Her hafta Müslümanları bir araya getiren, günahlardan arınma ve dua etme günü olan cuma günleri, İslam dünyasında ayrı bir yere sahiptir. Peki, bu cuma gününün anlamı nedir ve hangi dualar okunmalı? Diyanet İşleri Başkanlığı, 15 Ekim 2024 Cuma gününe özel hutbeyi yayınladı. Bugünkü hutbenin ana konusu “Âdâb ve Erkânıyla Cuma Namazı” oldu.
Cuma Gününün Anlamı Nedir?
Cuma, Müslümanların haftalık bayramı olarak kabul edilen, hem ibadet hem de toplumsal dayanışma günüdür. Bu özel günde, Müslümanlar camilerde saf tutar, günahlarından arınma dileğinde bulunur ve birbirleriyle dayanışma içinde olur. Cuma, aynı zamanda müminlerin dünya işlerinden sıyrılarak huzur bulduğu, Allah’a yakınlaşma fırsatı bulduğu bir gün olarak da tanımlanır. Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed (s.a.s.), bu günü "güneşin üzerine doğduğu en hayırlı gün" olarak nitelendirmiştir.
Bugünün Cuma Hutbesi: Âdâb ve Erkânıyla Cuma Namazı
Diyanet’in bugün yayınladığı hutbede, cuma namazının İslam’daki yeri ve önemi, ibadet sırasında uyulması gereken adab-ı muaşeret kuralları ele alınıyor. Hutbede, her müminin cuma günü dünyevi işlerini bir kenara bırakıp, abdest alarak, temiz giysiler giyip ve güzel kokular sürerek camiye gelmesi gerektiği vurgulanıyor. Hutbede şöyle deniyor: "Bugün, Rabbimizin huzuruna durduğumuz, Allah’a el açıp yalvardığımız, günahlarımıza af dilediğimiz mübarek bir gündür." Ayrıca hutbede, imam hutbe okurken müminlerin sessiz kalması, cep telefonlarıyla ilgilenmemesi gerektiği, hutbenin Cuma namazının şartlarından biri olduğu hatırlatılıyor.
Cuma Günü Okunacak DualarCuma günlerinde özellikle
el-İhlas, el-Felak ve en-Nas sureleri okunması tavsiye edilir. Ayrıca, Peygamber Efendimiz’in cuma günü sıkça yaptığı şu dua da edilebilir:
“Allahümme innî es’elüke hayra mâ saleuke minhu nebiyyüke Muhammed (s.a.s.) ve eûzü bike min şerri mestea'zeke minhu nebiyyüke Muhammed (s.a.s.)”
Bu dua, kişinin hem dünya hem de ahirette iyilikler dilemesini ve kötülüklerden korunmasını içerir.
DİYANETİN YAYIMLADIĞI CUMA HUTBESİ TAM OLARAK ŞU ŞEKİLDE
Cuma Namazı: Birlik ve Beraberliğin SembolüHutbenin sonunda Diyanet, cuma namazının toplumdaki dayanışma ruhunu güçlendirdiğini belirtiyor ve şu ayeti hatırlatıyor: “Ey iman edenler! Cuma günü namaza çağrıldığınızda Allah’ı zikretmeye koşun ve alışverişi bırakın. Eğer bilirseniz, bu sizin için daha hayırlıdır.” Peygamber Efendimiz’in, "Kim önemsemediğinden dolayı Cuma namazını üç defa terk ederse, kalbi mühürlenir” hadisine de yer vererek cuma namazının önemine dikkat çekiliyor.Bu cuma günü, Müslümanlar için sadece ibadet değil, toplumsal bir araya geliş, birlik ve beraberlik içinde olma günüdür. Müminler, camilerde saf tutarak hem Rabbine yakınlaşır hem de kardeşlik bağlarını güçlendirir.
ÂDÂB VE ERKÂNIYLA CUMA NAMAZIAllah’ın emrine icabet edip mübarek Cuma gününde camilerimizde omuz omuza saf tutan aziz kardeşlerim! Cumamız mübarek olsun. Allah’ın selamı, rahmeti ve bereketi üzerimize olsun.
Muhterem Müslümanlar!Bugün Cuma. Güneşin üzerine doğduğu en hayırlı gün.[1] Bugün, Rabbimizin huzuruna durduğumuz, hep birlikte Allah’a el açıp yalvardığımız, günahlarımıza af ve mağfiret dilediğimiz mübarek bir gündür. Bugün, birlik ve beraberliğimizi pekiştirdiğimiz; acı ve hüzünlerimizi, sevinç ve mutluluklarımızı paylaştığımız haftalık bayram günümüzdür. Gönlümüzü dünyevî kaygılardan arındırıp huzur ve sükûnete erdirdiğimiz diriliş günümüzdür.
Aziz Müminler!Cuma günü Müslümanların yerine getirmesi gereken sorumluluklar vardır. Bunlardan birisi de, Cuma namazını eda etmektir. Cuma namazı, Yüce Rabbimizin Kur’an-ı Kerim’de kendisine özel bir yer ayırdığı müstesna bir ibadettir. Cuma günü; vaaz, hutbe ve namazıyla bizleri hata ve günahlardan arındırır, iyiye ve hayra yönlendirir; ilim, irfan ve hikmetle donatır, toplumsal hayatımızı ayakta tutan değerlerle buluşturur. Bu kutlu vakitten istifade etmek isteyen her bir mümin, dünyevî meşgalelerini bırakıp Cenâb-ı Hakk’ın davetine icabet etmelidir. Abdestini güzelce almalı, temiz ve namaz kılmaya uygun kıyafetlerini giymeli, üzerine güzel kokular sürerek erkenden camiye gelmelidir. Camiye vardığında ise Allah’ın misafiri olarak cami âdâbına riayet etmeli; okunan ayetleri, verilen vaazları ve yapılan nasihatleri huşû içinde dinlemelidir.
Kıymetli Müslümanlar!Cuma günü Müslümanların yerine getirmesi gereken diğer bir sorumluluk ise Cuma hutbesini dinlemektir. Hutbe, ümmet-i Muhammed’e nebevî bir sesleniştir, Yüce Rabbimizin emir ve yasaklarını hatırlatmadır. İnsanlığı Allah’ın yoluna, İslam’ın aydınlığına ve Sevgili Peygamberimiz (s.a.s)’in güzel ahlakına davettir. Hutbe, Cuma namazının şartıdır. Hutbe okunmadan Cuma namazı olmaz. Hutbeyi namazdaymış gibi dinlemek gerekir. Dolayısıyla hutbe esnasında konuşulmaz. Selam alınıp verilmez. Cep telefonuyla meşgul olunmaz. Nitekim Allah Resûlü (s.a.s), Cuma namazında imam hutbe okurken konuşan birisine ‘sus!’ bile demeyecek kadar hassasiyetle hutbeyi dinlemeyi bizlere tavsiye etmektedir.[2]
Değerli Müminler!Hutbeme başlarken okuduğum ayet-i kerimede Yüce Rabbimiz şöyle buyurmaktadır: “Ey iman edenler! Cuma günü namaza çağrıldığınızda Allah’ı zikretmeye koşun ve alışverişi bırakın. Eğer bilirseniz, bu sizin için daha hayırlıdır.”[3] Öyleyse dinen meşru bir gerekçe olmadıkça Allah’a teslimiyetimizin göstergesi, birlik ve beraberliğimizin nişanesi olan Cuma namazını asla ihmal etmeyelim. Güzel söz ve tatlı dille çocuklarımızı, gençlerimizi namaza ve camiye alıştıralım. Onlara sevgi ve şefkatle muamele edelim. İş, çalışma, ders ve sınav saatlerini Cuma namazına göre planlayalım. Unutmayalım ki, Cuma namazı Allah’ın farz kıldığı bir ibadettir. Hangi gerekçeyle olursa olsun inananları bu müstesna ibadetten mahrum bırakmak, inançlarının gereğiyle işleri arasında tercihe zorlamak, büyük bir günah, ağır bir vebaldir.Hutbemi Peygamber Efendimiz (s.a.s)’in şu uyarısıyla bitiriyorum: “Kim, önemsemediğinden dolayı Cuma namazını üç defa terk ederse kalbi mühürlenir.”[4][1] Müslim, Cum’a, 18.[2] Müslim, Cum’a, 11.[3] Cuma, 62/9.[4] İbn Mâce, İkâmet, 93.Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü