"Milliyetçi Ülkücü Hareketin Lideri Sayın Genel Başkanımız Devlet Bahçeli beyin basın toplantısında yaptığı açıklamalardan sonra malum kesimler yine harekete geçmiş, açıklamaları çarpıtmak gölge de bırakmak ve Milliyetçi Hareket Partisi’nin izlediği politikaları eleştirmeye hatta daha da ileri giderek hakarete başlamışlardır. Bizler bu duruma şaşırmamakla birlikte amaçlarının ve dertlerinin ne olduğunu da çok iyi bilmekteyiz." MHP Samsuin il Başkanı Taner Tekin, MHP Lideri Devlet Bahçeli'nin partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmanın hazmedilemediğini, hakarete varan sözlerle bazı çevrelerin hareket geçtiğini belirterek yazılı basın açıklamasını şöyle devam ettirdi:Yüce Yaratıcı Allah-ü Teâlâ insanı yaratmış, dinlemek için kulak, anlamak için beyin bahşetmiştir. Ancak görüyoruz ki bu iki uzvunu kullanmayanlar var.
Liderimize ve Partimize saldırmışlardır.
Sayın Genel Başkanımız yaklaşık bir buçuk saat süren basın toplantısında birçok konuya açıklık getirmiş MHP‘nin politikalarını ve gerekçelerini anlatmıştır. Bu politikaların oturduğu temel felsefe MHP‘nin varlık sebebi ve tarihi misyonu gereği ‘Devletimizin bekası ve Milletimizin Birliği Huzuru ve Refahı’ için ‘Önce Ülkem ve Milletim sonra Partim ve Ben’ anlayışıyla ortaya konan tavırdır.Bu durumdan son derece rahatsız olan içerde ve dışarıda ki karanlık ve Türkiye Düşmanı odakların gönüllü maşalığına soyunan ülkemizde ki bazı siyasi partiler adeta kudurmuş ağızlarından salyalar akarcasına Liderimize ve Partimize saldırmışlardır. Bunların yapması gereken kendi politikalarını halkımıza anlatıp destek istemek olması gerekirken bizlere saldırmalarının sebebini de daha iyi anlamış oluyoruz. Bunların amacının küresel sermaye patronlarının ve okyanus ötesinden talimat aldıkları efendilerinin senaryolarında rol kapma yarışı olduğu bu tavırlarıyla milletimiz nezdinde de netleşmektedir.MHP‘nin ülke yönetiminde ki etki ve yetkisinin artacak olması korkutuyor
Peki bu aktörleri ve küresel efendileri bu kadar rahatsız eden nedir diye soracak olursak bu sorunun cevabı en özet haliyle şudur: MHP‘nin 15 Temmuz’da inisiyatif alarak ülkemizin uçuruma gitmesini önlemesi, ardından Yeni Kapıda can bulan Milli Birlik ve Beraberlik Ruhuyla bugüne kadar istediklerini yaptırdıkları, AKP hükümetlerinin artık Milli Politikalar izlemeye başlaması. Devletimizin MHP‘nin güçlü desteği ile her türlü terörizmle aslanlar gibi mücadele etmesi, dış politikalarda yanlışlardan dönülerek dik ve Milli tavır takınılması ve yine MHP‘nin öncülüğündeki anayasa değişikliği ile 16 Nisan referandumunun milletimizin onayından geçmesinin vermiş olduğu hazımsızlık ve son olarak da bu inisiyatifin artarak 2019’dan sonra MHP‘nin ülke yönetiminde ki etki ve yetkisinin artacak olmasından duyulan rahatsızlıktır.Asıl dertleri bunlar olmasına rağmen sanki MHP’yi çok düşünüyorlarmış, ülkücülerden başka dertleri yokmuş gibi ikiyüzlü davranarak bu durumun MHP‘yi zayıflatacağını hatta bitireceğini dillendirmekteler. Hâlbuki MHP bitse en çok bu gayri milli yerli işbirlikçiler mutlu olacaklarıdır.Bir seçim ittifakı yapılması veya ortak Cumhurbaşkanı adayı gösterilmesi MHP‘yi bitirmeyeceği aşikârdır. Ayrıca MHP bu milletin ta kendisidir ve bitirmeye kimsenin de gücü yetmeyecektir.Gizli Planlar
Bu ittifakların örnekleri geçmişte de mevcuttur. 1991 seçimlerim Refah Partisi çatısı altında Milliyetçi Çalışma Partisi ve Islahatçı Demokrasi Partisi birlikte seçime girmiş, 12 Eylül cuntasının MHP’siz meclis tezini çürüterek TBMM’de MHP temsil edilmiştir. Yine başka örnek de bir önceki Cumhurbaşkanı seçimlerinde CHP ile ortak aday gösterilmiştir. O gün MHP‘nin biteceği gibi bir senaryo dillendirmeyenler, bugün AKP ile ortak aday gösterilmesi durumunda MHP‘nin biteceğini ortaya atmaları hangi aklın ürünüdür anlamak mümkün değildir.Gayri milli bir blok oluşturup PKK’nın siyasi uzantısı da dâhil ortak aday göstermek için kapalı kapılar ardında gizli planlar yapanların, MHP‘nin kararını sorgulamak hakları da hadleri de değildir.Liderimizin sözü sözümüz tavrı tavrımızdır.
Bizler bugüne kadar her konuda haklı çıkmış bizleri hiç yanıltmamış öngörüsü yüksek Devlet adamlığı defalarca kez tescillenmiş Liderimize sonuna kadar güveniyor aldığı kararları tavizsiz uygulayacağımızı herkesin iyi bilmesini istiyoruz.Kendisini bu millete hizmete adamış “Halka hizmet hakka hizmettir” anlayışıyla sadece Allah rızasını kazanmak için bu makamlarda bulunan çelik iradeli Ülküdaşlarımla birlikte Samsun teşkilatları olarak diyoruz ki Liderimizin sözü sözümüz tavrı tavrımızdır. Başbuğumuzun da Liderimiz Sayın Devlet Bahçeli'nin de kararlarını sorgulayan EL'ler Oldu. Uygulama Sorumluluğu Taşıyanlar. Sorgular Olunca da Fitne Doğdu. Asla fitneye de müsaade etmeyeceğiz.