Son dönemde
İsrail ve Filistin arasında artan gerilimler, özellikle Hamas'ın İsrail'e karşı başlattığı "
Aksa Tufanı" operasyonu ile dünya gündeminin odak noktalarından biri haline geldi. Hamas'ın silahlı kanadı
İzzeddin el-Kassam Tugayları Komutanı Muhammed ed-Dayf'ın, İsrail'e karşı başlattıkları operasyonun ilk aşamasında 5 bin roket ve havan fırlattıklarını duyurması, hem bölgede hem de uluslararası alanda büyük yankı uyandırdı. Bu gelişmelerin ardından
"Hamas nedir, kimdir?" soruları kamuoyunda sıkça sorulmaya başlandı. İşte Hamas'ın kökeni, amacı ve dünya üzerindeki etkilerine dair detaylar...
Hamas Nedir?
Hamas, 14 Aralık 1987 tarihinde, Müslüman Kardeşler Teşkilatı'nın
Filistin kolu olarak kurulan bir İslami direniş hareketidir. İsrail’in işgal veya abluka altında tuttuğu Filistin topraklarında faaliyet gösteren Hamas, Filistin’deki İntifada hareketinin bir sonucu olarak doğmuştur. Hamas, Arapça "Ḥarakah al-Muqāwamah al-ʾIslāmiyyah" kelimelerinin kısaltması olup,
"İslami Direniş Hareketi" anlamına gelir.Hamas'ın temel amacı, Filistin topraklarının İsrail işgalinden kurtarılması ve bu topraklarda bir İslam devleti kurulmasıdır. Hareketin kuruluşunda, özellikle Filistin topraklarındaki işgal ve İsrail’in varlığına karşı silahlı direniş, temel bir strateji olarak benimsenmiştir. Hamas,
Batı Şeria ve Gazze Şeridi'nde yürüttüğü faaliyetlerle tanınmış, özellikle Gazze Şeridi’nde önemli bir güç haline gelmiştir.
Hamas’ın Kuruluşu ve Tarihsel Gelişimi
Hamas, ilk olarak 1987 yılında, İsrail’e karşı başlayan Filistin İntifadası (ayaklanma) sırasında kuruldu. Kuruluş amacı,
Filistin topraklarını İsrail işgalinden kurtarmak ve Filistin halkının haklarını korumaktı.
Şeyh Ahmed Yasin,
Abdülaziz el-Rantisi ve
Mahmud Zahar gibi önemli isimler tarafından kurulan Hamas, kısa sürede Filistin toplumunda önemli bir destek kazandı.1993 yılında İsrail ile
Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) arasında imzalanan
Oslo Anlaşmaları, Filistin’de farklı görüşlerin ortaya çıkmasına neden oldu. FKÖ, İsrail ile müzakereleri desteklerken,
HAMAS bu anlaşmalara şiddetle karşı çıktı ve İsrail'e karşı silahlı direnişi sürdürdü. Bu dönemde Hamas, Filistinli sivillerin yanı sıra İsrailli sivillere yönelik saldırılar düzenleyerek dikkat çekti.2006 yılında yapılan Filistin parlamento seçimlerinde Hamas, büyük bir zafer elde etti ve hükümeti kurma yetkisini kazandı. Bu gelişme, Hamas ile
El-Fetih arasında iç çatışmaların artmasına neden oldu. 2007 yılında Hamas, Gazze Şeridi'ni tamamen kontrol altına aldı ve bu bölgenin yönetimini devraldı. El-Fetih ise Batı Şeria’da etkisini sürdürmeye devam etti. Böylece Filistin topraklarında iki ayrı yönetim ortaya çıktı: Gazze’de Hamas, Batı Şeria’da ise El-Fetih yönetimi hâkim oldu.
Hamas’ın Yapılanması ve İdeolojisi
Hamas’ın yapısı, siyasi ve askeri kanatlar olmak üzere iki ana bölümden oluşur. Siyasi kanadın liderliğini uzun yıllar boyunca
Halid Meşal yapmış, daha sonra bu görevi İsmail Haniye devralmıştır. Hamas’ın silahlı kanadı ise
İzzeddin el-Kassam Tugayları adıyla bilinir. Bu tugaylar, İsrail’e karşı silahlı eylemler düzenleyen ve Hamas’ın askeri gücünü oluşturan birimdir. Hamas’ın sosyal hizmet kanadı olan Davah ise Gazze’deki hastane, okul ve sosyal yardım programlarını yürütür.Hamas, İslami bir devlet kurma amacını benimsemiştir. Kuruluş amacına sadık kalarak, Filistin topraklarında bir İslam devleti kurmayı hedefleyen Hamas, İsrail ile yapılan barış müzakerelerine karşıdır. Ancak Hamas, zamanla İsrail’in 1967 öncesi sınırlarına çekilmesi durumunda bu sınırlar içinde bir Filistin devletini kabul edebileceğini de ifade etmiştir.
Hamas’ın Uluslararası Durumu ve Terörizm İddiaları
Hamas, birçok Batılı ülke tarafından terör örgütü olarak kabul edilmektedir.
ABD, İngiltere, Avrupa Birliği, Kanada, Avustralya ve Japonya gibi ülkeler, Hamas’ı terör örgütleri listesine dahil etmiştir. Bu ülkeler, Hamas’ın sivillere yönelik saldırıları ve İsrail’e karşı yürüttüğü silahlı mücadele nedeniyle bu kararı almıştır. Öte yandan, Türkiye, Suriye, Rusya, İran ve Katar gibi ülkeler ise Hamas’ı terör örgütü olarak kabul etmemekte ve bu hareketi Filistin direnişinin meşru bir temsilcisi olarak görmektedir.
Hamas ve El-Fetih Anlaşmazlığı
Hamas ve El-Fetih arasındaki anlaşmazlık, Filistin’deki siyasi bölünmüşlüğün temelini oluşturur. Oslo Anlaşmaları’na karşı çıkan Hamas,
El-Fetih’in İsrail ile yaptığı barış görüşmelerini reddetmiş ve silahlı direnişi sürdürmüştür. 2006 seçimlerinden sonra yaşanan iç çatışmalar, bu iki grup arasındaki gerilimi daha da artırmış ve Filistin topraklarında iki ayrı yönetimin ortaya çıkmasına neden olmuştur.Hamas, Gazze Şeridi’nde yönetimi elinde bulundururken, El-Fetih Batı Şeria’da Filistin Ulusal Yönetimi’ni kontrol etmektedir. İki grup arasındaki temel farklılık, İsrail ile yapılan barış görüşmelerine yaklaşımlarında ortaya çıkmaktadır. El-Fetih, müzakerelere açık bir tavır sergilerken, Hamas silahlı direnişi savunmaktadır.
Hamas’ın Uluslararası Etkisi ve Bölgedeki Rolü
Hamas, özellikle Ortadoğu’da önemli bir etkiye sahiptir. İsrail’e karşı yürüttüğü silahlı mücadele ve
Filistin Halkı için sunduğu sosyal hizmetler, Hamas’a bölge halkı arasında önemli bir destek kazandırmıştır. Ancak Hamas’ın askeri faaliyetleri ve İsrailli sivillere yönelik saldırıları, bu hareketin uluslararası alanda tartışmalı bir konumda olmasına neden olmuştur.Hamas’ın Gazze’deki yönetimi, bölgedeki diğer ülkeler ve uluslararası toplum tarafından yakından izlenmektedir. Mısır, Katar ve Türkiye gibi ülkeler, Hamas’a destek verirken, Batılı ülkeler ve İsrail, bu hareketin etkisini sınırlamak için çeşitli önlemler almaktadır.Hamas, Filistin topraklarında İsrail’e karşı direniş amacıyla kurulan ve bu hedef doğrultusunda silahlı mücadeleyi sürdüren bir hareket olarak tarih sahnesine çıkmıştır. Kuruluşundan bu yana hem Filistin içinde hem de uluslararası arenada tartışmalı bir rol oynamıştır. Batı’nın terör örgütü olarak nitelendirdiği Hamas, Filistin halkı arasında güçlü bir desteğe sahip olmayı sürdürmektedir. Gazze Şeridi’ndeki yönetimi, Hamas’ın bölgedeki etkisini artırmış, ancak aynı zamanda bu hareketi daha büyük bir uluslararası baskının hedefi haline getirmiştir.Hamas’ın geleceği, Ortadoğu’daki dengelerin değişimine ve Filistin-İsrail çatışmasının seyrine bağlı olarak şekillenecektir. Uluslararası toplumun bu hareketle olan ilişkisi, Filistin sorununun çözümünde kritik bir rol oynamaya devam edecektir. Hamas’ın askeri ve siyasi faaliyetleri, bölgede kalıcı bir barışın önündeki engellerden biri olarak görülmekte olup, bu hareketin gelecekte nasıl bir yol izleyeceği, Ortadoğu’nun kaderini belirleyecek önemli faktörlerden biri olacaktır.