Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlenen kongrede konuşan Recep Tayyip Erdoğan, Ramazan ayının hayırlara vesile olmasını dileyerek, “Dualarımız İslam aleminin içinde bulunduğu fitne çukurundan bir an önce çıkabilmesi içindir. Dualarımız tüm Müslümanların dinimizin nefasetine, yüceliğe uygun iklime bir an önce kavuşması içindir. Ramazan ayı ve Kadir Gecesi hürmetine Rabbimden dualarımızın kabulünü niyaz ediyorum” dedi.“14 yıldır siyasi iktidarız ama..."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, siyasi iktidar olmakla sosyal ve kültürel iktidar olmanın birbirinden farklı olduğuna dikkat çekti. Erdoğan,“Biz 14 yıldır kesintisiz hamdolsun siyasi iktidarız ama hala sosyal ve kültürel iktidarımız konusunda sıkıntılarımız var. Elbette ümit verici gelişmeler yaşandı, yaşanıyor. İmam hatiplere olan ilginin artması, tüm okullarda Kur’an-ı Kerim, Osmanlıca gibi derslerin seçmeli okutulması başlı başına güzel şeyler. Bununla birlikte ülkemizin ihtiyacı, milletimizin talebi olan nesillerin yetiştirilmesi konusunda hala pek çok eksiğimiz bulunuyor. Dilimizden tarihimize kadar birçok alanda ecdadımıza ve kültürümüze duyulan husumetin ürünü bir yaklaşımla hazırlanmış müfredatlar yeni yeni değişiyor. Medyadan sinemaya, bilim teknolojiden hukuka kadar pek çok alanda hala en etkin yerlerde ülkesine ve milletine yabancı kişilerin, ekiplerin, hiziplerin bulunduğunu biliyorum. Açıkça bu durumdan da büyük üzüntü duyuyorum” şeklinde ifade etti.İNSAN YETİŞTİRMEK İNANÇ GEREKTİRİR
“Dün hedefimiz belki sadece bir avuç inançlı, imanlı, birikimli nesil yetiştirmekti” “Bugün ise hem bulunduğumuz yer çok farklıdır hem de hedeflerimiz çok farklıdır. Elimizde böyle bir imkan varken hala pek çok yeri boş bırakıyor olmamız aklın ve vicdanın kabul edebileceği bir durum değildir. Bu konuda sivil toplum kuruluşlarına büyük görevler düşüyor. Çünkü insan yetiştirmek her şeyden önce inanç gerektirir, adanmışlık gerektirir, sabır gerektirir. Ağabeylerimizin ellerinin altında belki yeterli bina, araç gereç yoktu ama davalarına olan bağlılıkları hepsinin üstesinden gelmelerine yetiyordu. Onlar güçlerini inançlarından ve milletimizden alıyorlardı. Bugün her türlü imkan var. Tek eksiğimiz bunları hizmete dönüştürecek adanmış kadrolardır. Elbette bugün büyük fedakarlıklarla çalışan her yaştan arkadaşlarımız olduğunu biliyorum. Ama artık biz 80 milyon insanın tamamına ulaşmayı hedefleyen bir hareketiz. Bunun farkında olmalıyız. Bizi birçok şeyler yıldırmamalı, aldatmamalı. Umudunu bize bağlamış, gönlünü bize kilitlemiş yüz milyonlarca mazlumun sorumluluğunun üzerimizde olduğunu unutmamalıyız. Sınırlarımız 780 bin kilometrekare değildir. Bunu böyle bilmemiz lazım. Bundan sonra çalışmalarımızı bu anlayışla yürütmeliyiz. Bize verilenle yetinmek yerine, amacımızın gerektirdiği kadarını yaparak yolumuza devam etmeliyiz. Dünyanın hızla değiştiği bir dönemde başka türlü davranma şansımız yok.”EN SON 15 TEMMUZ'U BİRLİKTE YAŞADIK
Konuşmasında gençlere de seslenen Erdoğan, “Bayrak yarışında nöbeti sizler devralacaksınız. Doğruyla yanlışın, iyi ile kötünün, hak ile batılın mücadelesinde safını belirlemek her bir gencimizin kendi elindedir. Bizden önceki nesiller tek parti CHP’sinin zulmüne göğüs germişlerdir. Ardından 1960 darbesi bir silindir gibi geçti. 1970’li yılarda pek çok arkadaşımızı kaybettik. Biz 1980 darbesine maruz kalan neslin içindeydik. 28 Şubat zulmünü dinlemişsinizdir. En son 15 Temmuz’u birlikte yaşadık. Bugüne kadar milletimize yaptıkları her kötülük yanlarına kar kaldı sananlar, 15 Temmuz gecesi tarihi bir ders aldılar” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, siyasi iktidar olmakla sosyal ve kültürel iktidar olmanın birbirinden farklı olduğuna dikkat çekti. Erdoğan,“Biz 14 yıldır kesintisiz hamdolsun siyasi iktidarız ama hala sosyal ve kültürel iktidarımız konusunda sıkıntılarımız var. Elbette ümit verici gelişmeler yaşandı, yaşanıyor. İmam hatiplere olan ilginin artması, tüm okullarda Kur’an-ı Kerim, Osmanlıca gibi derslerin seçmeli okutulması başlı başına güzel şeyler. Bununla birlikte ülkemizin ihtiyacı, milletimizin talebi olan nesillerin yetiştirilmesi konusunda hala pek çok eksiğimiz bulunuyor. Dilimizden tarihimize kadar birçok alanda ecdadımıza ve kültürümüze duyulan husumetin ürünü bir yaklaşımla hazırlanmış müfredatlar yeni yeni değişiyor. Medyadan sinemaya, bilim teknolojiden hukuka kadar pek çok alanda hala en etkin yerlerde ülkesine ve milletine yabancı kişilerin, ekiplerin, hiziplerin bulunduğunu biliyorum. Açıkça bu durumdan da büyük üzüntü duyuyorum” şeklinde ifade etti.İNSAN YETİŞTİRMEK İNANÇ GEREKTİRİR
“Dün hedefimiz belki sadece bir avuç inançlı, imanlı, birikimli nesil yetiştirmekti” “Bugün ise hem bulunduğumuz yer çok farklıdır hem de hedeflerimiz çok farklıdır. Elimizde böyle bir imkan varken hala pek çok yeri boş bırakıyor olmamız aklın ve vicdanın kabul edebileceği bir durum değildir. Bu konuda sivil toplum kuruluşlarına büyük görevler düşüyor. Çünkü insan yetiştirmek her şeyden önce inanç gerektirir, adanmışlık gerektirir, sabır gerektirir. Ağabeylerimizin ellerinin altında belki yeterli bina, araç gereç yoktu ama davalarına olan bağlılıkları hepsinin üstesinden gelmelerine yetiyordu. Onlar güçlerini inançlarından ve milletimizden alıyorlardı. Bugün her türlü imkan var. Tek eksiğimiz bunları hizmete dönüştürecek adanmış kadrolardır. Elbette bugün büyük fedakarlıklarla çalışan her yaştan arkadaşlarımız olduğunu biliyorum. Ama artık biz 80 milyon insanın tamamına ulaşmayı hedefleyen bir hareketiz. Bunun farkında olmalıyız. Bizi birçok şeyler yıldırmamalı, aldatmamalı. Umudunu bize bağlamış, gönlünü bize kilitlemiş yüz milyonlarca mazlumun sorumluluğunun üzerimizde olduğunu unutmamalıyız. Sınırlarımız 780 bin kilometrekare değildir. Bunu böyle bilmemiz lazım. Bundan sonra çalışmalarımızı bu anlayışla yürütmeliyiz. Bize verilenle yetinmek yerine, amacımızın gerektirdiği kadarını yaparak yolumuza devam etmeliyiz. Dünyanın hızla değiştiği bir dönemde başka türlü davranma şansımız yok.”EN SON 15 TEMMUZ'U BİRLİKTE YAŞADIK
Konuşmasında gençlere de seslenen Erdoğan, “Bayrak yarışında nöbeti sizler devralacaksınız. Doğruyla yanlışın, iyi ile kötünün, hak ile batılın mücadelesinde safını belirlemek her bir gencimizin kendi elindedir. Bizden önceki nesiller tek parti CHP’sinin zulmüne göğüs germişlerdir. Ardından 1960 darbesi bir silindir gibi geçti. 1970’li yılarda pek çok arkadaşımızı kaybettik. Biz 1980 darbesine maruz kalan neslin içindeydik. 28 Şubat zulmünü dinlemişsinizdir. En son 15 Temmuz’u birlikte yaşadık. Bugüne kadar milletimize yaptıkları her kötülük yanlarına kar kaldı sananlar, 15 Temmuz gecesi tarihi bir ders aldılar” dedi.