatlarımıza şifalar diliyorum. Hepimizin dikkat etmesi gereken husus, Türk Silahlı Kuvvetleri’ni siyasi tartışmaların içine çekmekten, yıpratmaktan, zan ve töhmet altına almaktan süratle kaçınmaktır. Bugünkü hassasiyet düzeyi yüksek ortamda, bilhassa Genelkurmay Başkanımızı ve komuta kademesini maksatlı şekilde tariz ve taciz etmek ahlaksızlıktır. Buna hiç kimsenin hakkı yoktur. 15 Temmuz’da korkusuzca direnmiş, darbecilere tamam dememiş bir komuta heyeti üzerinde kuşku uyandırmak, ipe sapa gelmez yorumlarla dedikodu yapmak bize göre utanmazlıktır. Düşman güldürenlerin nereye ve kimlere hizmet ettiği pek yakında görülecektir. Fakat bunlara yine de diyorum ki, o kirli ellerinizi Türk askerinin üzerinden çekiniz, nifak saçan çenenizi hemen ve acilen kapatınız. Türk askeri Irak’ın Zap, Avaşin, Basyan terörist kamplarını peş peşe vurmaktadır. Şimdiye kadar 50’ye yakın cani etkisiz hale getirilmiştir. Sınır içi ve sınır ötesi alanları terörden temizlemek için olağanüstü bir gayret vardır. Bunun takdir edilmesi yerine, köstekleme çabaları, şüpheleri tetikleme arayışları terör örgütlerine pas vermek, el sallamak, ikramda bulunmakla eşdeğer aymazlık ve çürümüşlüktür." dedi. Devlet Bahçeli, Teröre ve bunları kullanan devletlere dikkat çekerek şöyle konuştu:
"O KİRLİ ELLERİNİZİ TÜRK ASKERİ ÜZERİNDEN ÇEKİN!"
Devlet Bahçeli, Türkiye’nin terörle amansız bir mücadele içinde olduğunu belirterek; “Yurt içinde, yurt dışında teröristlerin tepesine milletimizin azameti ateş gibi yağdırılmaktadır. Kahraman Türk Silahlı Kuvvetlerini yürekten kutluyor, sonuna kadar arkalarında durduğumuzu bir kez daha beyan ve ifade ediyorum. Bu arada şehit olan evlatlarımıza Allah’tan rahmet, yaralı evlatlarımıza şifalar diliyorum. Hepimizin dikkat etmesi gereken husus, Türk Silahlı Kuvvetleri’ni siyasi tartışmaların içine çekmekten, yıpratmaktan, zan ve töhmet altına almaktan süratle kaçınmaktır. Bugünkü hassasiyet düzeyi yüksek ortamda, bilhassa Genelkurmay Başkanımızı ve komuta kademesini maksatlı şekilde tariz ve taciz etmek ahlaksızlıktır. Buna hiç kimsenin hakkı yoktur. 15 Temmuz’da korkusuzca direnmiş, darbecilere tamam dememiş bir komuta heyeti üzerinde kuşku uyandırmak, ipe sapa gelmez yorumlarla dedikodu yapmak bize göre utanmazlıktır. Düşman güldürenlerin nereye ve kimlere hizmet ettiği pek yakında görülecektir. Fakat bunlara yine de diyorum ki, o kirli ellerinizi Türk askerinin üzerinden çekiniz, nifak saçan çenenizi hemen ve acilen kapatınız. Türk askeri Irak’ın Zap, Avaşin, Basyan terörist kamplarını peş peşe vurmaktadır. Şimdiye kadar 50’ye yakın cani etkisiz hale getirilmiştir. Sınır içi ve sınır ötesi alanları terörden temizlemek için olağanüstü bir gayret vardır. Bunun takdir edilmesi yerine, köstekleme çabaları, şüpheleri tetikleme arayışları terör örgütlerine pas vermek, el sallamak, ikramda bulunmakla eşdeğer aymazlık ve çürümüşlüktür." dedi. Devlet Bahçeli, Teröre ve bunları kullanan devletlere dikkat çekerek şöyle konuştu:"BUNU RAKKA MEYDANLARINDA KATİLİN POSTARLERİNİ ASARKEN DÜŞÜNECEKTİNİZ"
Etrafımız mayınlarla döşenmiştir. Kimin eli kimin cebinde, kim kiminle düşüp kalkıyor, kim kime teşrifatçılık yapıyor, hepten karışmış, manzara kaotik bir durum almıştır. Hatırlarsanız Rakka IŞİD’in en önemli merkeziydi. El Bab’tan sonra, Türkiye’nin Rakka operasyonuna katılmaması için bin dereden su getirilmişti. Çünkü, ABD bu operasyon görevini; Suriye Demokratik Güçleri paravanı altına saklanan yeni stratejik ortağı ve müttefiki PYD-YPG’ye vermişti. Yaklaşık 4 aylık bir süreden sonra PKK’nın Suriye kolu olan YPG-YPJ Rakka’yı ele geçirdi. İşin tuhaf yanı, ciddi bir direnişle karşılaşmadı. Rakka’ya ön kapıdan sokulan IŞİD, arka kapıdan, PKK’nın mihmandarlığıyla adeta elini kolunu sallayarak çıkıp gitti. Sonuçta, Rakka PYD-YPG’nin denetim ve kontrolüne girmiş oldu. Ardından, bebek katilinin poster ve fotoğrafları düzenlenen uydurma, sefil ve rezil kutlamalarla meydanlara asıldı, terörizm ABD müşahitliğinde gövde gösterisi yaptı. ABD, PKK’yı buyur ederek, cani başını selamlatarak nerede durduğunu, kimlerle koyun koyuna olduğunu hiç tartışmaya yer bırakmayacak şekilde göstermiştir. Bunun manası, eşkıyanın övülmesi, eşkıyalığın onaylanmasıdır. Rakka danışıklı dövüş halinde, bir terör örgütünden alınıp diğerine teslim edilmiş, bir işgalden diğerine havalesi yapılmıştır. Bu bir kepazelik, seviyesiz bir skandaldır. Rakka komplosunun açıklaması yoktur. Süper güç olduğunu söyleyen, aslında çöküş sürecine giren, çarpık ve çürük bir yönetimle sendeleye sendeleye devrilmeye kadar gidecek olan bu ülkenin insanlık adına söz söylemeye yüzü olmayacaktır. ABD Büyükelçiliği tepkiler üzerine diyor ki, ‘PKK, yabancı terör örgütleri listesinde yer alan bir örgüttür ve Öcalan, PKK ile bağlantılı terörizm faaliyetleri yüzünden Türkiye'de hapiste bulunmaktadır. Saygı görmeye değer bir şahsiyet değildir.’ Bunu Rakka meydanlarında katilin posterlerini astırmadan düşünecektiniz. Bunları PKK-PYD-YPG’yle sahibi olduğunuz IŞİD’in üzerine dümenden göndermeden önce söyleyecektiniz. Yazıklar olsun, geçti borun pazarı, sürün merkebinizi Kandil’e.”