Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı Talip Geylan, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla bir açıklama yaparak, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin 104. açılış yıldönümünü kutladı. Geylan, TBMM'nin Türk milletinin bağımsızlık mücadelesindeki rolüne dikkat çekti ve çocuklara bayramın armağan edilmesinin önemini vurguladı. Ayrıca, Türk milletinin zorluklar karşısındaki birlik ve beraberliğinin altını çizdi ve milli egemenlik vurgusu yaptı.Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı Talip Geylan’ın, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla yaptığı basın açıklamasıdır.“Türkiye tarihinde her zaman yüce, onurlu yerini koruyacak ve çocuklarımızın takdirini kazanacak olan ilk Meclisimiz, ulusun kendi geleceğine kendisinin el koyduğunu ilan etti. Milli egemenlikle ilgili temelleri çalışma programının ana kuralları sayarak, güçlü bir halk hükümetinin temellerini attı.” 13.08.1923 M. Kemal Atatürk.Varlığını Türk istiklal ve cumhuriyetini kurtarmaya adayan, istiklalden istikbale uzanan sürecin mihenk taşını döşeyen, âli bir gelecek için benzersiz bir mücadelenin bahadırlığını yapan yüce Türk milletinin en mukaddes değerlerinden biri olan şan ve şeref payemiz Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılışının 104. yıl dönümü kutlu olsun!Kurtuluştan kuruluşa uzanan süreç hem meşakkatliydi hem de fedakârlık gerektiriyordu. 600 yıllık imparatorluk bakiyesi topraklarımız 30 Ekim 1918 yılında bir işgal antlaşması olan Mondros Ateşkes Antlaşması’na teslim olmuştu. Bu antlaşma habis günlerin nedeni değil, sonucuydu. Hemen ardından 13 Kasım 1918 yılında başkent İstanbul işgal edilmiş, ordumuz terhis edilmiş, tüm haberleşme araçlarına el konulmuş, boğazlar tutulmuş, Osmanlı Devleti fiili olarak sona ermişti. Bir yandan Mondros Mütarekesinin ağır şartları hayata geçiriliyor, diğer yandan Urfa, Antep, Maraş, Antalya, Trakya kısacası vatanımızın dört bir yanı gazap ateşi ile kavruluyordu. 15 Mayıs 1919’da ise Yunanlılar İzmir’e asker çıkarmıştı.İlk iş kurtuluş mücadelesini başlatarak, Anadolu’nun dört bir yanını uyanışa davet etmek oldu. Bu minvalde Mustafa Kemal Paşa, 16 Mayıs’ta Bandırma Vapuruyla Samsun’a müteveccihen yol aldı; 19 Mayıs’ta ise milletimizin kurtuluşuna ilk adımı Samsun’da attı. Milli direnişin başlaması için Sultanahmet mitingleri düzenlendi. Halide Edip Adıvar, Hamdullah Suphi, Nakiye Elgün, Mehmet Emin Yurdakul gibi fikir insanları, aydınlar, hatipler halkı işgale karşı direnişe çağırdı. İmparatorluk bakiyesi topraklarımız, üzerimize çöreklenen leş sürülerine teslim edilmeyecekti. Bu nedenle Osmanlı İmparatorluğu’nda gerek asker gerek bürokrat gerekse aydın olarak yer alan iyi eğitim almış, donanımlı, ehil, liyakat sahibi isimler tam bağımsızlık için harekete geçti. Havza ve Amasya Genelgesi, Erzurum, Sivas Kongreleri ile Kuvayı Milliye ruhu şahlandı, topraklarımızın parçalanamayacağı, manda ve himayenin kabul edilmeyeceği, bağımsızlığımızdan taviz verilmeyeceği tüm dünyaya ilan edildi. Türk milletinin ızdırap içinde çırpınması, meyus bir halde bitap düşmesi, atalet hali, acziyete teslimiyeti mümkün olamazdı. İstikamet “KURTULUŞ”tu.İstanbul, 16 Mart 1920 tarihinde ikinci kez işgal edilirken, Mebusan Meclisi de 18 Mart tarihinde son kez toplandı. Hürriyetimize, esenliğimize uzanan yolda Mustafa Kemal Paşa, dava arkadaşları ve yurtseverlerle birlikte emperyalist zorbalığa karşı kazanacağına dair mutlak inançla mücadele ederken, savaşın ardından kurulacak yeni Türkiye Cumhuriyeti’nin de temellerini atıyordu. Cumhuriyet, milletin egemenliğini kendi elinde tuttuğu bir yönetim biçimi olması hasebiyle yasama organından ayrı düşünülemezdi. O halde zaman kaybetmeden, ivedilikle TBMM açılmalıydı. Nitekim Mustafa Kemal Paşa, 19 Mart 1920 tarihli bildiride, Ankara’da olağanüstü yetkili bir meclisin, ulusun işlerini yürütmek ve denetlemek üzere toplanacağını ilan etti. 23 Nisan günü de Ankara’nın en önemli dini simgesi olan Hacı Bayram Camii’nde kılınan Cuma namazının ardından TBMM dualarla açıldı.İstiklal Savaşı’nın yönetildiği ve yürütüldüğü bir karargah olan TBMM, siyasi ve askeri bir sorumluluk deruhte ediyordu. Farklı fikirlerin bir araya geldiği TBMM’nin ortak hedefi “tam bağımsız vatan ideali”ydi. Misak-ı Milli sınırlarına sadakatle bağlı olan TBMM merkezine “milli irade” kavramı almıştı.Milli hâkimiyetin sembolü TBMM, halkın kendini yönetme kabiliyetinin tezahürüdür. Bu yönüyle tarihimizde müstesna bir yere sahip olan Gazi Meclis, mümtaz şahsiyetlerin yönetiminde hem Türk milletine esareti reva görenlerin ricat etmesini sağlarken, hem de egemenliğin kayıtsız şartsız Türk milletinde olduğunu tüm dünyaya ilan etmiştir.
Güncel
Yayınlanma: 22 Nisan 2024 - 11:43
Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı Talip Geylan'ın, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı Mesajı
Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı Talip Geylan, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nda, TBMM'nin açılışının 104. yıldönümü ve bayramın çocuklara armağan edilmesinin önemini vurgulayan bir basın açıklaması yayımladı. Geylan, Meclis'in millet iradesinin temsili ve milli mücadelenin simgesi olduğunu belirtti.
Güncel
22 Nisan 2024 - 11:43
İlginizi Çekebilir