Güneşli Erdem Hastanesi’nden Psikiyatrist Uzm. Dr. Ferah Vedi, 30 Nisan Bipolar Günü kapsamında hastalığın belirtileri, nedenleri ve tedavi süreci hakkında önemli bilgiler verdi. Toplumda hala yeterince tanınmayan bipolar bozukluk, sadece bireyi değil ailesini ve sosyal çevresini de etkiliyor. Dr. Vedi, hastalığın iradeyle değil, biyolojik ve psikiyatrik temellere dayalı olduğunu vurgularken, erken teşhis ve düzenli tedaviyle hastalığın yönetilebileceğine dikkat çekti.
Toplumda yeterince bilinmeyen psikiyatrik rahatsızlıklardan biri olan bipolar bozukluk, her 50 kişiden birinde görülen ve kişinin ruh hali, enerjisi ile günlük işlevlerini doğrudan etkileyen ciddi bir hastalıktır. Manik ve depresif ataklarla kendini gösteren bipolar bozukluk, bireyin iş ve sosyal yaşamında ciddi sorunlara yol açabiliyor.
Güneşli Erdem Hastanesi Psikiyatristi Uzm. Dr. Ferah Vedi, 30 Nisan Bipolar Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, toplumda bu hastalığa dair farkındalığın artırılması gerektiğini belirtti. Dr. Vedi, “Bipolar bozukluk yalnızca ruh halindeki değişikliklerle sınırlı değildir; bireyin yaşam kalitesi, aile ilişkileri ve iş hayatı da bu süreçten etkilenir” dedi.
Manik ve depresif dönemler birbirinden farklı belirtiler gösteriyor
Bipolar bozukluk; aşırı enerjik, taşkın ve kendine güveni yüksek olunan manik ataklar ile yorgunluk, isteksizlik ve umutsuzlukla karakterize depresif dönemlerden oluşur. Uykusuzluk, düşünce hızlanması, riskli davranışlar ve ani kararlar manik dönemin öne çıkan belirtileri olurken; depresif ataklarda ise karamsarlık, enerji kaybı, iştah bozuklukları ve hatta intihar düşüncelerine kadar varan belirtiler görülebilir.
Genetik yatkınlık ve stres önemli faktörler
Dr. Ferah Vedi’ye göre bipolar bozukluğun kesin nedeni tam bilinmemekle birlikte, genetik yatkınlık, beyin kimyasındaki dengesizlikler ve çevresel stres faktörleri önemli rol oynuyor. Aile öyküsünde bu rahatsızlık bulunan kişilerde risk daha yüksek. Ayrıca, yoğun stres, travmatik olaylar ve madde kullanımı da hastalığı tetikleyebiliyor.
Tedavi mümkün, destek şart
Bipolar bozukluk doğru tedavi ve takip ile yönetilebilir bir hastalıktır. Duygudurum dengeleyiciler, antipsikotik ilaçlar ve gerektiğinde antidepresanlarla hastalığın kontrol altına alınabildiğini belirten Dr. Vedi, tedavinin akut dönem ve idame olmak üzere iki aşamadan oluştuğunu vurguluyor. Ayrıca psikoterapi, stres yönetimi, düzenli uyku ve sağlıklı yaşam alışkanlıkları tedavinin tamamlayıcı unsurları arasında yer alıyor.
Toplumsal destek iyileşmeyi kolaylaştırıyor
Bipolar bozukluğa sahip bireylerin, sosyal çevrelerinden anlayış ve destek görmesi tedavi sürecini olumlu yönde etkiliyor. Ancak toplumda hâlâ bu hastalıkla ilgili yanlış bilgiler ve önyargılar mevcut. Uzm. Dr. Ferah Vedi, bipolar bozukluğun kişinin iradesine bağlı olmadığını ve biyolojik temellere dayandığını belirterek, toplumun bilinçlenmesinin hayati önem taşıdığını söylüyor.
30 Nisan Bipolar Günü farkındalık için bir fırsat
Her yıl 30 Nisan’da kutlanan Bipolar Günü, hastalıkla ilgili doğru bilgilere ulaşmak ve farkındalık oluşturmak açısından büyük önem taşıyor. Ruh sağlığı uzmanları, erken tanının ve tedavinin hem birey hem de toplum açısından büyük kazanımlar sağladığını belirtiyor. Unutulmamalıdır ki; bilgi, farkındalık ve destek, bipolar bozuklukla mücadelede en güçlü üç silah olarak öne çıkıyor.