Saadet Partisi Samsun İl Başkan Yardımcısı ve Ekonomik ve Sosyal İşler Bakanı Necati Yusufoğlu, 2025 yılında asgari ücretli, emekli, dul ve yetim aylıklarına yapılacak artışların beklentilerin çok altında kalacağını söyledi."2025 Yılı 2024 Yılını Aratacak"
2025 yılının ülke ekonomisi için birçok belirsizlik getireceğini belirten Yusufoğlu, bütçedeki açıklar ve faize ayrılan ödeneklerin büyük sorunlara yol açacağını vurguladı. “Bütçedeki açıklara ve faize ödenecek miktarlara bakıldığında 2025 yılının 2024 yılını aratacağı kaçınılmazdır. Bunun anlamı, yeni vergi ve zamların fakir, fukara, çalışan, emekli, dul ve yetimin sırtına yüklenmesi demektir” dedi. Yusufoğlu, üretim ve istihdama yönelik yatırımlar yapılmadıkça ve vergi adaleti sağlanmadıkça mevcut sorunların derinleşeceğini ifade etti.Milli Üretim Politikası Uygulanmalı
Ekonomiyi düzlüğe çıkarmanın yolunun planlı ve milli bir üretim politikasından geçtiğini belirten Yusufoğlu, “Faiz ve döviz sarmalından kurtulmadan, yansız ve milli bir üretim politikası uygulanmadan ekonomiyi düzeltmek mümkün değildir” dedi. Yusufoğlu, Ortadoğu'daki istikrarsızlıkların ve özellikle İsrail’in yarattığı kaosun Türkiye ekonomisini de etkileyeceğini kaydederek, sıkı para politikalarının işsizliği ve piyasa durgunluğunu artırdığını vurguladı.Bütçe ve Faiz Yükü
Yusufoğlu, 2025 bütçesi tahminlerine göre büyük bir açık öngörüldüğünü belirtti. “2025 bütçesi için öngörülen açık 1 trilyon 933 milyar lira, faize ayrılan ödenek ise 1 trilyon 950 milyar lira olarak hesaplanmaktadır. Bu durum, halktan toplanan vergilerin halkın menfaatine değil, bir avuç sermayeye aktarıldığını ve hükümet eliyle büyük bir servet transferinin gerçekleştirildiğini göstermektedir” diye konuştu.Yusufoğlu, bütçedeki bu yapının devam etmesi halinde ekonomik dengesizliklerin daha da büyüyeceğine dikkat çekerek, borçların nasıl ve nerelere harcandığının sorgulanması gerektiğini ifade etti.
2025 yılının ülke ekonomisi için birçok belirsizlik getireceğini belirten Yusufoğlu, bütçedeki açıklar ve faize ayrılan ödeneklerin büyük sorunlara yol açacağını vurguladı. “Bütçedeki açıklara ve faize ödenecek miktarlara bakıldığında 2025 yılının 2024 yılını aratacağı kaçınılmazdır. Bunun anlamı, yeni vergi ve zamların fakir, fukara, çalışan, emekli, dul ve yetimin sırtına yüklenmesi demektir” dedi. Yusufoğlu, üretim ve istihdama yönelik yatırımlar yapılmadıkça ve vergi adaleti sağlanmadıkça mevcut sorunların derinleşeceğini ifade etti.Milli Üretim Politikası Uygulanmalı
Ekonomiyi düzlüğe çıkarmanın yolunun planlı ve milli bir üretim politikasından geçtiğini belirten Yusufoğlu, “Faiz ve döviz sarmalından kurtulmadan, yansız ve milli bir üretim politikası uygulanmadan ekonomiyi düzeltmek mümkün değildir” dedi. Yusufoğlu, Ortadoğu'daki istikrarsızlıkların ve özellikle İsrail’in yarattığı kaosun Türkiye ekonomisini de etkileyeceğini kaydederek, sıkı para politikalarının işsizliği ve piyasa durgunluğunu artırdığını vurguladı.Bütçe ve Faiz Yükü
Yusufoğlu, 2025 bütçesi tahminlerine göre büyük bir açık öngörüldüğünü belirtti. “2025 bütçesi için öngörülen açık 1 trilyon 933 milyar lira, faize ayrılan ödenek ise 1 trilyon 950 milyar lira olarak hesaplanmaktadır. Bu durum, halktan toplanan vergilerin halkın menfaatine değil, bir avuç sermayeye aktarıldığını ve hükümet eliyle büyük bir servet transferinin gerçekleştirildiğini göstermektedir” diye konuştu.Yusufoğlu, bütçedeki bu yapının devam etmesi halinde ekonomik dengesizliklerin daha da büyüyeceğine dikkat çekerek, borçların nasıl ve nerelere harcandığının sorgulanması gerektiğini ifade etti.