Türk olmak bir ayrıcalık ve temayüz etmiş olmak anlamında bir imajı içermelidir. Bunu başaramadık. Aslında bunu başaracak yetenek ve tarihi birikimimiz de vardır. Sorunumuz düşünmemek, okumamak, din adına ilkel ve geri, birbirine asla asla güvenmeyen, birbiriyle didişen, kavga eden bir toplum üretmektir. Bu ülkede hiç gördünüz mü birbirinin mezarını ziyaret eden bir tarikat mensubu? Ama bu adamlar dünyamızı ve ahiretimizi kurtarmak için önümüze sonsuzluk reçetesi sunacak kadar da ülkü ile doludurlar.
Aşağıda okuyacağınız yazı ülkemizden onikibin kilometre uzaklardaki adalarda örneğin Srilakanka’da, Borneo’da (Endonezce’de Kalimantan) Cava adasında ve diğerlerinde çoğunluğu müslüman olan din kardeşlerimiz arasından kitabına uydurarak melez nesil üreten Avrupalıların melezleşme uygulamalarına bir örnektir. Aslında “melezleşme” kibar bir ifadedir. Multatuli mahlasıyla yazan Felemenk kaymakam yardımcısı (asisten residen) Eduard Douwes Dekker (1820 – 1887) konuyu “Marriage as Prostituton” adını verdiği makaleleriyle açıklar. Evlilik yaşamında fuhuş anlamındaki makalelerinde 1860 lı yıllarda rezaletin ne boyutlara ulaştığını uzun uzadıya belirtir. Maks Havelaar, Kahve İhalesi veya Felemenk Sömürü-Kemiri Şirketi (Max Havelaar: Or the Coffee Auctions of the Dutch Trading Company) adlı 1976 da filmi çevrilen romanında da konuya değinir: İngilizce alt yazılı metinler; Felemenkçe ve Endonezce.
İzleyiniz: https://www.youtube.com/watch?v=teDbp-QsjGI
Biz burada Avrupalıların asırlarca ülkeleri için uyguladıkları gerçeklere değinip “Türk” ve “insan” olarak konuyu kendimize getireceğiz ve gözümüz dışarıya bakmasına rağmen gözümüzü içeriye çevireceğiz. Yazıyı bu gözle okumanızı salık veririz.
Aşağıda okuyacağınız yazı ülkemizden onikibin kilometre uzaklardaki adalarda örneğin Srilakanka’da, Borneo’da (Endonezce’de Kalimantan) Cava adasında ve diğerlerinde çoğunluğu müslüman olan din kardeşlerimiz arasından kitabına uydurarak melez nesil üreten Avrupalıların melezleşme uygulamalarına bir örnektir. Aslında “melezleşme” kibar bir ifadedir. Multatuli mahlasıyla yazan Felemenk kaymakam yardımcısı (asisten residen) Eduard Douwes Dekker (1820 – 1887) konuyu “Marriage as Prostituton” adını verdiği makaleleriyle açıklar. Evlilik yaşamında fuhuş anlamındaki makalelerinde 1860 lı yıllarda rezaletin ne boyutlara ulaştığını uzun uzadıya belirtir. Maks Havelaar, Kahve İhalesi veya Felemenk Sömürü-Kemiri Şirketi (Max Havelaar: Or the Coffee Auctions of the Dutch Trading Company) adlı 1976 da filmi çevrilen romanında da konuya değinir: İngilizce alt yazılı metinler; Felemenkçe ve Endonezce.
İzleyiniz: https://www.youtube.com/watch?v=teDbp-QsjGI
Biz burada Avrupalıların asırlarca ülkeleri için uyguladıkları gerçeklere değinip “Türk” ve “insan” olarak konuyu kendimize getireceğiz ve gözümüz dışarıya bakmasına rağmen gözümüzü içeriye çevireceğiz. Yazıyı bu gözle okumanızı salık veririz.