İslam dini ile birlikte hayatımıza giren birçok yeni kavram olmuştur. Bunlardan birisi olan ve çok sık duymaya başladığımız ümmetçiliktir. Bunlardan belki de en önemlisidir ümmetçiliktir. Çünkü, İslam ülkelerinin neredeyse tamamında bu düşünce baskındır.Tarih sayfaları araştırıldığı zaman da görüleceği üzere, ümmet anlayışıjnı benimsemiş olan binlerce ülkenin varlığı olduğu, tarih boyunca da hiyerarşik düzenin bu anlayışa göre oluşturulduğu görülmektedir. Buna göre, ümmetçilik ile ilgili kısa bir tanım yapacak olursa, bu tabirin İslam Dini’nde Hz. Peygamber tarafından bildirilen dine inanan ve bu dine mensup olan kişilerin oluşturduğu topluluklar, bu topluluğa bağlı olan kişiler ve de topluluktaki insanların birbirine olan tutucu davranışların tamamı olacak şekilde bir tanım yapmamız mümkündür.Bu anlayışa göre insanlar kesinlikle birbirinden ayrıştırılmamakta, bunun tam tersi olacak şekilde de birleştirilmektedir. Çünkü bu düşünceye göre insanların hangi dilden ya da ırktan olduğunun bir önemi yoktur. Tek bakılan ve en çok önem verilen konu ise, insanların inançlarıdır. Yani, İslam dinine mensup olan her birey bu görüş içerisinde değerlendirilmektedir.'Ümmetçilik nedir' anlayışı tarih boyunca sadece bir düşünce akımı şeklinde kalmamıştır. Çünkü, bu akıma göre, semevi dinlere inancı olan her toplum ya da birey düşünce kapsamında yer almış ve farklı milletlerden kişiler olsa da, aynı dine inanıldığından dolayı insanlar din duygusu üzerinde bütünleştirilmiştir. Bu düşüncenin Türk tarihinde en yoğun yaşandığı dönem ise Osmanlı İmparatorluğu dönemidir. Osmanlı’nın her döneminde etkin olmasına rağmen özellikle Abdülhamit döneminden sonra bu düşüncenin daha baskın bir şekilde görüldüğünü söyleyebiliriz. Çünkü bu dönemde müslüman topluluklara doğrudan ümmet olarak hitap edilmekteydi.Tarih sayfalarına bakıldığı zaman, ümmetçilik düşüncesinin birçok dönemde uygulandığından ama özellikle de 1878 yılından sonra II Abdülhamit tarafından baskın bir şekilde uygulandığından söz edilecektir. Ancak, Abdülhamit tarafından devlet politikalarında ve dışişlerinde de uygulanmaya çalışılan bu düşünce, ne yazık ki istenildiği gibi uygulanamamıştır. Bunun nedeni ise, hem Osmanlı topraklarında hem de Afrika’da yaşayan müslümanların farklı görüşlerde olmasıdır. Özellikle Osmanlı toprakları sınırlarına baktığımız zaman, halkın neredeyse tamamının yoğun bir şekilde milliyetçilik düşüncesine sahip olduğunu görebiliriz.Tüm bu gelişmeler ve halkın da milliyetçilik duygusundan dışarı çıkamamasından dolayı 1909 yılında ümmetçilik düşüncesinin eski önemini kaybettiğinden söz edebiliriz. Yine Osmanlı döneminden yola çıkacaksak ümmet anlayışının en güzel örneğinin dünya savaşı sırasında ortaya çıkarılan Kutsal Cihad çağrısından söz etmemiz doğru olacaktır. Burada ümmet anlayışı ön plana çıkarılarak tüm müslümanların bir araya getirilmesi amaçlanmıştır. Ancak, Osmanlı topraklarında bu çağrıya olumlu dönüşler alınmış olsa da, İslam toplumları tarafından bu çağrıya çok da fazla destek verilmemiştir. Hatta bu dönemde Müslüman Arapların, Osmanlı’ya karşı düşman birlikleri ile aynı safta yer aldığı ve Osmanlı’ya karşı da Avrupalı ülkeleri destekleyerek savaştıkları bilinmektedir.
İnanç
24 Kasım 2018 - 16:04
Güncelleme: 01 Mart 2021 - 09:58
Ümmetçilik Nedir?
Tarih sayfalarına bakıldığı zaman, ümmetçilik düşüncesinin birçok dönemde uygulandığından ama özellikle de 1878 yılından sonra II Abdülhamit tarafından baskın bir şekilde uygulandığından söz edilecektir.
İnanç
24 Kasım 2018 - 16:04
Güncelleme: 01 Mart 2021 - 09:58