Türkiye tarihindeki en önemli askeri müdahalelerden biri olan 12 Eylül 1980 Darbesi, Türkiye'nin siyasi ve sosyal yaşamında derin izler bırakan bir dönemin başlangıcını işaret eder. İşte bu darbenin temel bilgileri:
- Darbenin Arkaplanı: 1970'ler Türkiye için siyasi belirsizlik ve şiddetin hüküm sürdüğü bir dönemdi. Sağcı ve solcu gruplar arasındaki çatışmalar, hükümetlerin istikrarsızlığı ve ekonomik sorunlar ülkeyi sarmıştı.
- Askeri Müdahale: 12 Eylül 1980'de Türk Silahlı Kuvvetleri, kenan evren liderliğindeki bir askeri müdahale ile iktidarı devraldı. Halkın güvenliği ve düzenin yeniden tesis edilmesi gerekçesiyle gerçekleştiği ilan edildi.
- Anayasa ve Meclis Feshi: darbe sonrası askerler, Türkiye'nin anayasasını askıya aldı, siyasi partileri kapatıp meclisi feshetti. Ülkenin yönetimi askeri yönetim komutanlıklarına devredildi.
- İşkenceler ve Tutuklamalar: Darbenin ardından binlerce kişi gözaltına alındı, işkence gördü, hatta bazıları öldü. Solcu ve sağcı terör örgütlerine üyelik iddiasıyla on binlerce kişi tutuklandı.
- Yasaklar ve Sansürler: Medya büyük bir sansüre tabi tutuldu. Gazete ve dergilerin yayınları durduruldu, muhalif sesler susturuldu.
- Siyasi Yasaklar: Darbenin ardından birçok siyasetçi ve sendika lideri, yıllarca siyaset yapma yasağına tabi tutuldu.
- Anayasa Referandumu: 1982'de yeni bir anayasa kabul edildi ve 1982 Anayasası olarak bilinir. Bu anayasa hala yürürlükte ve birçok değişiklik geçirdi.
- 12 Eylül Yıldönümü: 12 Eylül, her yıl Türkiye'de birçok kesim için anma etkinlikleri ve tartışmaların odağı olur. Bazıları darbenin gerekliliğini savunurken, diğerleri ise darbenin insan haklarına ciddi zararlar verdiğini ve ülkeyi geriye götürdüğünü iddia eder.
- Uzun Süreli Etkiler: 12 Eylül Darbesi, Türkiye'nin siyasi ve toplumsal yapısını derinden etkiledi. Ülke uzun yıllar boyunca darbenin yarattığı etkilerle mücadele etti ve bu dönemin izleri hala hissedilmektedir.
- Araştırmalar ve İtiraf: Darbenin ardından yıllar sonra birçok yetkili ve askeri lider, darbenin hatalarını ve insan hakları ihlallerini kabul ettiler. Bu döneme ilişkin resmi özürler ve itiraflar yapıldı.
- Yargı Süreçleri: Darbenin ardından birçok askeri lider ve darbeye destek veren kişi mahkemelerde yargılandı. Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya gibi önemli isimler, yargılandılar ve suçlu bulundular. Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya'ya idam cezası verildi, ancak daha sonra cezalar ömür boyu hapis cezasına çevrildi. Bu davalardan birçoğu yıllarca sürdü ve hala bazıları devam ediyor.
- Toplumsal Hafıza ve Anıtlar: 12 eylül darbesi dönemine ait anıtlar, müzeler ve anma etkinlikleri, darbenin kurbanlarını anma ve toplumsal hafızayı canlı tutma amacıyla oluşturuldu. Bu yerler ve etkinlikler, darbenin mağdurlarını ve acılarını hatırlatmak için önemlidir.
- Demokratikleşme Süreci: Türkiye, 12 Eylül Darbesi'nin ardından demokratikleşme sürecine girdi. Sivil siyaset yeniden inşa edildi ve siyasi partiler kuruldu. Ancak, darbenin yarattığı etkiler hala hissedilmekte ve bu dönemin siyasi mirası sık sık tartışılmaktadır.
- Uluslararası Boyut: 12 Eylül Darbesi, uluslararası alanda da yankı buldu. Türkiye'nin NATO üyesi olarak stratejik konumu ve Soğuk Savaş dönemindeki rolü, darbenin uluslararası ilişkilere etkilerini de beraberinde getirdi.
- Tartışmalar ve İtiraflar: Türkiye'de darbe dönemi hala yoğun tartışmaların konusu olmaya devam ediyor. Bazıları darbenin gerekli olduğunu ve ülkeyi kaosun eşiğinden kurtardığını savunurken, diğerleri darbenin insan hakları ihlalleri ve demokrasiye darbe olduğunu iddia eder. Bu tartışmalar, Türkiye'nin siyasi ve toplumsal çalkantılarının bir parçası olarak kalır.
- Darbeciler Hakkında Dava: 12 Eylül 1980'de gerçekleşen askeri darbenin ardından, darbenin lideri olan Kenan Evren ve diğer darbeciler hakkında dava süreçleri başladı. Ancak darbeciler, darbe anayasasına ekledikleri "geçici 15. madde" ile ömür boyu dokunulmazlık kazandılar. Bu madde, darbecilerin yargılanmasını engellemek amacıyla konulmuştu.
- Anayasa Değişikliği ve Yargı Süreci: 12 Eylül 2010'da Türkiye'de yapılan bir referandumda, "Milli Güvenlik Konseyi üyelerinin yargılanamayacağına" dair geçici 15. madde anayasadan çıkarıldı. Bu değişiklik, darbecilerin yargılanmasının önünü açtı. Referandumdan sonra, Türkiye genelinde darbeciler ve darbeye destek verenler hakkında suç duyuruları yapıldı.
- Darbecilerin Yargılanması: Suç duyuruları sonucunda, dönemin Milli Güvenlik Konseyi üyeleri olan Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturma başlatıldı. İddianame, Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. Darbeci generaller, "Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın tamamını veya bir kısmını değiştirmeye veya ortadan kaldırmaya ve anayasa ile teşekkül etmiş olan Türkiye Büyük Millet Meclisi'ni ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasına engel olmaya cebren teşebbüs etmek" suçlamalarıyla yargılandı.
- Savunmalar ve Karar: Darbeci generaller, sağlık nedenleriyle mahkemeye katılamadılar ve video konferans aracılığıyla savunmalarını yaparak suçlamaları reddettiler. Mahkeme, Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya'yı suçlu buldu ve ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırdı. Mahkeme, daha sonra takdiri indirimle bu cezayı "müebbet hapse" çevirdi ve ayrıca generallerin rütbelerinin sökülmesine karar verdi.
- Dava Sonucu ve Ölümleri: Darbeci generallerin avukatları kararı temyiz etti, ancak dosya Yargıtay'dayken Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya hayatlarını kaybettiler. Yargıtay, sanıkların ölümleri nedeniyle davanın düşürülmesine karar verdi.
- Son Karar ve Kapanış: Yerel mahkeme, Yargıtay'ın düşürme kararını uygulayarak davanın kapanmasına karar verdi. Ayrıca darbeci generallerin mal varlıklarına el konulmaması ve rütbelerinin geri alınmamasına karar verildi.