MHP lideri Bahçeli, "2015 yılından itibaren Türkiye'nin kaderi yeni bir siyasi anlayışın, yeni bir siyasi iktidarın yönlendirmesiyle belirlenmiş olacaktır. Bu sebepten bolayı bu seçimler çok önemlidir" dedi.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, 30 Mart yerel seçimlerinin Türkiye için önemli olduğunu belirterek, "Eğer 30 Mart'ı başlangıç kabul edersek, diğer iki siyasi olayı bir doğru üzerine yerleştirebilirsek, 2015 yılından itibaren Türkiye'nin kaderi yeni bir siyasi anlayışın, yeni bir siyasi iktidarın yönlendirmesiyle belirlenmiş olacaktır" dedi.
Bahçeli, Yozgat'ın Yerköy ilçesinde halka hitaben yaptığı konuşmada, 30 Mart'ta 1394 seçim çevresinde vatandaşların sandığa gideceğini, MHP'nin her seçim çevresinde aday gösterdiğini söyledi.
MHP olarak bu seçimleri önemsediklerine dikkati çeken Bahçeli, şunları kaydetti:
"Bu seçimler, geçmiş dönemlerde yapılan mahalli yerel seçimler gibidir ama ülkenin karşı karşıya kaldığı sosyal, siyasi, ekonomik olayların yoğunlaştığı bir ortamda bu seçimlere çok daha farklı bir anlam yüklemektedir. Onun için 30 Mart'a bütün milletimiz, seçime katılan siyasi partilerimiz önem vermeli ve Türkiye'nin geleceğinin şekillenmesinde bir başlangıç olan bu günü iyi değerlendirmeliyiz. 30 Mart 2014'de belediye başkanımızı seçeceğiz. 28 Ağustos 2014'de cumhurbaşkanımızı, 2015 yılı en geç 12 Haziran'a kadar da milletvekillerimizi seçeceğiz. 30 Mart'tan sonra 2 siyasi önemli olay daha olacak. Eğer 30 Mart'ı başlangıç kabul edersek diğer iki siyasi olayı bir doğru üzerine yerleştirebilirsek, 2015 yılından itibaren Türkiye'nin kaderi yeni bir siyasi anlayışın, yeni bir siyasi iktidarın yönlendirmesiyle belirlenmiş olacaktır. Bu sebepten dolayı bu seçimler çok önemlidir."
Vatandaşlara karşı dürüst, samimi ve ilkeli olmak gerektiğini belirten Bahçeli, gerçeklerin paylaşılması gerektiğini, bu gerçekler üzerinde düşünülüp tartışılmasını istedi.
Bunun yapılması durumunda seçimlerin çok daha anlamlı olacağını dile getiren Bahçeli, 2002 yılı 3 Kasım'ında bir yeni parti kurulduğunu, bunun milli görüş çizgisinden gelen bir akımın ikiye bölünmesiyle oluşmuş siyasi parti olduğunu savundu.
Bu siyasi partinin AK Parti olduğunu ifade eden Bahçeli, şöyle devam etti:
"2002 yılının 3 Kasım'ında yapılmış seçim sonrası Adalet ve Kalkınma Partisi tek başına iktidar oldu ama sayın Recep Tayyip Erdoğan bey, milletvekili seçilme yeterliliğine sahip olamadığı için çok yakın arkadaşı olan, partiyi beraber kurduğu bir arkadaşı ve şu anda cumhurbaşkanımız olan Sayın Abdullah Gül'e başbakanlık görevini üstlenmesini istedi ve o da 58. hükümeti, o günkü cumhurbaşkanının onayıyla kurmuş oldu. Ondan sonra 16 Mart 2003 tarihine kadar Sayın Recep Tayyip Erdoğan bey sadece parti genel başkanı olarak kaldı ama bu sure içinde bir gelişme oldu. İşte bu gelişmeyi hatırlamanız, bilmemiz ve Adalet ve Kalkınma Partisi'nin değerli yöneticilerinin bunu size anlatması ve özellikle de Recep Tayyip Erdoğan beyin size anlatması lazım. Adalet ve Kalkınma Partisi'nin 3 Kasım 2002 seçimlerinden sonra 116 gün bir karanlık noktası oldu. Bu 116 günde bir gelişme ortaya çıktı. Siirt'te 3 milletvekili var, birisi istifa etti. Boşalan yere ara seçim yapılması için CHP ile işbirliğine gidilerek yasa değişikliği gerçekleştirildi, sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın Siirt'ten milletvekili olmasını sağladılar."
Erdoğan'ın, milletvekili olarak Ankara'ya geldikten sonra dönemin başbakanı, şimdiki Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün görevinden ayrıldığını ve 59. hükümetin Recep Tayyip Erdoğan tarafından kurulmasını sağladığını anlatan Bahçeli, şunları kaydetti:
"Şimdi durup dururken seçimler bitmiş, hemen arkasından bir ilden, bir milletvekili istifa ediyor, boşalan istifanın yerine bir ara seçim yaptırılıyor ve bir şahıs milletvekili oluyor. Genel başkanı olduğu partinin de başbakanı olarak 59. hükümeti kuruyor. Dünyanın neresinde bu görülebilmiş? Bu imkanı kim, nasıl verebilir? Bu 116'nın karanlık noktaları nelerdir, onu bir türlü Recep Tayyip Erdoğan, Deniz Baykal, kimseye anlatamamaktadır. Ama bunlar gerçekleşti. Öyleyse şimdi 'hükümeti yıkmak için iç ve dış odaklar bununla uğraşıyor' diyorsun da milletvekili olmadan Türkiye'de iktidar olmanın yolunu hangi dış odaklar sağlamıştır? Şikayet ettikleri o zaman sana iktidar vakfetmişler. Bunu niye anlatmıyorsun?"
- "11 yılda birçok sorun çözülebilirdi"
Mevcut iktidarın 11 yıldır ülkeyi yönettiğini ifade eden Bahçeli, 11 yılın çok uzun ve önemli bir süre olduğunu ve birçok sorunun çözülebileceğini dile getirdi.
Özellikle tek başına iktidar olmuş bir siyasi partinin seçim beyannamelerinde neyi vaat etmişse karşısına hangi siyasi olay çıkmış olursa olsun, bu süre içinde onu aşabilecek güce sahip olabileceğini vurgulayan Bahçeli, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bugün geldi, yüzde 36'dan başlayan yükseliş, gide gide ikinci dönemlerinde Recep Tayyip Erdoğan bey mecliste 326 milletvekiline sahip oldu ve yüzde 51 halkın desteğiyle tek başına iktidarını üçüncü dönemde de devam ettirdi. Milletimizin bu konuda yüksek bir desteği oldu. Yakın siyasi tarihimizde hiçbir siyasi partiye bu destek nasip olmamıştır. Bu önemli bir siyasi güçtür. Bu gücü akıllı kullanmak lazımdı, ülkenin geleceği için değerlendirmek lazımdı. Birçok konular bu güçlerle çözülebilir, ülkeyi daha huzurlu daha güvenli bir ortama getirebilirdik. Fakat ne olduysa Recep Tayyip Erdoğan'ın 4-5 yıllık siyasi iktidar döneminde kökünden geldiği milli görüş gömleğini bir kenara çıkarıp, koydu. Onun yerine Recep Tayyip Erdoğan'a yeni bir siyasi gömlek giydirdiler. İşte bu gömleği giydikten sonra Recep Tayyip Erdoğan'da şöyle bir kıvırma, kırılma ortaya çıktı ve içten içe güç ihtirasına büründü."
Montaj olduğu belirtilen ses kaydı iddialarına da değinen Bahçeli, "17 Aralık günü sabah 6.30-7.30 arasında soruşturmaların başladığını duyar duymaz 8.30'da oğluyla konuştuğu anlaşılıyor. Oğluna, 'elde ne var, ne yok sıfırla, amcana gönder, ağabeyine gönder, şunu et bunu et, vesaire' diyor. İnşallah başbakanın evlatları, biri değil alayı, bu işlere karışmamış olsun. İstiyorum ki aileden kendi kardeşi, bu işin içine girmemiş olsun. Eğer bunlar yanlışsa bunun belirlenmesi, yargı yönüyle bu şüphelerin ortadan kalkması lazım. Eğer doğruysa sayın Başbakan, yazıklar olsun sana. Ülkeyi bu hale getirmenin hiç gereği yoktu" diye konuştu.
Bahçeli, daha sonra Şefaatli ilçesine geçerek halka hitap ettikten sonra ilçe seçim bürosunun açılışını gerçekleştirdi.