15 Temmuz darbe girişimi sonrasında Fethullah Gülen’in “FETO” gerçek yüzü ortaya çıktı. Devletin bütün kurumlarında yapılan temizlik operasyonlarıyla birlikte FETÖ üysi olduğu iddia edilen binlerce kişi işinden uzaklaştırıldı ve binlerce insan gözaltına alındı ve binlerce insan tutuklandı.
Türkiye’de baş gösteren darbe girişimi Türk Milletinin ortaya koyduğu tavırla geri püskürtüldü. Siyasetçiler ve devletin en üst kademesinde bulunan Devlet Erkanları Milletimizi meydanlara ve havalimanlarına davet ederek ülkelerine sahip çıkmaları yönünde çağrıda bulundular. Günlerce meydanlar boş bırakılmadı. Havalimanları tutuldu. Askeri üstlerin çıkış kapılarına barikatlar kuruldu.
Bir diğer taraftan sürekli senaryolar üretildi. Ortaya bir sürü fikirler koyuldu. FETÖ’nün Devletin bütün kurumlarına nasl sirayet ettiği ve gizlice bu alanlarda nasıl faaliyetlerini sürdürdüğü anlatıldı, yazıldı-çizildi...
Baştan beri konuşulan ve fakat son zamanlarda daha çok dillendirilen “FETÖ’nün yeni bir kalkışma yapacağı” yönündeki iddialar ortalığı biraz daha germiştir.
Resmi açıklamalar bu iddiaları her ne kadar doğrulamasa da, hükümet sözcüleri bu iddialar karşısında net bir cevap vermese de her türlü bilgi ve belgenin değerlendirilerek önlem alınması gerektiği kanaatindeyiz.
Vatan Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve emekli Albay Hasan Atilla Uğur’un son zamanlarda ortaya koyduğu iddialar ve Profesör Dr. İbrahim Tellioğlu’nun bunu destekler manadaki iddiaları araştırılmalıdır.
FETÖ yapılanmasıyla ilgili her kim ne söylemiş veya söylüyorsa önyargıyla hareket edip muhalif bir duyguyla yok saymamalı gereği yapılmalıdır. Türkiye, Türk milleti ve Türk Dünyası açısından önemi çok büyük olan bu tür yapılanmalar ve kalkışmalar, birlik ve beraberlik içinde ancak yok edilirler. Türk Milleti ‘YENİKAPI RUHU’ nu asya yitirmemelidir.
Habertürk ekranlarında Fatih Altaylı'nın (Teke Tek) programında FETÖ'nün ikinci darbe girişimine kalkışabileceğini ileri süren Albay Hasan Atilla Uğur; TSK içerisinde FETÖ’cülerin hala var olduğunu yeni kalkışma girişiminde intihar eylemlerine kalkışabileceklerini belirtiyor.
Devletin aldığı önlemlerin son derece önemli olduğunu belirten Uğur; korkutucu bir açıklamada bulunuyor: “Her tarafımız yanıyor. Türkiye cumhuriyetini kaybetmek üzere. Türkiye'de her an yine ikinci bir kalkışmanın olabileceğini görüyoruz. İçeriden aldığımız bilgiler var. Bunları paylaşıyoruz. Millet uyanık olsun.”
Türkiye'de hiç incelenmeyen 300'e yakın güvenlik şirketi olduğunu ve buralarda çalışan 280 bin güvenlikçinin bulunduğunu ifade eden Uğur; “Bunlara hiç bakıldı mı? Bunların sahiplerini analiz etmemiz gerekmiyor mu? Bunu söyleyince güvenlikçilere saldırdı mı olacak? Hayır. Bunları da devletimiz masaya yatırsın. TSK ve emniyet içerinde kripto FETÖ'cüler var. Bunlar neyi bekliyorlar?’ diye sorarak bir çok alanda uyuyan FETÖ’cülere dikkat çekiyor.
Profesör Dr. İbrahim Tellioğlu, Kapsamhaber’de birkaç gün önce verdiğimiz haberde, 15 Temmuz'da milletin iradesi ile bastırılan darbe girişimi Yenikapı mitingi ile yeni bir ruha büründüğünü belirterek, Siyasetçilerimiz ve devlet adamlarımız milli meselelerde mutabakat ile hareket edilmesi konusunda irade beyanında bulunduğunu ifade etmişti.Tellioğlu, "Ortaklıkları ön plana çıkararak yeni bir toplumsal sözleşmeye varılması gerektiğine dair iyi dilekler ortaya kondu. Aynı zamanda terörle mücadele konusunda kararlılık mesajları verilerek işbirliği yapılacağı kamuoyuna duyuruldu. Ancak bu bahar havası iki ayını doldurmadan bozulmaya başladı" demişti. Esas olan bu birlikteliğin bütün kurumlarda ve millet nezdinde devam etmesidir.
Tellioğlu; Terör örgütü mensuplarının bylock haberleşme programı kullananların 160.000 kişi olduğu ve bunlardan yalnızca 55.000 civarındakinin deşifre edildiği kamuoyuna duyurulduğunu belirterek; “Peki buz dağının geride kalanları kimler? Bunlar arasında hala görevde olan emniyet mensubu daire başkanlarının olduğu, güvenlik güçleri içerisindeki mevcut durumunun vehametini ortaya koymaktadır. Üstelik daha nasıl kullanıldığı bile tam olarak çözülemeyen diğer bir örgüt haberleşme aracı olan eagle programını kullananların kaç kişi ve kim olduğu da meçhul.” Diye belirtmişti.
Türkiye'de bir darbenin başarılı olabilmesinin tek yolunun iç savaş çıkarmak olduğunu beyan eden Tellioğlu, Emperyalizme direnen herkes, Türkiyenin Irak ya da Suriye olmasına seyirci kalmaması gerektiğini belirtmişti.
Türkiye Oyunlarla yok edilebilecek bir Türkiye değildir. Bu topraklar üzerinde emperyalistlerin oyunları yeni değildir. Bundan sonrada Türk milletinin yaşadığı vatan olarak bellediği her yerde emperyalizmin oyunları olacaktır. Ancak bu oyunları bozabilecek tek güç:Türk milleti’nin birlik ve beraberliğidir.İyi günde kötü günde bir olan Büyük Türk Milleti bütün zorlukların altından kalkmaya muktedir olmuş ve olacaktır.
Son günlerde İkinci kalkışma haberleri bütün gazetelerde, televizyonlarda sosyal medya hesaplarında yazılıp çizilmekte, yorumlanmaktadır. Ateş olmayan yerden duman çıkmaz sözünü dikkate almalıdır.
Ramazan Çağlar/ KAPSAMHABER
Türkiye’de baş gösteren darbe girişimi Türk Milletinin ortaya koyduğu tavırla geri püskürtüldü. Siyasetçiler ve devletin en üst kademesinde bulunan Devlet Erkanları Milletimizi meydanlara ve havalimanlarına davet ederek ülkelerine sahip çıkmaları yönünde çağrıda bulundular. Günlerce meydanlar boş bırakılmadı. Havalimanları tutuldu. Askeri üstlerin çıkış kapılarına barikatlar kuruldu.
Bir diğer taraftan sürekli senaryolar üretildi. Ortaya bir sürü fikirler koyuldu. FETÖ’nün Devletin bütün kurumlarına nasl sirayet ettiği ve gizlice bu alanlarda nasıl faaliyetlerini sürdürdüğü anlatıldı, yazıldı-çizildi...
Baştan beri konuşulan ve fakat son zamanlarda daha çok dillendirilen “FETÖ’nün yeni bir kalkışma yapacağı” yönündeki iddialar ortalığı biraz daha germiştir.
Resmi açıklamalar bu iddiaları her ne kadar doğrulamasa da, hükümet sözcüleri bu iddialar karşısında net bir cevap vermese de her türlü bilgi ve belgenin değerlendirilerek önlem alınması gerektiği kanaatindeyiz.
Vatan Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve emekli Albay Hasan Atilla Uğur’un son zamanlarda ortaya koyduğu iddialar ve Profesör Dr. İbrahim Tellioğlu’nun bunu destekler manadaki iddiaları araştırılmalıdır.
FETÖ yapılanmasıyla ilgili her kim ne söylemiş veya söylüyorsa önyargıyla hareket edip muhalif bir duyguyla yok saymamalı gereği yapılmalıdır. Türkiye, Türk milleti ve Türk Dünyası açısından önemi çok büyük olan bu tür yapılanmalar ve kalkışmalar, birlik ve beraberlik içinde ancak yok edilirler. Türk Milleti ‘YENİKAPI RUHU’ nu asya yitirmemelidir.
Habertürk ekranlarında Fatih Altaylı'nın (Teke Tek) programında FETÖ'nün ikinci darbe girişimine kalkışabileceğini ileri süren Albay Hasan Atilla Uğur; TSK içerisinde FETÖ’cülerin hala var olduğunu yeni kalkışma girişiminde intihar eylemlerine kalkışabileceklerini belirtiyor.
Devletin aldığı önlemlerin son derece önemli olduğunu belirten Uğur; korkutucu bir açıklamada bulunuyor: “Her tarafımız yanıyor. Türkiye cumhuriyetini kaybetmek üzere. Türkiye'de her an yine ikinci bir kalkışmanın olabileceğini görüyoruz. İçeriden aldığımız bilgiler var. Bunları paylaşıyoruz. Millet uyanık olsun.”
Türkiye'de hiç incelenmeyen 300'e yakın güvenlik şirketi olduğunu ve buralarda çalışan 280 bin güvenlikçinin bulunduğunu ifade eden Uğur; “Bunlara hiç bakıldı mı? Bunların sahiplerini analiz etmemiz gerekmiyor mu? Bunu söyleyince güvenlikçilere saldırdı mı olacak? Hayır. Bunları da devletimiz masaya yatırsın. TSK ve emniyet içerinde kripto FETÖ'cüler var. Bunlar neyi bekliyorlar?’ diye sorarak bir çok alanda uyuyan FETÖ’cülere dikkat çekiyor.
Profesör Dr. İbrahim Tellioğlu, Kapsamhaber’de birkaç gün önce verdiğimiz haberde, 15 Temmuz'da milletin iradesi ile bastırılan darbe girişimi Yenikapı mitingi ile yeni bir ruha büründüğünü belirterek, Siyasetçilerimiz ve devlet adamlarımız milli meselelerde mutabakat ile hareket edilmesi konusunda irade beyanında bulunduğunu ifade etmişti.Tellioğlu, "Ortaklıkları ön plana çıkararak yeni bir toplumsal sözleşmeye varılması gerektiğine dair iyi dilekler ortaya kondu. Aynı zamanda terörle mücadele konusunda kararlılık mesajları verilerek işbirliği yapılacağı kamuoyuna duyuruldu. Ancak bu bahar havası iki ayını doldurmadan bozulmaya başladı" demişti. Esas olan bu birlikteliğin bütün kurumlarda ve millet nezdinde devam etmesidir.
Tellioğlu; Terör örgütü mensuplarının bylock haberleşme programı kullananların 160.000 kişi olduğu ve bunlardan yalnızca 55.000 civarındakinin deşifre edildiği kamuoyuna duyurulduğunu belirterek; “Peki buz dağının geride kalanları kimler? Bunlar arasında hala görevde olan emniyet mensubu daire başkanlarının olduğu, güvenlik güçleri içerisindeki mevcut durumunun vehametini ortaya koymaktadır. Üstelik daha nasıl kullanıldığı bile tam olarak çözülemeyen diğer bir örgüt haberleşme aracı olan eagle programını kullananların kaç kişi ve kim olduğu da meçhul.” Diye belirtmişti.
Türkiye'de bir darbenin başarılı olabilmesinin tek yolunun iç savaş çıkarmak olduğunu beyan eden Tellioğlu, Emperyalizme direnen herkes, Türkiyenin Irak ya da Suriye olmasına seyirci kalmaması gerektiğini belirtmişti.
Türkiye Oyunlarla yok edilebilecek bir Türkiye değildir. Bu topraklar üzerinde emperyalistlerin oyunları yeni değildir. Bundan sonrada Türk milletinin yaşadığı vatan olarak bellediği her yerde emperyalizmin oyunları olacaktır. Ancak bu oyunları bozabilecek tek güç:Türk milleti’nin birlik ve beraberliğidir.İyi günde kötü günde bir olan Büyük Türk Milleti bütün zorlukların altından kalkmaya muktedir olmuş ve olacaktır.
Son günlerde İkinci kalkışma haberleri bütün gazetelerde, televizyonlarda sosyal medya hesaplarında yazılıp çizilmekte, yorumlanmaktadır. Ateş olmayan yerden duman çıkmaz sözünü dikkate almalıdır.
Ramazan Çağlar/ KAPSAMHABER