Bugün Cuma Hutbesi, İslam dininin haram kıldığı, toplumsal ve bireysel hayatı olumsuz etkileyen kumar üzerine yoğunlaştı.
Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından hazırlanan hutbe, kumarın zararlı etkilerini, haram oluşunun dini dayanaklarını ve toplumsal huzura yönelik tehditlerini ele alıyor.
Kumar: Haksız Kazancın Adı
Cuma hutbesinde vurgulanan en önemli nokta, kumarın bir kazanç yolu olmadığı, aksine bireylerin akıl, ruh sağlığını ve toplumsal huzuru yok eden bir alışkanlık olduğudur. İslam’a göre kumar, sevgi ve kardeşlik bağlarını zayıflatan, insanlar arasında düşmanlık ve kin duygularını artıran haram bir fiildir. Bu bağlamda, kumar sadece bireyi değil, aile yapısını ve toplumsal düzeni de tehdit eder.Hutbede,
Mâide Sûresi’nin 90. ayeti hatırlatılarak kumarın yasaklanmasının ilahi bir emir olduğu ifade edildi:
"Ey iman edenler! İçki, kumar, dikili taşlar ve fal okları ancak şeytan işi birer pisliktir. Bunlardan kaçının ki kurtuluşa eresiniz." (Mâide, 90)
Günümüz Kumarı: Dijital Tuzağa Dikkat!
Cuma hutbesinde, kumarın günümüzde yalnızca masa başında değil, dijital ortamlarda da yayıldığına dikkat çekildi. Sosyal medya fenomenlerinin yayınları, mobil cihazlar aracılığıyla oynanan çevrimiçi bahis oyunları ve e-sporlar gibi alanlar üzerinden pek çok gencin kumar bataklığına sürüklendiği vurgulandı. Özellikle
şans oyunları,
piyangolar,
bahis gibi haksız kazanç sağlayan her tür oyun kumar kategorisine dahil edilerek haram sayıldı.
Hutbede şu uyarılara yer verildi:- Şans oyunları, kazı kazan, loto, iddia gibi oyunlar kumarın modern versiyonlarıdır ve haramdır.
- Dijital mecralarda yayılan kumar alışkanlığı, sadece yetişkinleri değil, gençleri ve çocukları da tehdit etmektedir.
- Küçük yaşlardan itibaren bu tür zararlı alışkanlıklardan korunmanın yollarını öğretmek ebeveynlerin en önemli sorumluluklarından biridir.
Toplum ve Birey Üzerindeki Etkileri
Hutbede, kumarın hem maddi hem de manevi bir tükeniş olduğunun altı çizildi. Kumar oynayan kişi, kazandığında başkasının hakkını alırken, kaybettiğinde kendi varlığından feragat eder. Bu durum zamanla dolandırıcılık, yalan, içki bağımlılığı gibi başka büyük günahları da beraberinde getirir.Hutbe, aile içinde huzuru koruma ve gençleri zararlı ortamlardan uzak tutma konularına da değindi. Gençlerle sağlıklı bir iletişim kurmak, onların iyi arkadaşlıklar ve güvenli ortamlar içinde büyümesini sağlamak, bağımlılıklardan korunmada en etkili yöntem olarak gösterildi.
Dini, Vicdani ve Toplumsal Sorumluluk
Kumarın sadece bireysel bir sorun olmadığı, toplumsal huzur ve adaleti de tehdit ettiği hutbede sıkça vurgulandı. Özellikle dijital platformlar ve medya aracılığıyla kumar reklamlarının özendirici şekilde sunulması, dini ve vicdani sorumluluk çerçevesinde engellenmesi gereken bir durum olarak ifade edildi.
Peygamberimizin (s.a.s) bir hadisine de yer verildi:"Hiç kimse elinin emeğiyle kazandığından daha hayırlı bir rızık asla yememiştir."Hutbenin Mesajı: Helal Rızkın Önemi
Hutbe, İslam dinine göre helal rızkın önemini vurgulayarak sona erdi. Kazanç yollarında helal-haram ayrımını bilmek ve buna uygun hareket etmek, bireylerin inançlarına olan sadakatlerini gösterir. Faiz, kumar gibi yollarla elde edilen kazançların hayır işleri için kullanılamayacağı ve ibadetlere dahil edilemeyeceği açıkça belirtildi.
Toplumsal Bilincin Artırılması Çağrısı
Hutbe, sadece dinleyenleri değil, dinleyenlerin aileleri ve çevreleriyle de paylaşılması gerektiğini hatırlatarak, toplumda bu konuda bilinç oluşturulmasını teşvik etti.
Cuma hutbesinin mesajı açıktır: Kumar, bireyi ve toplumu maddi ve manevi olarak yok eden bir alışkanlıktır. Bu bela ile mücadele, dinimizin emri, toplumumuzun huzuru ve bireysel sorumluluğumuzdur.Diyanet tarafından hazırlanan Cuma Hutbesinin tamamı:
MADDİ VE MANEVİ TÜKENİŞ: KUMARMuhterem Müslümanlar!Yüce dinimiz İslam’ın şiddetle yasakladığı haramlardan biri de kumardır. Kumar; birisinin kazanıp diğerinin kaybetmesi esasına dayalı haksız bir kazançtır. Kumar; sevgi ve kardeşlik duygularını yok eden; kin, nefret, düşmanlık ve intikam duygularını körükleyen zararlı bir alışkanlıktır. Kişinin akıl ve ruh sağlığını bozan, aile huzurunu yok eden, kazanma hırsıyla bencil ve menfaatçi insanlar yetiştiren bir hastalıktır. Aziz Müminler! Yüce Rabbimiz, Mâide sûresinin doksanıncı ayetinde kumarın haram olduğunu şöyle haber vermektedir: “Ey iman edenler! İçki, kumar, dikili taşlar ve fal okları ancak şeytan işi birer pisliktir. Bunlardan kaçının ki kurtuluşa eresiniz.”1 Cenâb-ı Hak, bu ayetin hemen ardından kumarın haram kılınmasının sebeplerinden birisini de şöyle ifade etmektedir: “Şeytan, içki ve kumarla, aranıza düşmanlık ve kin sokmak; sizi Allah’ı anmaktan ve namazdan alıkoymak ister. Artık vazgeçtiniz değil mi?”2 Değerli Müslümanlar! İsmi ne olursa olsun, gerçek hayatta ya da dijital mecralarda oynansın, yasal olsun olmasın, kumarın her çeşidi haramdır. Zira her yasal olan, helal değildir. Dolayısıyla masa başında veya sanal ortamlarda oynanan; kazananın kaybedenlerden haksız kazanç elde ettiği oyunların tamamı kumardır, haramdır. At yarışlarında oynanan ganyan, kumardır, haramdır. Hayvanların dövüştürülmesi gibi vahşete dayanan her türlü oyun ve bu oyun üzerinden elde edilen kazanç, kumardır, haramdır. Bütün şans oyunları, yılbaşı, özel gün ve haftalar vesilesiyle çekilen piyango, kazı kazan ve şans topu gibi oyunlar kumardır, haramdır. Dijital mecralarda oynanan bütün bahis oyunları; toto, loto, iddia gibi dinen meşru olmayan oyunların hepsi kumardır, haramdır. Kıymetli Müminler! İslam dinine göre asıl olan, rızkımızı helal yollardan kazanmaktır. Bu sebeple, faiz, kumar ve benzeri haram yollardan elde edilen parayla sevap beklenerek hayır hasenat yapılamaz. Cami ve mescit inşa edilemez; hac, zekât ve kurban gibi mali ibadetler yerine getirilemez. Maalesef, bugün, internet ortamında türlü hilelerle ve bazı sosyal medya fenomenlerinin yayınlarıyla nice insanımız kumar tuzağına çekilmektedir. Mobil cihazlar, çevrimiçi oyunlar ve e-sporlar aracılığıyla nice gencimiz sanal kumar bataklığına itilmektedir. Televizyonlarda, gazetelerde, hatta en basit internet oyunlarında dahi kumar reklamları verilerek küçücük yavrularımız bile bu kötülüğe özendirilmektedir. Hâlbuki mahremiyet sınırlarını ihlal eden, haramların yaygınlaşmasına sebep olan, dijital platformlar ve farklı ortamlarda kumar oynamayı özendiren bu reklamların engellenmesi; dinî, vicdanî ve insanî bir sorumluluktur. Aziz Müslümanlar! Kumar, hem oynatan hem de oynayan için maddi ve manevi bir tükeniştir. Kişi, kumarda kazanınca başkasını, kaybedince kendini zarara uğratmaktadır. Bütün bağımlılıklarda olduğu gibi kumardan korunmanın en etkili yolu ise ona hiç başlamamak, kumar oynayan ve oynatan insanlarla bir arada olmamaktır. Öyleyse, nice ocaklar söndüren, nice yuvalar dağıtan, nice felaketlere sebep olan kumar belasından uzak duralım. Gençlerimizi ve çocuklarımızı her türlü bağımlılıktan korumak için; onlarla sevgi, muhabbet ve güven temeline dayalı bir ilişki kuralım. Onların iyi arkadaşlarla ve iyi ortamlarda yetişmeleri için gayret gösterelim. Kumarın; içki, yalan, dolandırıcılık ve cinayet gibi büyük günahlara sebebiyet verdiğini asla unutmayalım. Değerli Müminler! Hutbenin önemli özelliklerinden biri de, hutbeyi dinlemek, anlatılan bilgileri cami dışındaki insanlarla da paylaşmaktır. Bu bilgileri ailemizle, akrabalarımızla, komşularımızla ve çevremizle paylaşmak, toplumsal huzurumuza katkı sağlayacaktır. Hutbemi Sevgili Peygamberimiz (s.a.s)’in şu hadisiyle bitiriyorum: “Hiç kimse elinin emeğiyle kazandığından daha hayırlı bir rızık asla yememiştir...”
Kaynak: KapsamHaber