Ege Bölgesi’nin en bereketli topraklarından biri olarak bilinen Gediz Ovası’nda, bu yıl çiftçiler kötü bir hasat dönemi geçiriyor. Yaz mevsiminin başında yaşanan aşırı sıcaklar ve kuraklık, ardından gelen ani ve şiddetli yağışlar ve dolu nedeniyle ürünlerde önemli ölçüde verim kaybı yaşandı. Salihli’de üretilen domates, kavun, karpuz, biber ve patlıcan gibi birçok ürün, tarlada kalmak zorunda kaldı. Çiftçiler, ürünlerinin değerini bulamaması ve yüksek maliyetler nedeniyle toplayacak durumda bile olamadı.Ekonomik Zorluklar ve Üretici Sorunları
Salihli’de tarımsal gelir, toplam gelirin yüzde 60’ını oluşturuyor. Bu yıl, çiftçiler ürünlerinin masraflarını karşılayamıyor ve bu durum, pek çok ürünü tarlada bırakmalarına yol açıyor. Salihli Ticaret ve Sanayi Odası (TSO), durumu endişeyle takip eden başlıca kurumlardan biri olarak öne çıkıyor. Salihli TSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Yüksel, Salihli Ziraat Odası Başkanı Cem Yalvaç ile birlikte yaptıkları değerlendirmelerde, bu yıl çekirdeksiz kuru üzüm üretiminin 190 bin ton civarında kalmasının beklendiğini ifade etti. Yüksel, “Geçmiş yıllarda verimin iyi olduğu dönemlerde 300 bin - 350 bin ton arasında üzüm üretimi yapılırken, bu yıl hem verim hem de kalite düşüklüğü nedeniyle üretim beklenenin altında kalacak” dedi.Çiftçiler, Gübre ve İşçilik Ücretleri ile Baş Edemiyor
Salihli Ziraat Odası Başkanı Cem Yalvaç, afet zararlarını belirlemek amacıyla 10 köyde ve 35 bağda detaylı incelemeler yaptıklarını açıkladı. Yalvaç, gübre, ilaç ve mazot gibi tarımsal girdilerdeki maliyet artışlarının ve yüksek işçilik ücretlerinin, çiftçilerin bu yıl en mutsuz yıllarından birini yaşamasına neden olduğunu belirtti. Özellikle, domates, karpuz, kavun, patlıcan ve kapya biber gibi ürünler, toplanmadan tarlalarda bırakıldı. Yalvaç, “Artan maliyetler ve işçilik ücretleri nedeniyle çiftçiler ürünlerini toplamakta zorlanıyor. Bu durum, hem verimliliği hem de ekonomik durumu olumsuz etkiliyor” şeklinde konuştu.Gelecek İçin Çözüm Önerileri
Salihli’nin verimli topraklarında bu yıl yaşanan olumsuzlukların ardından, çiftçilerin üretimden soğumaması ve tarımda sürdürülebilirliğin sağlanabilmesi için bir dizi önlem önerildi. Salihli TSO Başkanı İbrahim Yüksel, planlı tarıma geçilmesi gerektiğini ve her bölge için ürün planlamasının sıkı bir şekilde denetlenmesi gerektiğini vurguladı. Ayrıca, Salihli Organize Sanayi Bölgesi’ndeki fabrikaların üreticilerle yaptıkları sözleşmelerde yaptırım eksikliklerinin giderilmesi gerektiğini ifade etti. Yüksel, zeytinyağında bu yıl iyi bir verim beklendiğini, bu nedenle ihracat kısıtlamalarının kaldırılmasının olumlu etkiler yaratacağını belirtti. Ayrıca, salçada zaman zaman uygulanan ihracat kısıtlamalarının, ihracatçıların müşteri kaybetmesine neden olduğunu ve bu müşterilerin yeniden kazanılmasının uzun zaman alacağını da sözlerine ekledi. Yüksel, doğal afetlerden zarar gören çiftçilerin kamu borçlarının faizsiz olarak ertelenmesini talep etti.
Salihli’de tarımsal gelir, toplam gelirin yüzde 60’ını oluşturuyor. Bu yıl, çiftçiler ürünlerinin masraflarını karşılayamıyor ve bu durum, pek çok ürünü tarlada bırakmalarına yol açıyor. Salihli Ticaret ve Sanayi Odası (TSO), durumu endişeyle takip eden başlıca kurumlardan biri olarak öne çıkıyor. Salihli TSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Yüksel, Salihli Ziraat Odası Başkanı Cem Yalvaç ile birlikte yaptıkları değerlendirmelerde, bu yıl çekirdeksiz kuru üzüm üretiminin 190 bin ton civarında kalmasının beklendiğini ifade etti. Yüksel, “Geçmiş yıllarda verimin iyi olduğu dönemlerde 300 bin - 350 bin ton arasında üzüm üretimi yapılırken, bu yıl hem verim hem de kalite düşüklüğü nedeniyle üretim beklenenin altında kalacak” dedi.Çiftçiler, Gübre ve İşçilik Ücretleri ile Baş Edemiyor
Salihli Ziraat Odası Başkanı Cem Yalvaç, afet zararlarını belirlemek amacıyla 10 köyde ve 35 bağda detaylı incelemeler yaptıklarını açıkladı. Yalvaç, gübre, ilaç ve mazot gibi tarımsal girdilerdeki maliyet artışlarının ve yüksek işçilik ücretlerinin, çiftçilerin bu yıl en mutsuz yıllarından birini yaşamasına neden olduğunu belirtti. Özellikle, domates, karpuz, kavun, patlıcan ve kapya biber gibi ürünler, toplanmadan tarlalarda bırakıldı. Yalvaç, “Artan maliyetler ve işçilik ücretleri nedeniyle çiftçiler ürünlerini toplamakta zorlanıyor. Bu durum, hem verimliliği hem de ekonomik durumu olumsuz etkiliyor” şeklinde konuştu.Gelecek İçin Çözüm Önerileri
Salihli’nin verimli topraklarında bu yıl yaşanan olumsuzlukların ardından, çiftçilerin üretimden soğumaması ve tarımda sürdürülebilirliğin sağlanabilmesi için bir dizi önlem önerildi. Salihli TSO Başkanı İbrahim Yüksel, planlı tarıma geçilmesi gerektiğini ve her bölge için ürün planlamasının sıkı bir şekilde denetlenmesi gerektiğini vurguladı. Ayrıca, Salihli Organize Sanayi Bölgesi’ndeki fabrikaların üreticilerle yaptıkları sözleşmelerde yaptırım eksikliklerinin giderilmesi gerektiğini ifade etti. Yüksel, zeytinyağında bu yıl iyi bir verim beklendiğini, bu nedenle ihracat kısıtlamalarının kaldırılmasının olumlu etkiler yaratacağını belirtti. Ayrıca, salçada zaman zaman uygulanan ihracat kısıtlamalarının, ihracatçıların müşteri kaybetmesine neden olduğunu ve bu müşterilerin yeniden kazanılmasının uzun zaman alacağını da sözlerine ekledi. Yüksel, doğal afetlerden zarar gören çiftçilerin kamu borçlarının faizsiz olarak ertelenmesini talep etti.