Samsun’da yıllardır gazetecilik görevini sürdüren Zerrin Somuncu, 2019 yılından bu yana "Gazeteci" ünvanıyla çalıştığı Atakum Belediyesi’nde "Temizlik Görevlisi" olarak adeta sürgün edildi. Somuncu, "Gazetecilik sürgün edilemez!" diyerek başlattığı hak mücadelesinde destek çağrısı yaptı.
Samsun’da 10 yılı aşkın süredir gazetecilik yapan, T.C. Cumhurbaşkanlığı tarafından verilen basın kartı sahibi Gazeteci Zerrin Somuncu, 2019 yılından beri "Gazeteci" ünvanıyla görev yaptığı Basın Yayın Halkla İlişkiler Müdürlüğü’nden sürgün şoku yaşadı. 31 Mart 2024 seçimleri sonrasında değişen belediye yönetiminin gerekçe göstermeksizin "Başkan talimatı" diyerek aldığı kararla "Temizlik Görevlisi" olarak yeni görevine başlayan Somuncu, yaşadığı haksızlığı anlatarak destek istedi.
"İletişimler Sonuçsuz Kaldı"
Yaşadığı sürgünün büyük bir haksızlık olduğunu söyleyen Gazeteci Zerrin Somuncu, “Görevim tebliğ edildiğinde görev yerime gittim ve benimle Düğün Salonu Müdürü olarak tanıştırılan amirimden yeni görevlerimi 'Hep pırıl pırıl olmalı' uyarısıyla sözlü olarak aldım ve ardından yeni görevimi yapmaya başladım. Konunun haksızlığının farkında olan belediye bürokratlarının ve bağlı bulunduğum meslek örgütlerinin çabalarına rağmen, başkanlık makamı ile haksızlığın düzeltilmesi konusundaki günlerce süren olumlu iletişimler maalesef sonuçsuz kaldı. Ekibimizdeki fotoğrafçı arkadaşımız Fen İşleri Müdürlüğü’nde taş parke döşeme görevine, kameraman arkadaşımız da Temizlik İşleri Müdürlüğü’nde sokak süpürgeciliği görevine sürüldü. Her iki mesai arkadaşım da tıpkı benim gibi işlerini kaybetmemek için yeni görevlerine başladı. Görevlendirilmelerden önce ise ekibimizden üç kişinin de işine son verildi.” diye konuştu.
Sürgün Zihniyetinin Dimdik Karşısındayım
Skandal görevlendirmelerden önce 38 gün bir odada hiçbir görev verilmeksizin bekletildiklerini anlatan Somuncu, “Bu süreçteki tüm toplantı taleplerim sonuçsuz kaldı. ‘Öğleden sonra geleceğiz’, ‘Yarın geleceğiz’ denilerek toplantı süreci uzatıldı ve o toplantı hiç yapılmadı. Birim müdürümüzle birebir görüşmemiz engellendi. Suç isnat edildi ve ‘oturtulduğumuz’ odanın önünde ‘oturması’ için görevlendirilen iki personel tarafından gerek sözlü gerekse jest ve mimiklerle baskı yapıldı. Halka hizmet vermekle sorumlu kurumların yapısına ve işlevselliğine ağır zarar veren ‘sürgün zihniyeti’nin son icraatının dimdik karşısında duruyor, mücadelemde yanımda olmanızı diliyorum” ifadelerini kullandı.Zerrin Somuncu, hak mücadelesinde yalnız olmadığını ve bu adaletsizliğe karşı sesini duyurmaya kararlı olduğunu belirterek, destek çağrısında bulundu.BASIN AÇIKLAMASIZerrin Somuncu KİMDİR?Memleketim Samsun’da son 10 yılı aşkın süredir gazetecilik görevimi sürdürüyorum. Üniversiteyi bitirdikten sonra hemen Samsun’a dönüp mesleğime başladım. 2017 yılında, büyük bir gururla taşıdığım Cumhurbaşkanlığı tarafından verilen basın kartımı almaya hak kazandım. Yine büyük bir onurla Samsun Gazeteciler Cemiyeti ve Samsun 19 Mayıs Gazeteciler Cemiyeti üyesiyim. Mesleğimde binlerce haber, röportaj ve araştırmaya imza attım. Aynı zamanda televizyon ekranlarında kentin gündemini izleyiciye aktardım.31 Mart 2019 seçimlerinin ardından mesleğimi, Atakum Belediyesi’nde “Gazeteci” ünvanıyla “Haber Merkezi Sorumlusu” göreviyle sürdürdüm. Belediye-medya ve belediye-yurttaş arasındaki haber/bilgi köprüsü oldum. Ekibimizle ayda ortalama 40 haberi medyaya servis ederek belediye başkanının ve belediyenin faaliyetlerini kamuoyuna duyurduk.31 Mart 2024 seçimlerine kadar… Seçim sonrasında yapılan görevlendirmelerle, herhangi bir gerekçe göstermeksizin “Başkan talimatı” denilerek “Temizlik Görevlisi” olarak yeni görevime başladım. Görevlendirme yapılmadan önce ise mazbata alındığı günden itibaren 38 gün boyunca tarafıma herhangi bir görev verilmedi ve belediye hizmet binasının 6. katındaki “Haber Merkezi” ofisimizde “oturmamız” söylendi. Ekipten 4 arkadaşımla birlikte bize söyleneni yaparak belediye yönetiminin oluşturulmasını bekledik. Bu süreçteki tüm toplantı taleplerim sonuçsuz kaldı. “Öğleden sonra geleceğiz”, “Yarın geleceğiz” denilerek toplantı süreci uzatıldı ve o toplantı hiç yapılmadı. Birim müdürümüzle birebir görüşmemiz engellendi. Suç isnat edildi ve “oturtulduğumuz” odanın önünde “oturması” için görevlendirilen iki personel tarafından gerek sözlü gerekse jest ve mimiklerle baskı yapıldı. 14 Mayıs 2024 tarihinde, “Müdürlüğümüz Düğün Salonu biriminde temizlik görevlisi olarak görevlendirildiniz” yazılı görevlendirme tebliği Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü’nce tarafıma ulaştırıldı. Tebliği imzalayarak görev yerime gittim ve benimle Düğün Salonu Müdürü olarak tanıştırılan amirimden yeni görevlerimi “Hep pırıl pırıl olmalı” uyarısıyla sözlü olarak aldım ve ardından yeni görevimi yapmaya başladım. Ekibimizdeki fotoğrafçı arkadaşımız Fen İşleri Müdürlüğünde taş parke döşeme görevine, kameraman arkadaşımız da Temizlik İşleri Müdürlüğünde sokak süpürgeciliği görevine sürüldü. Her iki mesai arkadaşım da tıpkı benim gibi yeni görevlerine başladı. Görevlendirilmelerden önce ise ekibimizden üç kişinin de işine son verildi.Konunun haksızlığının farkında olan belediye bürokratlarının, bağlı bulunduğum meslek örgütlerinin ve meslek büyüklerimin çabalarına rağmen, başkanlık makamı ile haksızlığın düzeltilmesi konusundaki günlerce süren olumlu iletişimler maalesef sonuçsuz kaldı. 4 Mayıs Dünya Gazeteciler Günü’nde yayınladığı mesajında “Eşit, özgür ve demokratik ortamda mesleklerini icra edebildikleri, aydınlık ve refah bir gelecek için hep birlikte mücadele edeceğiz” ifadeleriyle günümüzü tebrik eden Atakum Belediye Başkanımız Serhat Türkel başta olmak üzere aydınlık bir gelecek için mücadele eden tüm meslektaşlarımı, meslek örgütlerini ve sendikaları, son 5 yıldır benim ellerimle yoğun bir emekle yazılan haberlerle Atakum Belediyesi’ni takip eden Atakumluları, mücadelemizde yanımızda olmaya çağırıyorum.Halka hizmet vermekle sorumlu kurumların yapısına ve işlevselliğine ağır zarar veren “sürgün zihniyeti”nin son icraatının dimdik karşısında duruyor, mücadelemde yanımda olmanızı diliyorum.