Türkiye’de büyük sermayenin çatı kuruluşu olan Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği’nin (TÜSİAD) Genel Kurul toplantısı, İstanbul Beşiktaş’taki bir otelde gerçekleştirildi. Divan Başkanlığına Bülent Eczacıbaşı seçilirken, Başkan Yardımcısı Hülya Gedik, üyeler ise Gamze Arbak ve Kaan Bilecik oldu.
TÜSİAD Başkanı Orhan Turan’dan Çarpıcı Açıklamalar
Toplantının açılış konuşmasını TÜSİAD Başkanı Orhan Turan ve Yüksek İstişare Konseyi (YİK) Başkanı Ömer Aras yaptı. Konuşmalarında özellikle hukuk devleti, kayyum atamaları, gazetecilere yönelik baskılar, eğitimde tarikat ve siyaset etkisi gibi konulara vurgu yapıldı.
TÜSİAD Başkanı Orhan Turan, konuşmasında hukukun üstünlüğüne vurgu yaparak şu ifadeleri kullandı:
"Disiplinsizlik suçuyla teğmenler hakkında ihraç kararı alınıyor fakat deprem, yangın, taciz, kadın cinayeti, iş kazası gibi kamuoyunda infial yaratan nice olayda ya suçlular bulunmuyor ya da kısa sürede serbest kalıyorlar. Kamuoyu vicdanında suç ve ceza arasında orantısızlık kanaati oluşuyor. İster seçimle, ister atamayla gelen kamu görevlilerinin görevlerinden alınmasının yeni örneklerine şahit oluyoruz. Üstelik yeni yasal düzenlemelerle kamu görevlilerinin Devlet Denetleme Kurulu tarafından görevden alınması ve TMSF’nin şirketlere kayyum olarak atanması mümkün oluyor."
Turan ayrıca, hukuka güvenin ekonomik ve toplumsal yapıya etkilerini şu sözlerle değerlendirdi:
"Modern devletin temelinde hukukun üstünlüğü vardır. Tüm vatandaşlar kanun önünde eşittir. Devlet de hukukla bağlıdır. Her kademede yönetim keyfi değil, hukuk kurallarına göre yapılır. Burada sorun varsa her yerde sorun çıkar. Hukuka güven kalmazsa güvensizlik, istikrarsızlık ve belirsizlik her yere sirayet eder. Sistemik risk oluşur. Günü kurtarmak mümkün olsa da yarınlar tehlike altına girer."
Ömer Aras: "Seçilmiş Belediye Başkanları Görevden Alınıyor"
YİK Başkanı Ömer Aras, hukuk ve demokrasi konusunda eleştirilerini dile getirerek, son haftalarda yaşanan siyasi gelişmelere dikkat çekti:
"Seçilmiş belediye başkanları görevden alınıyor, yerlerine kayyum atanıyor. Bir siyasi parti lideri hakkında önce soruşturma başlatılıyor, sonra farklı bir nedenle tutuklanıyor. Gazeteciler gözaltına alınıyor, genel yayın yönetmenleri tutuklanıyor. Tüm bu olaylar toplumda endişe yaratıyor ve güveni sarsıyor."
Aras, eğitimde tarikat ve siyasetin etkisinin artmasını da eleştirdi:
"Eğitim sistemini, siyasetin, siyasi partilerle ilişkilendirilen yapıların ve tarikatların etki alanının dışına taşımalıyız. Bunun taşıdığı hayati önemi 15 Temmuz darbe girişimi hepimize öğretmiş olmalı."
Ekonomi Eleştirisi: "Sanayici Zorlanıyor, İhracatçı Kan Ağlıyor"
TÜSİAD Başkanı Orhan Turan, ekonomik kriz ve enflasyonla mücadele konularına da değindi. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in ekonomi programına destek verdiklerini belirten Turan, ancak ekonomide ciddi sorunların sürdüğünü söyledi:
"Sanayici çok zorlanıyor. İhracatçı kan ağlıyor. İthalatın cazibesi artıyor. Başka ülkelerde hammaddeyi daha ucuza alan, krediye daha ucuza erişen, enerji ve işçilik maliyetinin toplam maliyetler içindeki payı daha düşük olan rakiplerimizle biz nasıl rekabet edebiliriz? Bunun matematiği nedir?"
"Hem sanayici mutsuz hem çalışanlar. Hem büyük işletmeler zorlanıyor hem KOBİ’ler. Hem batıdaki girişimciler yakınıyor hem doğudakiler. Peki, kimin yüzü gülüyor?"
"Yeni Süreç" Yorumları
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin, Abdullah Öcalan’a yönelik çağrısı ile başlayan tartışmalara da değinen TÜSİAD Başkanı Orhan Turan, bu sürecin demokrasiyle doğrudan bağlantılı olduğunu söyledi:
"Bu noktada terör sorununun kalıcı olarak ortadan kalkması en büyük dileğimizdir ancak şunu da görelim. İzlenmekte olan sürecin başarısı ile hukuk devleti ve demokratik standartların iyileştirilmesi arasında birbirini besleyen karşılıklı bir etkileşim vardır. Biri olmadan diğeri eksiktir. Hukukun üstünlüğünü tesis edersek tüm sorunlarımızı konuşarak ortak akılla çözebiliriz."
TÜSİAD’ın Genel Kurul toplantısında yapılan açıklamalar, hükümetin hukuk devleti, demokrasi ve ekonomi politikalarına yönelik sert eleştiriler içeriyor. Kayyum atamaları, gazetecilere yönelik baskılar, eğitimde siyasallaşma ve enflasyon gibi konuların vurgulanması, iş dünyasının gidişattan duyduğu rahatsızlığın açık bir göstergesi.
TÜSİAD yöneticileri, bu sorunların çözümü için hukukun üstünlüğünün sağlanması gerektiğini vurgularken, hükümete "doğru politikalarla ülkenin kalkınmasını sağlayın" mesajını verdi.
Ancak TÜSİAD’ın bu çıkışlarına iktidardan nasıl bir yanıt geleceği merak konusu.