26 Eylül 1932 tarihinde düzenlenen İlk Türk Dil Kurultayı'nın 92. yıldönümü münasebetiyle, dilimize yönelik tartışmaları ele almak üzere yazarımız M. Halistin Kukul ile görüştük. Türkçe’nin tarihsel gelişim süreci, bugünkü durumu ve “Dil Bayramı”na ilişkin görüşlerini paylaşan Kukul, dilimize karşı yapılan ihmalleri eleştirdi.1911’lerde, Ömer Seyfettin, Ziya Gökalp, Ali Canip Yöntem’in, Genç Kalemler Dergisi’ni çıkarmasıyla başlayan Türkçe’de sadeleştirme hareketi, 26 Eylül 1932’de, yeni bir hamleye girişti. Bu gün, Dil Bayramı olarak ilân edildi. Aradan geçen doksan iki yılda bulunduğumuz durum hakkında, OMÜ E. Öğretim Görevlisi M. Halistin Kukul’la kısa bir istişâre yaparak ondan bilgi almak istedik.ÇAĞLAR: Sayın Hocam; Türkçe üzerindeki hassasiyetini biliyoruz. Bu hususta, çok da makaleniz bulunmaktadır. Sizce, Dil Bayramı’nı hak ediyor muyuz?KUKUL: Türkçe, her zaman hak ediyor da, biz hak etmiyoruz. Ona sahip çıkmıyoruz. Bu dil, ortaya yeni çıkmadı. Çağları ihâta ederek geldi, nice kelimeyi hazmederek yol aldı. Şimdilerde ise, herkes bir kenarından –tâbirimi hoş görün- dürtüklüyor.ÇAĞLAR: Bu dürtükleyiş, onu rahatsız mı ediyor, bunu mu anlamalıyız?KUKUL: Evet, bunu anlamalıyız!..Sahip çıkması gereken ilim adamları başta olmak üzere, edebiyat ve siyaset dünyası buna yakın durmuyor. “Öz Türkçe” denilen bir “uydurukça masalı” vardı…”Özgür, özgürlük, birey, doğa vesâire”..Bu hâlâ devam ediyor…Kafesten uçan kuş için, “Kuş serbest kaldı” demiyorlar da, “Kuş özgür kaldı” diyorlar..İstiklâl Marşı’mızda “hür-hürriyet” geçiyor, onu bile değiştiriyoruz…Dünyada böyle bir dil anlayışı mevcut değil…Uydurmaca adına, “Türkçeleşmiş kelimeleri” dilimizden söküp atmak istiyorlar…Yûnus Emre’nin Türkçesi, Peyami Safa’nın, Yahya Kemal’in Türkçesi …nerede, bunlar nerede!..ÇAĞLAR: Bunca Türkçeci’miz var, buna çare bulmuyor/bulamıyorlar mı?KUKUL: Dil, bir ‘kanaat’ hâlini aldı. İlimlik’ten çıktı. Diyorsunuz/diyoruz ki, arkadaş bu kelime yanlış türetilmiş, hatta uydurulmuş. Cevap geliyor: “Efendim, vatandaş bunu kabullenirse, ne diyelim!..”“Peki, vatandaş, bu uydurup ona sunduğun kelimenin ‘doğru olup olmadığını kimden öğrenecek?” Cevap yok!..Arkadaş, sen, “kelime” yerine ^”sözcük” diyorsun. Sözcük yanlış değil ammâ, “kelime” mânasında da değil!..Kelime-i şehadet nasıl diyeceksin?Bir de tabela isimleri var…ÇAĞLAR: Ben de, şimdi, onu soracaktım Hocam, hangi şehrimize hatta kasabamıza gitsek, bundan çok şikâyet var..Ne yapmalı?KUKUL: Bunu da senelerdir yazarım, diye getiririm…Hazin bir vaziyettir. Esasında, belediyelerin bu hususta mesuliyet ve salâhiyetleri var..Fakat!..Fakat, işler böyle yürüyor!..Bakınız; bulunduğumuz şehir Samsun’a bakalım: Her taraf, bırakınız İngilizce, F(ı)ransızca tabelaları, Arapça tabelalarla dolu…Bir de, senelerdir ifade ettiğim ve bizim Türk kültürümüzle hiç ilgisi olmayan “Amazon” ve “Amisos” tabelaları…Ben diyeyim onar tane; siz, deyin yirmi otuzar…Olmaz böyle şey!..Düşününüz, Atina’da, Türk kültürünü ifade eden, onu çağrıştıran, onlarca “Canik” veya “Mevlâna veya Y3unus Emre” isimli tabela var. Mümkün mü?Velhasıl; Türkçe’yi koruyamadığımız gibi, ona muarız olan kelimelere de müsaade ediyoruz.ÇAĞLAR: Son olarak ne dersiniz, Hocam?KUKUL: Bu mevzu elbette bitmez…Ancak, üzüntüyle şunu söyleyeyim ki, Samsun’da,t(ı)ramvay duraklarının ismi elbette değişebilir ammâ, bunların Türkçesi’nin yanında bir de İNGİLİZCESİ’nin söylenmesi, çok tuhafıma gitti. Bu, hangi ihtiyaçtan doğdu, anlamak mümkün değil!..Türk dünyasının büyük şâirlerinden aziz dostum ağabeyim merhûm Bahtiyar Vahabzâde bir şiirinde şöyle der. Sözü, -rahmet dileklerimle-O’na bırakayım:“Bir zamanlar Rusçaydı reklam ışıklarŞimdi İngilizce dürtülür gözeİtin de diline hürmetimiz varYalnız öz dilimiz yaramır bize!”ÇAĞLAR: Hocam, verdiğiniz bilgiler ve değerli görüşleriniz için teşekkür ederiz.
Güncel
Yayınlanma: 26 Eylül 2024 - 21:36
Güncelleme: 26 Eylül 2024 - 23:16
İlk Türk Dil Kurultayı'nın 92. Yıldönümü Üzerine M. Halistin Kukul ile Röportaj: 'Hangi Dil Bayramı?'
M. Halistin Kukul, Türkçe üzerindeki hassasiyetini vurgulayarak, "Türkçe Dil Bayramı'nı hak ediyor, ancak biz ona sahip çıkmıyoruz. Türkçe’ye yapılan uydurmacılıkla dilimizi zayıflatıyoruz" dedi.
Güncel
26 Eylül 2024 - 21:36
Güncelleme: 26 Eylül 2024 - 23:16