Çocuğun Üstün Yararı İlkesi Nedir?
Müşterek çocuk ile velayet hakkını elde edemeyen ebeveyn arasında kişisel ilişki kurulması kararının en temel kaynağı ve gerekçesi, çocuğun üstün yararı ilkesidir. Çocuğun üstün yararı, ülkemiz ve dünya hukuk sistemlerindeki en temel ve köklü ilkelerden biridir bu yüzden velayet ve müşterek çocuk ile kişisel ilişki hususu son derece önem arz etmektedir. Boşanma avukatı bu anlamda taraflara mümkün olabilecek en doğru şekilde yardımcı olmaya çalışacaktır. Bu anlamda boşanma avukatlık ücretleri de dikkate alınmalıdır. Çocuğun üstün yararı, çocuğun herhangi bir alanda ve her anlamda en iyi, en yüksek ve en önemli iyiliği olarak ifade edilebilir(çocuğun çevresi, yaşı, sosyal koşulları vb.) Çocuğun üsütn yararı: Çocuğun fiziksel, zihinsel, duygusal, sosyal, kültürel, ahlaki, yasal ve ekonomik olarak sağlıklı, dengeli ve özgür bir şekilde gelişmesi, kısacası çocuğun her koşulda korunması ve bakımı anlamına gelmektedir.
Müşterek Çocukla Kişisel İlişki Kurulmasında Delillerin Önemi
müşterek bir çocukla kişisel ilişki kurma kararının çocuğun yüksek yararı ilkesinden geldiğini söyledik. Ancak, çocuğun yüksek yararının aksini gerektirdiği durumlar olabilir. Çocuğu fiziksel, psikolojik veya cinsel istismara, istismara, alkolizm, uyuşturucu bağımlılığına vb. maruz bırakmak gibi çocuk haklarına zarar verebilecek davranışların ispatını sağlamak için boşanma avukatı ile çalışılmalı ve bunun için de boşanma avukatı ücretleri araştırılmalıdır. Uyuşturucu bağımlılığı gibi kötü alışkanlıkların veya haysiyetsiz hayat sürme durumlarının söz konusu olduğu hallerde, çocuğun menfaati ve adalet, kişisel ilişki kurulmasına dair kararın iptalini gerektiriyorsa, kişisel ilişkiye ilişkin kararın, söz konusu zarar verici durumlar ortadan kalkana kadar iptaline karar verilebilir.