Havza'da Kaleköy'de Tarih Alarm Veriyor

Türkiye’nin dört bir yanında kültürel miraslar bir bir yok olurken, Samsun’un Havza ilçesine bağlı Kaleköy’deki tarihi kale duvarları da sessizce çöküyor.

Neden Korunmuyor?

Nasıl Bu Hale Geldi? Kim Durduracak?

Bölgeye adını veren bu yapının kaderine terk edilmiş olması, yalnızca taşların değil, bir milletin hafızasının da yavaş yavaş silinmesi anlamına geliyor. Peki, bu durum neden önlenemiyor? Neden kimse harekete geçmiyor? İhmaller zinciri bu kez Kaleköy’ü vurdu. Sorun yalnızca fiziksel bir çöküş değil; tarihsel, kültürel ve ekonomik bir kaybın habercisi.

Kaleköy’deki kale duvarları yıkılmak üzere. Üstelik bu sadece yerel bir problem değil. Bu durumun hem bölge hem de ülke çapında ciddi etkileri olabilir. Bu sebeple sessiz kalınamaz, seyirci olunamaz.

Kaleköy’ün Adı Var, Kalesi Yok Olmak Üzere

Kaleköy, ismini aldığı tarihi kaleyle anılıyor. Ancak bugün bu isim ile yapının durumu arasında büyük bir çelişki var. Kale duvarlarının üzerinde ağaçlar büyümeye başlamış durumda. Bu, yapı üzerindeki biyolojik yıkımın açık bir göstergesi. Eğer bu gidişata dur denmezse, birkaç yıl içerisinde kale tamamen yıkılabilir. Bu durum sadece bir yapının yok olması değil, geçmişin ve kültürel hafızanın kaybı anlamına gelir.

Dernekten Sert Uyarı: "Duyarsızlık Duygusuzluktur"

Konuyla ilgili kamuoyunu bilgilendirmek ve yetkilileri göreve çağırmak gayesiyle bir basın açıklaması yapan Karadeniz Doğal Hayatı Koruma ve Su Sporları Derneği Başkanı Bayram Uzunoğlu, yaşanan duruma sert tepki gösterdi. Uzunoğlu yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi:

“Havza'nın Kaleköy’ünde bulunan ve köye adını veren kale duvarlarının korunmaması kabul edilemez. Buradan yetkililere duyuruyorum: Bu konuya duyarsız kalmak, tarihin yok oluşunu seyretmek demektir. Bu da tam anlamıyla duygusuzluktur...  Kale duvarlarının üzerinde ağaçlar çıkmış. Bu doğal süreç, yapıya zarar veriyor. Eğer hemen müdahale edilmezse birkaç yıl içinde bu yapının izine bile rastlayamayacağız. Bu tarihi mirasın yok olmasına seyirci kalmak, gelecek nesillerden çalmaktır.”

Tarihi Miras Yıkılırken Turizm Umudu da Yıkılıyor

Kaleköy'deki kale duvarları yalnızca arkeolojik bir kalıntı değil; aynı zamanda bölgenin turizm potansiyelini artırabilecek bir değer. Uzunoğlu, kalenin restore edilmesi durumunda hem kültürel mirasın korunacağını hem de bölgenin ekonomik olarak canlanacağını belirtiyor: “Bu yapılar bölgenin tarihine ışık tutuyor. Kültürel mirasımızın bir parçası. Onları korumak, sadece geçmişe değil, geleceğe de sahip çıkmak demektir. Üstelik turizm açısından ciddi bir potansiyel barındırıyor. Restore edilirse Kaleköy, tarih ve doğa turizminin birleştiği bir cazibe merkezine dönüşebilir.”

Ne Yapılmalı?

Karadeniz Doğal Hayatı Koruma ve Su Sporları Derneği’nin açıklamasına göre, kale duvarlarının korunması için şu adımlar acilen atılmalı:

• Restorasyon ve konservasyon çalışmalarına hemen başlanmalı.

• Çalışmalar, uzmanlar eşliğinde ve tarihi dokuya uygun malzemelerle yapılmalı.

• Yapıya zarar veren doğal ve insan kaynaklı etkenlere karşı önlemler alınmalı.

• Halkın ve ziyaretçilerin bilinçlenmesi için eğitim ve farkındalık çalışmaları yürütülmeli.

• Kaynaklar ayrılarak çalışmalar titizlikle sürdürülmeli.

Sessiz Kalmayın:

Bu Sadece Bir Yapı Değil, Bir Kimliktir

Kale duvarlarının yok olması, sadece taşların düşmesi değil; bir kültürün, bir toplumun, bir geçmişin silinmesidir. Yerel halkın geçmişiyle olan bağı zayıflar, çocuklar ve gençler köylerinin adını aldıkları tarihi yapıyı yalnızca fotoğraflarda görebilir. Bu yüzden harekete geçmek herkesin sorumluluğudur. Dernek Başkanı Uzunoğlu, “Bu sadece Kaleköy’ün meselesi değil, bu Türkiye’nin meselesidir,” diyerek çağrısını yineledi.

Haber: Kapsamhaber