DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Fethullah Gülen’in ölümü üzerine yaptığı açıklamada, Gülen’in Türkiye’ye büyük zarar verdiğini vurguladı. Habertürk TV’de Mehmet Akif Ersoy’un sorularını yanıtlayan Babacan, Gülen’in dini kutsalları kullanarak kitleleri istismar ettiğini belirtti. Babacan, “Fethullah Gülen, yakın tarihimizde bu ülkeye en büyük zararı veren insanlardan biridir. Darbe teşebbüsüne kadar götürdü ve ülkemizin Meclisi'nin bombalanmasına sebep oldu” dedi.Babacan, Gülen’in Türkiye’ye iade edilememesini de eleştirerek, “Keşke Türkiye’ye iade edilebilseydi ve yaptıklarının hesabını mahkemelerimizde verseydi. Ama nihai bir hesap yeri de var; o hesapta ne yapacağını bilemem” ifadelerini kullandı.
‘FETÖ ve Benzeri Yapılarla Pazarlık Yapılmamalı’
Devletin, FETÖ gibi yapılara karşı tavizsiz olması gerektiğini savunan Babacan, devlet yönetiminde ehliyet ve liyakat ilkelerine dikkat edilmesi gerektiğini vurguladı. “Devleti klikleşme ve öbekleşmelerden uzak tutmalıyız. Kamuya alımlarda ehliyet ve liyakat en önemli çaredir. Aksi takdirde FETÖ gider, METÖ gelir” diyen Babacan, devletin hiçbir zaman bu yapılarla pazarlığa girmemesi gerektiğini söyledi.Deprem Konutlarında Yolsuzluk İddiası: ‘Bire Üç Maliyetlerle 100 Bin Konut Yapıldı’
Ali Babacan, hükümeti deprem konutları üzerinden sert bir şekilde eleştirdi. Babacan, “Erdoğan deprem sonrası 650 bin konut yapacağız dedi, ama bir buçuk yılda ancak 100 bin konut tamamlandı. Üstelik bu konutlara harcanan para ile 300 bin konut yapardık. Bire üç maliyetler var. Deprem konutlarında bile tasarruf yapmıyorlar” dedi. Ayrıca kamu ihalelerinde şeffaflık eksikliğine dikkat çekerek, “AB Kamu İhale Mevzuatı 28 ülkede uygulanıyor, bizde neden uygulanmıyor? Çünkü şeffaflık olduğunda menfaat şebekeleri çalışamıyor” şeklinde konuştu.İmar Rantları ve Siyasi Partilerin Finansmanı
Babacan, imar rantlarına dikkat çekerek, gayrimenkul sektöründeki kayıt dışı finansmanla ilgili konuştu. “Siyasi partilerin kayıt dışı finansmanı imar rantlarından geldiği için konuşmuyorlar. Ama biz konuşuruz çünkü bizim böyle bir derdimiz yok” diyen Babacan, siyasetin finanse edildiği bu kirli sistemin çözülmesi gerektiğini savundu.‘Türkiye’nin Ekonomik ve Ahlaki Yapısı Çöktü’
Babacan, Türkiye’nin ekonomik sorunlarının yanında ahlaki bir çöküş içinde olduğunu belirtti. “Uyuşturucu satışı ve yasadışı bahis patladı, çünkü alın teriyle para kazanmak zorlaştı. Gençler artık çalışıp başarılı olmayı değil, kısa yoldan zengin olmayı hedefliyor. Bu da toplumda ahlaki çöküşe işaret ediyor” diye konuştu.‘Ekonomik Çöküş Grafiklerde, Ahlaki Çöküş Sonradan Fark Edilir’
Türkiye’nin sadece ekonomik değil, aynı zamanda hukuk ve adalet sisteminde de büyük bir çöküş yaşadığını söyleyen Babacan, “Ekonomik çöküşü grafiklerde görebilirsiniz, ama ahlaki çöküşü daha sonra fark edersiniz” dedi. Toplumda yaşanan olayların, sosyal çöküşün bir göstergesi olduğunu ifade etti.‘Cumhurbaşkanı Olsam Ekonomik ve Sosyal Konseyi Hemen Toplarım’
Babacan, ekonominin düzelmesi için mali ve para politikalarının önemli olduğunu, ancak bunların tek başına yeterli olmadığını belirtti. “Cumhurbaşkanı olsam ilk iş Ekonomik ve Sosyal Konseyi toplarım. Anayasa’nın gereği bu, ama şu anki yönetim bu kurumu işletmiyor” dedi. Babacan, anayasal yükümlülüklerin yerine getirilmesi gerektiğine vurgu yaptı.