Üsküdar Üniversitesi'nden Prof. Dr. Ebulfez Süleymanlı,
intihar olgusunu sosyolojik açıdan değerlendirdi. İntihar eylemine iten risk faktörlerinin çeşitliliğine dikkat çeken Süleymanlı, bu faktörler arasında psikolojik sorunlar, sosyoekonomik durum, madde ve alkol kullanımı, yalnızlık, umutsuzluk, göç ve stres yaratan diğer durumları saydı.
İntiharı önlemede destek birimlerinin sayısının artması çok önemli
İntiharın önlenmesinde toplumsal boyutta çalışmalar yapılmasının önemine vurgu yapan Süleymanlı, insanların dayanışma içinde olmalarının intiharları önlemede etkili bir yöntem olduğunu belirtti. Ayrıca, özellikle aile hekimleri ve öğretmenlerin bu konuda daha fazla bilgilendirilmesi ve farkındalık yaratılması gerektiğini ifade etti. Sosyo-psikolojik destek birimlerinin sayısının artırılmasının, intihara eğilimi olan bireylere ulaşmak için önemli olduğunu dile getiren Süleymanlı, derneklerin, belediyelerin ve danışma hatlarının bu konuda destek olması gerektiğini vurguladı.Prof. Dr. Ebulfez Süleymanlı, medyanın intihar haberleri konusunda da dikkatli olması gerektiğini belirtti. Araştırmalar, intihar haberlerinin dramatize edilmesi ve özendirici şekilde sunulmasının, intihar davranışını tetikleyebileceğine işaret ediyor. Bu nedenle, medyada intihar haberlerinin veriliş tarzını düzenleyen yazılı kurallar oluşturulması ve bu kuralların kanuni yaptırımlarla desteklenmesi öneriliyor.
İntihar haberleri tetikleyici olabiliyorSüleymanlı, medyada intiharı konuşmanın değil, nasıl konuşulacağının önemli olduğunu vurgulayarak, ülkelerin intiharın özendirici etkisini ortadan kaldırmak için medyayla iş birliği yapma yoluna gittiğini ve haberlerin veriliş tarzını belirleyen yazılı kurallar oluşturduğunu ifade etti.
Prof. Dr. Ebulfez Süleymanlı, medyada intihar haberlerinin veriliş şeklinin değiştirilmesi gerektiğini vurgulayarak, "Medyada intihar haberleri, özendirici ve dramatize edici bir şekilde verildiğinde, intihar düşüncesi olan kişiler üzerinde tetikleyici bir etki yaratabiliyor. Bu sebeple, intihar haberlerinin veriliş tarzını belirleyen yazılı kuralların oluşturulması ve bu kurallara uyulması çok önemli." dedi.
Medyada intiharı konuşmamak değil, onu nasıl konuşacağımız önemli
Süleymanlı, medyanın intihar haberlerini verirken daha sorumlu davranması gerektiğini belirterek, "Medyada intihar haberlerinin veriliş şeklinin, intiharın özendirici etkisini azaltacak ve intihar düşüncesi olan kişilere yardımcı olacak bir şekilde düzenlenmesi önemli. Bu konuda ülkeler,
medya ile iş birliği yaparak, intihar haberlerinin veriliş şeklini belirleyen yazılı kurallar oluşturmalı ve bu kurallara sıkı sıkıya bağlı kalmalı." ifadelerini kullandı.P
rof. Dr. Süleymanlı, intihar haberlerinin veriliş şeklinin değiştirilmesinin yanı sıra, intihar önleme konusunda toplumun da aktif bir rol alması gerektiğini vurguladı. "Toplumun bütün kesimlerinin bu konuda daha bilinçli ve duyarlı olması gerekiyor. Özellikle aile hekimleri, öğretmenler, psikologlar ve sosyal hizmet uzmanları gibi profesyonellerin, intihar riski taşıyan bireyleri tanıyabilme ve onlara doğru yönlendirebilme kapasitelerini artırmaları çok önemli." şeklinde konuştu.Süleymanlı, intihar önleme konusunda yapılacak toplumsal çalışmaların, bireylerin dayanışma içinde olmalarını ve birbirlerine destek vermelerini içermesi gerektiğini de ekledi. "İntihar önleme konusunda, toplumsal destek mekanizmalarının güçlendirilmesi ve insanların birbirlerine daha fazla destek olmaları, intiharları önlemede önemli bir rol oynayacaktır." diyerek sözlerini tamamladı.