Samsun’da etkili olan kar yağışı, doğal su kaynaklarında olumlu bir etki yarattı. Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Halit Doğan ve Samsun Valisi Orhan Tavlı, Samsun Su ve Kanalizasyon İdaresi (SASKİ) Genel Müdürlüğü’nde gerçekleştirdikleri incelemelerde, barajların doluluk oranlarının hızla arttığını yerinde gözlemledi.
Çakmak Barajı’nda Su Seviyesi Yükseliyor
Başkan Doğan, “Samsun’un içme suyu ihtiyacının büyük bir kısmını karşılayan Çakmak Barajı’nda su seviyesi yükselmeye devam ediyor. Geçtiğimiz Ağustos ayında yüzde 30’a kadar düşen doluluk oranı, kar yağışı ve yağmurlarla birlikte yüzde 75’i aştı” ifadelerini kullandı. Bu gelişme, yaz aylarında yaşanabilecek su sıkıntısının önüne geçmesi açısından büyük önem taşıyor.
Diğer Su Kaynaklarında da Artış Gözlemlendi
SASKİ Genel Müdürlüğü tarafından paylaşılan verilere göre, Kavak ilçesinde bulunan Güven Göleti’nde de su seviyesi artış gösterirken; geçen yıl Temmuz ayında yüzde 42,83 olan doluluk oranının önümüzdeki süreçte daha da yükselmesi bekleniyor. Ayrıca, Divanbaşı Göleti’nde 12 kilometre uzunluğunda içme suyu terfi hattı döşenmesiyle birlikte, şu anda 344 bin metreküp su bulunuyor.
Kar Yağışının Olumlu Etkileri
Samsun’da etkili olan kar yağışı, kuraklık riskine karşı da önemli bir rahatlama sağladı. Büyükşehir Belediye Başkanı Halit Doğan, “Şehrimiz genelinde etkili olan kar yağışı ile birlikte barajlarımızdaki doluluk oranı da artmış durumda. SASKİ Genel Müdürlüğümüzde anlık olarak barajlarımızı takip ediyoruz. Birkaç gündür şehrimize bereket yağıyor. Biz Büyükşehir Belediyesi olarak kar yağışının olumsuz etkilerini en aza indirmek için tüm ekip ve ekipmanlarımızla sahadayız. Aynı zamanda kar yağışının olumlu etkileriyle de mutlu oluyoruz. Barajlarımızdaki artış, kuraklık riskinin de önüne geçiyor” dedi.
Samsun’da yaşanan kar yağışı, hem şehirdeki su kaynaklarının doluluk oranını artırarak yaz aylarında yaşanabilecek su sıkıntısının önüne geçiyor hem de kuraklık riskine karşı önemli bir önlem niteliği taşıyor. Barajlardaki artış, bölge halkının içme suyu ihtiyacının güvence altına alınması açısından umut verici bir gelişme olarak değerlendiriliyor.
