Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti), 14 Ağustos 2001 tarihinde Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde kuruldu. Partinin kurucu kadrosu, o dönemin siyasi dengelerinde önemli roller oynayan isimlerden oluşuyordu. Abdullah Gül, Bülent Arınç, Ali Babacan, Köksal Toptan gibi siyasetçiler, partinin kuruluş sürecinde yer aldı ve AK Parti’nin oluşumunda önemli katkılarda bulundu. Merkez sağ ve muhafazakar demokrat bir çizgide şekillenen parti, Türkiye'nin siyasi sahnesine hızlı bir giriş yaparak kısa sürede halkın desteğini kazandı.
Kuruluş Süreci ve Arka Plan
AK Parti’nin kuruluş süreci, 1990'lı yılların sonunda Türkiye’de yaşanan siyasi ve ekonomik istikrarsızlığın bir yansıması olarak ortaya çıktı. 1990'lar, Türkiye’de koalisyon hükümetlerinin sıkça kurulduğu, ekonomik krizlerin ve toplumsal gerilimlerin yaşandığı bir dönemdi. Bu süreç, halkın siyasi partilere ve mevcut düzenin temsilcilerine olan güveninin azalmasına neden oldu. Yeni bir siyasi hareketin gerekliliği, toplumun geniş kesimlerinde hissedilmeye başladı.Recep Tayyip Erdoğan ve kurucu ekibi, bu ortamda güçlü bir çıkış yapmak için adım attı. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı döneminde gösterdiği başarılarla tanınan Erdoğan, halktan aldığı destekle yeni bir siyasi hareket başlattı. Erdoğan’ın liderliğinde kurulan AK Parti, demokrasiye bağlılık, ekonomik kalkınma ve sosyal refahı hedefleyen politikalarla toplumun farklı kesimlerini bir araya getirdi.İlk Seçim Başarısı ve İktidara Geliş
AK Parti, kuruluşundan sadece 15 ay sonra, 3 Kasım 2002 genel seçimlerine katıldı. Bu seçimlerde büyük bir zafer kazanan parti, oyların yüzde 34'ünü alarak TBMM’de çoğunluğu elde etti ve tek başına iktidara geldi. Bu zafer, Türk siyasi tarihinde bir dönüm noktası oldu ve uzun süredir koalisyon hükümetleriyle yönetilen Türkiye’ye siyasi istikrar getirdi.Seçim zaferinin ardından, Recep Tayyip Erdoğan’ın siyasi yasağı nedeniyle partinin ilk başbakanı Abdullah Gül oldu. Ancak 2003 yılında Erdoğan'ın yasağının kaldırılması ve Siirt’te yapılan ara seçimde milletvekili seçilmesiyle birlikte, başbakanlık görevini Erdoğan devraldı. Bu süreç, AK Parti’nin güçlü liderlik yapısının ve hızlı karar alma mekanizmasının örneği olarak kabul edildi.İlkeler ve Temel Politikalar
AK Parti’nin siyaset sahnesindeki başarısı, toplumu kucaklayan bir anlayış benimsemesiyle desteklendi. Parti, muhafazakar değerleri modern bir yönetim anlayışıyla birleştiren politikalar geliştirdi. Demokratikleşme adımları, ekonomik reformlar ve Avrupa Birliği’ne tam üyelik hedefi gibi konular, partinin en önemli gündem maddeleriydi. Özellikle, Türkiye'nin ekonomik altyapısını güçlendirme ve kamu hizmetlerini iyileştirme konusundaki vaatleri geniş kesimlerden destek aldı.Ekonomi alanında uyguladığı politikalarla AK Parti, ülke çapında büyüme oranlarını artırmaya ve ekonomik krizin etkilerini azaltmaya yönelik adımlar attı. Yabancı yatırım çekme politikaları, özelleştirme programları ve mali disiplin uygulamaları, Türkiye’nin ekonomik göstergelerinin düzelmesine katkı sağladı.Siyasi ve Sosyal Etkiler
AK Parti’nin iktidara gelmesiyle birlikte Türkiye’de yeni bir dönem başladı. Partinin yönetim anlayışı, merkeziyetçi ve güçlü liderlik üzerine kuruluydu. Recep Tayyip Erdoğan, bu dönemde siyaset sahnesinde etkili bir lider olarak öne çıktı ve partinin politikalarını belirleyen en önemli isim oldu. AK Parti, Türk siyasetine yenilikçi bir yaklaşım getirerek siyasi istikrarı sağladı ve toplumsal katmanlarda geniş destek buldu. Bu dönemde yapılan anayasal reformlar ve yasal değişiklikler, partinin demokrasi ve hukukun üstünlüğü vurgusunu öne çıkardı.Ancak, AK Parti’nin siyaset sahnesindeki etkinliği, eleştirileri de beraberinde getirdi. Zaman içinde parti, siyasi kutuplaşma ve toplumsal tartışmaların merkezinde yer aldı. Hem iç hem de dış politikada aldığı kararlar, destekçileri ve eleştirmenleri tarafından yoğun şekilde tartışıldı. Parti, reformist başlangıcının ardından daha farklı politika ve stratejiler benimseyerek, hem yerel hem de uluslararası arenada çeşitli krizlerle karşı karşıya kaldı.Uzun Süreli İktidar ve Başarılar
2002 yılından itibaren AK Parti, girdiği tüm genel seçimlerde birinci parti olarak çıkmayı başardı ve uzun süreli bir iktidar dönemi yaşadı. Bu süreçte, büyük altyapı projeleri, sağlık sisteminde yapılan reformlar ve sosyal yardımlar partinin halk nezdindeki popülaritesini artırdı. Bununla birlikte, parti liderliği uluslararası ilişkilerde aktif bir politika izleyerek bölgesel ve küresel konularda etkili olmaya çalıştı.AK Parti’nin kuruluşu ve siyasi sahnedeki yükselişi, Türkiye’nin siyasi tarihindeki önemli dönüm noktalarından biridir. Parti, 2001 yılında kurulduğundan bu yana siyasi istikrar, ekonomik büyüme ve toplumsal değişim açısından önemli etkiler yarattı. Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde yürütülen politikalar, partiyi Türkiye’nin en önemli siyasi güçlerinden biri haline getirdi ve Türk siyasetini yeniden şekillendirdi.Ahu Kara