Küresel ekonomiyi tehdit eden siber saldırılar 2024 yılı itibarıyla 9 trilyon dolarlık maliyet yarattı. 2025'te bu rakamın 10 trilyon doları aşması bekleniyor. Türkiye ise, Mart ayında yürürlüğe giren 7545 sayılı Siber Güvenlik Kanunu ile bu tehdide karşı yasal ve teknolojik tedbirleri artırarak dijital egemenliğini güçlendirmeyi hedefliyor.
Yerli Teknolojiyle Kritik Altyapıların Korunması
Bulut bilişim sağlayıcıları, kamu kurumları, finans, sağlık, savunma, enerji, telekom, lojistik, e-ticaret platformları ve sosyal medya gibi pek çok kritik sektör artık siber güvenlik yükümlülüklerine tabi. Yeni yasa, bu alanlarda yerli ve milli çözümlerin kullanımını zorunlu kılıyor.DT Cloud: Dijital Güvenliğin Yerli Adresi
Türkiye merkezli bulut hizmet sağlayıcısı DT Cloud, yeni regülasyonlara tam uyumlu altyapısıyla öne çıkıyor. DT Cloud CEO’su Tolga Dinçer, siber güvenliğin artık sadece BT değil, ulusal egemenlik meselesi olduğunu belirterek şunları söyledi:“7545 sayılı Kanun ile birlikte dijital egemenliğimizi yerli teknolojiyle koruma yolunda büyük bir adım attık. DT Cloud olarak %100 mevzuat uyumlu, güvenli ve sürdürülebilir çözümler sunuyoruz. Bulut Vatan stratejimizle verinin Türkiye’de kalmasını sağlıyoruz.”Veri Kaybına Karşı Anlık Müdahale
DT Cloud, AI destekli güvenlik çözümleri, 7/24 çalışan SOC (Siber Güvenlik Operasyon Merkezi), felaket kurtarma hizmetleri ve air-gapped bulut çözümleri ile veri güvenliğini en üst seviyede tutuyor. Ayrıca SOME işbirliğiyle sürpriz saldırılara karşı da anlık tepki verilebiliyor.Dijital Egemenlikte Yeni Dönem
USOM ve SOME gibi ulusal yapılarla koordineli olarak yürütülen siber güvenlik çalışmaları, Türkiye’nin dijital bağımsızlığı için kritik rol oynuyor. Yeni yasa ile birlikte dijital güvenlik artık bir seçenek değil, stratejik bir zorunluluk haline geldi.IBM Raporu: Türkiye Bölgesinde En Çok Saldırıya Uğrayan Ülke
IBM’in 2024 Veri İhlali Raporu'na göre, dünya genelinde ortalama bir siber saldırının maliyeti 4,46 milyon dolar. Türkiye ise Orta Doğu bölgesinde en fazla siber saldırıya uğrayan ülke konumunda bulunuyor. Bu da yerli çözümlerin önemini daha da artırıyor.