Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) 38. Olağan Kurultayı'nda "İkinci Yüzyılda Birlik ve Demokrasi" sloganıyla düzenlenen genel başkanlık seçimlerinde, "değişimciler" grubunun adayı olan Özgür Özel, ikinci turda 812 oy alarak CHP'nin yeni genel başkanı seçildi. Bu seçim sonucuyla birlikte, Kemal Kılıçdaroğlu 13 yıldır yürüttüğü
CHP genel başkanlığına veda etti. İlk turda
Özgür Özel 682 oy alırken, Kemal Kılıçdaroğlu 664 oy aldı. Seçimde 18 oy geçersiz, 2 oy boş çıktı. Genel başkan seçilmek için gerekli olan 1366 delegenin salt çoğunluğunu alan hiçbir aday olmadığı için seçim ikinci tura kaldı. İkinci turda Özgür Özel, sayısal destek ve moral üstünlüğü ile 130 oy daha alarak toplamda 812 oy elde ederek CHP'nin yeni genel başkanı oldu. Kemal Kılıçdaroğlu'nun oy sayısı ise 536'ya geriledi. Bu sonuç, ilk turda Kılıçdaroğlu'na oy veren 130'a yakın delegenin ikinci turda Özgür Özel'e oy verdiğini gösteriyor.
Özgür Özel Kimdir?
Özgür Özel, 21 Eylül 1974'te Manisa'da doğdu. İlköğrenimini Manisa'da tamamladıktan sonra İzmir'de Bornova Anadolu Lisesi Almanca Bölümü'nde ve Manisa Lisesi'nde orta ve lise öğrenimini tamamladı. Ege Üniversitesi Eczacılık Fakültesi'nden mezun olduktan sonra 1999'da serbest eczacılığa başladı. 2011 yılına kadar serbest eczacılık mesleğini sürdürdü. Manisa Eczacı Odası'nda Genel Sekreterlik ve Oda Başkanlığı gibi görevlerde bulundu. Aynı dönemde Manisa Akademik Odalar Birliği Dönem Sözcülüğü ve Başkanlığı görevlerini üstlendi. Özel, sosyal ve çevre projeleri ile ödüller aldı.Siyasi kariyerine 2009 yerel seçimlerinde
CHP Manisa Belediye Başkan adayı olarak başlayan Özel, 2011 yılında yapılan milletvekili seçimlerinde CHP Manisa milletvekili olarak seçildi. 25. - 28. dönemlerde Manisa Milletvekili olarak Mecliste görev yaptı ve çeşitli komisyonlarda çalıştı. Ayrıca, CHP Genel Başkanlığı'na adaylığını açıklayarak 2023 yılında gerçekleşen 38. Olağan Kurultay'da genel başkan seçildi.Özgür Özel, Soma Maden Katliamı sonrası maden ocaklarının incelenmesi için bir meclis komisyonunun kurulmasını teklif etmiş ve bu önerge Soma Maden Katliamı'nın ardından gündeme alınarak ülke gündeminde uzun süre tartışılmıştır.
