Kan transfüzyonu, hastaya kan verilmesi anlamına gelir ve pek çok hastalıkta hayat kurtarıcıdır. Kanın yerini alabilecek bir ürün bulunmadığından, kan bağışları büyük önem taşır. Dünya çapında her yıl yaklaşık 120 milyon kan bağışı yapılmakta olup, bu bağışların %40’ı gelişmiş ülkelerde toplanmaktadır. Gelişmiş ülkelerde toplanan kanların büyük kısmı yaşlı hastalar için, gelişmemiş ülkelerde ise çoğunlukla çocuk hastalar için kullanılmaktadır. Her 1000 kişide kan bağış oranı gelişmiş ülkelerde 31 iken, gelişmemiş ülkelerde bu oran 5'e düşmektedir.
Kan Bağışının Gerekliliği
Kan bağışı, hastalara verilmek üzere kan ve kan ürünlerinin yanı sıra, immunoglobulin ve pıhtılaşma faktörleri gibi ilaçların üretilmesi için de gereklidir.Kan Alma Yöntemleri
Kan bağışında iki farklı yöntem kullanılmaktadır:- Klasik Yöntem: Vericiden kol damarından alınan kan torbaya aktarılır. Bu işlem 10-15 dakika sürer.
- Aferez Yöntemi: Verici, bir aferez cihazına bağlanır ve belirli kan bileşenleri seçilerek alınır. Bu yöntem daha etkili ve kontrollüdür, ancak daha pahalı ve zaman alıcıdır.
Kan Vermek İçin Yaş Sınırları
Kan bağışçısı olabilmek için belirli yaş sınırları bulunmaktadır:- Bağışçı 19 yaşından gün almış ve 66 yaşından gün almamış olmalıdır.
- İlk kez kan verecek olan bağışçı 61 yaşından gün almamış olmalıdır.
- Düzenli bağışçılar, doktor onayı ile 70 yaşına kadar yılda bir kez kan verebilirler.
Bağış Sıklığı ve Sağlık Koşulları
- Erkeklerde tam kan bağışı sıklığı 90 günde birdir, kadınlarda ise 120 günde birdir.
- Aferez yöntemi ile daha sık kan ürünü alınabilir; bu yöntem en çok trombosit bağışlarında kullanılır ve bağışçılar 48 saat ara ile tekrar bağış yapabilirler.