Miraç, sevgili Peygamberimizin, Receb ayının 27. Gecesinin bir vaktinde, Yüce Rabbimizin daveti ve Elçi- Cebrail Rehberliğinde, Mescidi Haramdan Mescidi Aksaya, oradan göğe ve Allah’ın huzuruna kabul edilmesi olayıdır.
Kısaca Bu gece, Rabbimize karşı şükran borcumuzu ödemeli, namaz kılmalı, tövbe etmeli, çocuklarımıza gecenin önemi anlatılmalı, büyüklerimizin hayırduaları alınmalı, Allah’a yakın olmaya çalışılmalıdır. Bilelim ki bu yakınlık, Onun emirlerini yerine getirmek, yasak ettiklerinden kaçınmakla olur. Geceniz mübarek olsun. Allah’a emanet olunuz.Mehmet Albayrak
Miraç Kandili
Miraç mucizesi Kur’anda ve Peygamberimizin hadislerinde etraflı şekilde anlatılmış, varlığı inkâr edilemeyecek bir şekilde ortaya konmuştur. Miraç mucizesi olayını Kur’an, iki aşama olarak şöyle anlatır.“Ayetlerimizden bir kısmını ona göstermek için kulunu bir gece Mescidi Haram’dan alıp çevresini mübarek kıldığımız Mescidi Aksaya seyahat ettiren Allah, her türlü noksandan münezzehtir. Şüphesiz ki O her şeyi hakkıyla işiten, her şeyi hakkıyla görendir.”Bu birinci aşama, gece yürüyüşü anlamında ‘İsra’ adını alır. İkinci aşama ise; Mescidi Aksa’dan başlayarak göklerin bütün tabakalarından geçip Allah’ın huzuruna varışıdır. Bu safhayı da Kur’an da şöyle anlatılır: “O ufkun en yukarısında idi. Sonra indi ve yaklaştı. Nihayet kendisine iki yay kadar, hatta daha da yakın oldu. Sonra da vahyolunacak şeyi Allah kuluna vah yetti. O’nun gördüğünü kalbi yalanlamadı. And olsun ki onu(Allah’ı) bir kere daha hakiki suretinde gördü. Gözü ne şaştı, ne de başka bir şeye baktı…” (İsra Suresi, 1. Necm Suresi, 7-18.)Miraç ile ilgili Hadislerde olayı Peygamberimizin şöyle anlattığı verilir: “Amcası Ebu Talibin kızı Ümmühani’nin evinde yatarken Cebrail gelip göğsümü yardı, kalbimi Zemzem ile yıkadıktan sonra içine iman ve hikmet doldurdu. Burak adlı bineğe bindirilerek Beytül-Makdis(Kudüs’e getirildim. Burada Hz. İbrahim, Hz. Musa, Hz. İsa ve diğer bazı peygamberler tarafından karşılandım ve onlara imam olarak namaz kıldırdım. Sonra, Beytül-Makdis’te kurulan bir Miraçla, Cebrail ile birlikte göğe yükselmeye başladım. Göğün birinci katında Hz. Âdem, ikinci katında Hz. İsa ve Yahya, üçüncü katında Hz. Yusuf, dördüncü katında Hz. İdris, beşinci katında Hz. Harun, altıncı katında Hz. Musa ve yedinci katında Hz. İbrahim ile görüştüm. Cebrail ile birlikte yükselişimiz Sidretül-Münteha’ya kadar sürdü. Cebrail, “Ben buradan bir parmak ucu ileri geçecek olursam yanarım,” deyip yerinde kaldı.Buradan itibaren Refref adlı başka bir binekle yükselişimi sürdürdüm. Bu yükseliş sırasında Cennet ve nimetlerini, Cehennem ve azabını gördüm. Sonunda Rabbimin huzuruna kabul edildim. Rabbimden ümmetime şu üç müjdeyi, beş vakit namaz, Bakara süresinin son ayetleri, Allah’a şirk koşmayanların cennete girebileceği müjdesini getirdim. Yeniden Refref ile Sidretül-Müntehaya, oradan Burak’la Kudüs’e, oradan da Mekke’ye döndürüldüm.”(Buhari, Miraç) Özetle Kur’an ve sevgili Peygamberimizin anlatımıyla Miraç olayı böyle gerçekleşmiştir. Sevgili kardeşlerim!Miraç olayının biz Müslümanlar için en önemli sonuçlarından biri, Dinimizin direği olarak tanımlanan Namazdır. Onun, bir Miraç hediyesi olmasından dolayı, Müslüman’ın Miracı olmuştur. Nasıl ki, sevgili Peygamberimiz, vasıtalardan arınmış olarak rabbi ile karşı karşıya geldiyse, Müslüman’da Namazda vasıtasız olarak doğrudan Rabbinin huzuruna çıkar. Yalnız On’a kulluk etme ve sadece Ondan yardım isteme fırsatı bulur. Eğer bir Müslüman günde beş vakit Namazını kılacak olursa işte o Namaz, kılan için bir Miraç olur, kul onunla Yaratana yol bulur. Böylece Allah’a ortak koşulmayacak, yalnız Ona kulluk edilecek ve yalnız Ondan yardım istenecektir. Dolayısıyla Ana- Baba’ya hürmet edilecek, kimsenin namusuna kem gözle bakılmayacak, haksız olarak kimsenin canına kıyılmayacak, bilinmeyen bir şeyin peşinden körü körüne gidilmeyecek, yeryüzünde kibir ve gurur taslayarak yürünmeyecek, kul hakkı yenmeyecek, birlik ve kardeşlik zedelenmeyecektir. Bu sıraladığımız prensipler, bir toplum için hava- su gibi gerekli bütün ahlak ve fazilet kurallarını içine almaktadır.Kısaca Bu gece, Rabbimize karşı şükran borcumuzu ödemeli, namaz kılmalı, tövbe etmeli, çocuklarımıza gecenin önemi anlatılmalı, büyüklerimizin hayırduaları alınmalı, Allah’a yakın olmaya çalışılmalıdır. Bilelim ki bu yakınlık, Onun emirlerini yerine getirmek, yasak ettiklerinden kaçınmakla olur. Geceniz mübarek olsun. Allah’a emanet olunuz.Mehmet Albayrak