Yazarımız Prof.Dr.Mustafa Özdemir, ABD'nin dünyayı daha iyi ve kolay idare edebilmesi ve sömürülebilmesi için hangi formülleri takip ettiğini yazdı.
Bir Amerikalı CIA ajanı olan Yarbay : “ABD’nin dünyayı daha iyi ve kolay idare edip sömürebilmesi için dünyada konuşulan yaklaşık 5000 dili temsil eden 5000 veya en azından 2500 küçük şehir devleti kurulmalıdır”, diyor. 13 yıldır ülkemizi 36 etnik gruba bölmeye çalışanlar böyle bir projenin uygulayıcı ajanları mıdır? Merak ediyorum.
PERAKENDE TESLİM
Uydurma bir eksik demokrasi ile halkı ikna edip bölücülerle işbirliği yapanlar ülkeyi bölüp Anadolu’dan bir Kürdistan çıkarmak üzere olduklarını anlamıyorlar mı? Zira ortakları olan İmralı, Kandil, Diyarbakır ve Brüksel’den, zekâ özürlü olmayan herkesin anlayabileceği açıklıkta, bunu haykırıp duruyorlar. İlgili bölgede bunun gereğini hiçbir engel tanımadan yerine getiriyorlar.
Sömürgeciler ve onların yerli işbirlikçileri bu 36 parçaya bölme işini perakende olarak tek tek mi, yoksa toplu olarak bir kerede mi yapacaklar? Halkın uyanacağını hesaba katmasalar, bunların meşhur “toplu açılışlar”ında olduğu gibi bu bölme işini bir kerede yapıp tamamlayacaklar da,” halk uyanırsa ne yaparız, bizim sonumuz da kötü olur” diyorlar. Onun için halkı yavaş yavaş, “analar ağlamasın” psikolojik yıkım ve pasifleştirme safsataları ile uyuşturmak ve ABD’nin yukarıdaki amacına ulaşmak üzere hareket etmektedirler. Şimdilik halk uyanmadan, toplu teslim yerine çok hızlı bir perakende parçalanış daha uygundur, diye düşündüklerini sanıyorum.
Müttefiklerin hükümet kanadı bir mahalle magandası edası ile Sayın Bahçeli’ye “Tunceli’ye git de görelim. Gidemezsin vb.” salvolar savuruyor. Zekâ bölümü 70 olan birisi bile şunu düşünür: ”Ben bu ülkenin güvenlik dâhil, her şeyinden sorumlu birisiyim. 8 milyon oy almış bir partinin başkanı eğer yurdun bir yerine güvenlik yokluğundan gidemiyorsa kusur benimdir. Ya bunu sağlarım ya da çekip giderim.” Bunun yerine “çözüm ortağım seni oraya sokmaz,” demeye getiriyor. YAZININ DEVAMI
Bir Amerikalı CIA ajanı olan Yarbay : “ABD’nin dünyayı daha iyi ve kolay idare edip sömürebilmesi için dünyada konuşulan yaklaşık 5000 dili temsil eden 5000 veya en azından 2500 küçük şehir devleti kurulmalıdır”, diyor. 13 yıldır ülkemizi 36 etnik gruba bölmeye çalışanlar böyle bir projenin uygulayıcı ajanları mıdır? Merak ediyorum.
PERAKENDE TESLİM
Uydurma bir eksik demokrasi ile halkı ikna edip bölücülerle işbirliği yapanlar ülkeyi bölüp Anadolu’dan bir Kürdistan çıkarmak üzere olduklarını anlamıyorlar mı? Zira ortakları olan İmralı, Kandil, Diyarbakır ve Brüksel’den, zekâ özürlü olmayan herkesin anlayabileceği açıklıkta, bunu haykırıp duruyorlar. İlgili bölgede bunun gereğini hiçbir engel tanımadan yerine getiriyorlar.
Sömürgeciler ve onların yerli işbirlikçileri bu 36 parçaya bölme işini perakende olarak tek tek mi, yoksa toplu olarak bir kerede mi yapacaklar? Halkın uyanacağını hesaba katmasalar, bunların meşhur “toplu açılışlar”ında olduğu gibi bu bölme işini bir kerede yapıp tamamlayacaklar da,” halk uyanırsa ne yaparız, bizim sonumuz da kötü olur” diyorlar. Onun için halkı yavaş yavaş, “analar ağlamasın” psikolojik yıkım ve pasifleştirme safsataları ile uyuşturmak ve ABD’nin yukarıdaki amacına ulaşmak üzere hareket etmektedirler. Şimdilik halk uyanmadan, toplu teslim yerine çok hızlı bir perakende parçalanış daha uygundur, diye düşündüklerini sanıyorum.
Müttefiklerin hükümet kanadı bir mahalle magandası edası ile Sayın Bahçeli’ye “Tunceli’ye git de görelim. Gidemezsin vb.” salvolar savuruyor. Zekâ bölümü 70 olan birisi bile şunu düşünür: ”Ben bu ülkenin güvenlik dâhil, her şeyinden sorumlu birisiyim. 8 milyon oy almış bir partinin başkanı eğer yurdun bir yerine güvenlik yokluğundan gidemiyorsa kusur benimdir. Ya bunu sağlarım ya da çekip giderim.” Bunun yerine “çözüm ortağım seni oraya sokmaz,” demeye getiriyor. YAZININ DEVAMI