Doğu Türkistan’da Uygur Türklerinin çilelerine her geçen gün yeni çileler eklendiğine dikkat çeken
Samsun Milletvekili Bedri Yaşar, "
Ata yurdumuz Doğu Türkistan’da devam eden zulme; bütün dünya sussa da biz susmayacağız!" dedi.
Çin Halk Cumhuriyeti yönetimi tarafından
Doğu Türkistan’da Uygur Türklerine yönelik uygulanan sistematik baskı, zulüm ve asimilasyon politikalarından kaynaklanan sorunların araştırılması amacıyla meclise araştırma önergesi veren Bedri Yaşar, "Biz, Hükümetin bu katliamı 11. yıl dönümünde Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde gündeme getirmesini isterdik. Böylece, iktidarıyla muhalefetiyle kınama imkânı bulurduk. Ama maalesef bu yapılmamıştır..." diyerek Urumçi Katliamı'nın yıl dönümünde sessiz kalınmış olmasına sitem etti.Doğu Türkistan'da yapılan zulmü görmezden gelmenin dünyanın en büyük ayıplarından biri olduğunu ifade eden Bedri Yaşar, "Bugün Amerika bile Doğu Türkistan'da yapılan zulmü kınamıştır. Kınamayan parlamentolardan biri maalesef bizim parlamentomuzdur." dedi.Yaşar, önerge üzerinde yaptığı konuşmada, Çin tarafından
Urumçi Katliamı'nda şehit edilen Türkleri rahmetle anarak, katliama izin verenleri ve yapanları kınadı.
BİNLERCE UYGUR TÜRKÜ HAYATINI YİTİRDİ
Türklere yönelik baskıların arttığını asimilasyonların devam ettiğini belirten Yaşar, "Bu katliamda, Sürgündeki Doğu Türkistan Milli Meclisi'ne göre, 3 gün içerisinde binlerce
Uygur Türkü, Çin makamlarına göre ise sadece 197 Uygur Türkü yaşamını yitirmiştir. Katliamın 11. yılında Sivil Toplum Kuruluşları tarafından yapılan açıklamalar,
Türkistan’da bugüne kadar
Uygur Türklerine yönelik baskı, zulüm ve asimilasyonların maalesef azalmadığını ve tam tersine artarak devam ettiğini bizlere göstermektedir. Doğu Türkistan’da Uygur Türkleri artan baskılar ve yeni uygulamalar karşısında yok olma ile karşı karşıya kalmıştır. Din, dil, ırk ve kültür konusunda son üç yıl içinde baskılar iyice artmıştır. Bu konuda, asimilasyonlar sürmektedir. Toplama kamplarında halen milyonlarca
Uygur Türkü tutsak edilmektedir. Hak ve hürriyetleri tamamen ellerinden alınmıştır. Uygur Türklerine yönelik din-inanç, kılık-kıyafet, örf-adet gibi gelenekler
Çin Yönetimi tarafından tamamen ortadan kaldırılmıştır."" dedi.
İBADET YASAKLANDI
Doğu Türkistan’da 30 bine yakın caminin 15 bini tamamen yıkıldığına dikkat çeken Bedri Yaşar, "Eskiden teşvik vardı. Şimdi yeni alınan kararla, Müslüman Uygur kızları, Çinlilerle zorla evlendirilmeye başlamıştır. Durum maalesef çok vahimdir.
Çocuklar, ana okuldan itibaren Çince eğitim, Çince yemek, Çince giyim-kuşam ve Çin kültürüne zorlanmaktadır. Ayrıca, Uygur Türklerinin seyahat özgürlüğü de tamamen kısıtlanmıştır. Yurtiçinde kısıtlama yaşayan Uygur Türkleri, 2017 yılında pasaportları ellerinden alındığı için yurtdışına da seyahat yapamaz hale gelmiştir." dedi.
YAŞAR: TÜRKİYE'DE OKUDUĞU İÇİN CEZALANDIRILIYORLAR
Türkiye’de Ankara Üniversitesi bünyesinde eğitim gören Doğu Türkistanlı bir öğrencinin sırf Türkiye’de eğitim gördüğü için toplama kampına atıldığını ve burada hayatını kaybettiğini belirten Yaşar, ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo tarafından açıklanan
“Uluslararası Dini İnançlar Özgürlük Raporu 2019” Raporu bile, Doğu Türkistan’da Çin Yönetimi’nin Müslüman Uygur Türklerine yönelik soykırım suçlarının işlenmeye son sürat devam edildiği yer almıştır. Doğu Türkistan’da Uygur Türklerine karşı Çin Yönetimi tarafından yapılan baskı ve zulümlerin durmadığı ortadadır. Bu züllümü ABD yönetimi bile görmüştür." diyerek şunları belirtti;
İslam dünyası, bu züllüme neden göz yumaktadır? Bu zulme göz yumanlar insanlık suçu işlemektedir. Uygur Türklerine yönelik baskı züllüm ve asimilasyonların son bulmasını istiyoruz. Bu nedenle, araştırma önergemize desteğinizi bekliyor.