Suriye, tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapmış, zengin bir kültüre sahip bir ülke. Ancak son yıllarda iç savaş, terör örgütleri ve uluslararası müdahalelerle zorlu bir süreçten geçti.
Antik Çağdan Modern Suriye’ye
Suriye, tarihi boyunca Fenikeliler, Hititler, Asurlular, Persler ve Romalılar gibi birçok uygarlığa ev sahipliği yaptı. Şam, dünyanın en eski sürekli yerleşim yerlerinden biri olarak bilinir. 7. yüzyılda İslam ordularının bölgeye girmesiyle, Suriye İslam medeniyetinin önemli merkezlerinden biri oldu. Osmanlı İmparatorluğu’nun 16. yüzyıldan 20. yüzyıla kadar yönettiği Suriye, I. Dünya Savaşı’nın ardından Fransız mandası altına girdi ve 1946’da bağımsızlığını kazandı.
Bağımsızlık Sonrası Dönem
Suriye, bağımsızlık sonrasında siyasi çalkantılarla dolu bir döneme girdi. 1963’teki Baas Partisi darbesiyle tek parti rejimi kuruldu. Hafız Esad, 1970’te iktidarı ele geçirerek otoriter bir yönetim kurdu. 2000 yılında Hafız Esad’ın ölümüyle oğlu Beşar Esad devlet başkanı oldu. Beşar Esad’ın reform vaatlerine rağmen, otoriter yönetim ve baskıcı politikalar devam etti.
2011’de Başlayan İç Savaş
2011’de Arap Baharı’nın etkisiyle Suriye’de barışçıl protestolar başladı. Ancak bu protestolar kısa sürede bastırılarak çatışmalara dönüştü ve ülke hızla bir iç savaşa sürüklendi. Savaşın tarafları arasında Beşar Esad rejimi, muhalif gruplar, DAEŞ ve PYD/YPG gibi terör örgütleri yer aldı. Çatışmalar, Suriye’nin altyapısını büyük ölçüde yok ederken milyonlarca insan yerinden edildi ve ülke tarihinin en büyük insani krizlerinden birini yaşadı.
Uluslararası Müdahaleler ve Bölgesel Çatışmalar
Suriye’deki iç savaş, uluslararası güçlerin müdahalesiyle daha da karmaşık bir hal aldı. ABD, Rusya, Türkiye ve İran gibi aktörler, bölgede farklı çıkarlar doğrultusunda hareket etti. Türkiye, Suriye’nin kuzeyindeki terör koridorunu engellemek amacıyla Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı ve Barış Pınarı gibi askeri harekatlar gerçekleştirdi. Rusya ve İran, Beşar Esad rejimini desteklerken, ABD ve koalisyon güçleri terörle mücadele bahanesiyle bölgeye müdahil oldu.
Geleceğe Dair Umutlar ve Belirsizlikler
Bugün Suriye’de çatışmalar büyük ölçüde azalırken, ülke siyasi ve insani krizlerle mücadele ediyor. Rejim, ülkenin büyük bir kısmında kontrolü sağlarken, kuzey bölgeleri hala terör örgütlerinin ve muhaliflerin elinde. BM ve uluslararası toplum, Suriye’de barışçıl bir çözüm için çağrılarını sürdürüyor.
Suriye’de Yeni Dönemde Esad’ın Gidişi ve Halkın Umudu
Suriye’de Beşar Esad rejiminin çöküşüyle yeni bir dönem başladı. Suriyeliler, evlerine dönmeye başlarken ülkede ulusal bayrak da değiştirildi.
Esad Rejiminin Sonu ve Yeni Dönem
Suriye’de 14 yıl süren iç savaşın ardından, Beşar Esad rejiminin sona ermesiyle ülkede büyük bir dönüşüm başladı. Rejimin çöküşü, halk arasında umutları yeniden yeşertirken,
milyonlarca Suriyeli mülteci evlerine dönmeye başladı. Esad’ın ülkeyi terk etmesi, uzun süredir siyasi ve ekonomik krizle boğuşan halk için yeni bir başlangıcın kapısını araladı.
Bayrak Değişikliğiyle Yeni Bir Sayfa
Esad rejiminin çöküşüyle birlikte, Suriye’de ulusal birliği ve yenilenmeyi simgeleyen
yeni bir bayrak kabul edildi. Yeni yönetim, Suriye’nin toprak bütünlüğünü ve halkın ortak kimliğini vurgulayan bir simge olarak bayrağı değiştirdi. Bayrak değişimi, halk arasında yeni dönemin sembolü olarak coşkuyla karşılandı.
Suriyeliler Evlerine Dönüyor
Yıllarca süren savaş ve çatışmalar nedeniyle evlerinden edilen
milyonlarca Suriyeli, barış ortamının sağlanmasıyla birlikte yeniden vatanlarına dönmeye başladı. Özellikle Türkiye, Ürdün ve Lübnan gibi komşu ülkelerde bulunan Suriyeli mülteciler, yeni yönetimin güvence altına aldığı bölgelerde evlerini yeniden inşa ediyor.
"Kendi toprağımıza dönmek ve ülkemizi yeniden inşa etmek bizim için yeni bir umut kaynağı oldu." diyen mülteciler, uluslararası toplumdan da destek bekliyor.
Barış ve Yeniden İnşa Süreci
Yeni yönetim, kapsayıcı bir hükümet kurarak ülkedeki tüm tarafları temsil eden bir yönetim modeli benimsemeyi hedefliyor. BM ve bölgesel aktörler, geçiş sürecinin başarılı olması için destek çağrısında bulunurken,
Suriye’nin egemenliği ve birliği konusundaki hassasiyetlerini dile getirdi. Özellikle mültecilerin dönüşü ve savaşın izlerinin silinmesi, yeni yönetimin öncelikleri arasında yer alıyor.
Uluslararası Toplumun Rolü
BM Genel Sekreteri António Guterres, Esad’ın gidişiyle birlikte Suriye’de başlayan barış sürecine dikkat çekerek,
"Suriye halkının meşru taleplerini karşılayacak bir dönemi desteklemeliyiz." dedi. Türkiye ve diğer bölge ülkeleri de, Suriye’nin yeniden inşasında önemli bir rol üstleniyor.