İran'ın İsrail’e yönelik füze saldırısının ardından, İsrail’in vereceği karşılık üzerine tartışmalar alevleniyor. Analistler, İsrail’in bu saldırılara sert bir yanıt verme olasılığını değerlendirirken, nükleer tesislerin hedef alınması durumunda yaşanabilecek felaket senaryolarına dikkat çekiyor. Gazeteci-yazar Özgür Gürbüz, olası senaryoları ve bölgesel etkileri CGTN Türk’e değerlendirdi.
"Bu Tam Bir Çılgınlık Olur"
Gürbüz, nükleer tesislere yönelik saldırıların korkunç sonuçlara yol açabileceğini belirterek, “Zaporijya Nükleer Santrali savaşın ortasında kaldı, hedef alındı. Ukrayna’da yaşananlar bize bu konuda ciddi uyarılar veriyor. İsrail, İran’daki nükleer tesisleri hedef alırsa, bu yalnızca İran’ı değil, tüm Körfez ülkelerini ve Orta Doğu’yu etkiler. Radyasyon rüzgarlarla geniş alanlara yayılabilir ve bu, Çernobil ile Fukişima’daki felaketlerden daha büyük bir yıkıma neden olabilir” dedi. Gürbüz, bu tür bir saldırının insanlık için çok ciddi sonuçlar doğuracağını ifade etti."İsrail’in Verdiği Yanıt Orantısız Olabilir"
Gürbüz, İsrail’in genelde orantısız güç kullanma eğiliminde olduğunu vurgulayarak, “Geçmiş çatışmalara baktığımızda, İsrail’in verdiği karşılıklar genelde aşırı ve orantısız oluyor. Eğer nükleer tesisler hedef alınırsa, bu çatışmalar çok daha korkunç bir hal alabilir” dedi. Nükleer tesislere yapılacak saldırının Körfez ülkeleri ve Arap Yarımadası üzerinde ciddi bölgesel etkiler yaratacağını belirten Gürbüz, özellikle nükleer reaktörlerin hedef alınmasının tüm bölgeyi kapsayan bir radyasyon tehlikesi yaratacağını söyledi."Nükleer Reaktörü Hedef Almak Çernobil ve Fukişima Demektir"
Özgür Gürbüz, bu tür bir saldırının Türkiye’yi de etkileyebileceğine dikkat çekerek, “Eğer İsrail nükleer reaktörü vurursa, bu Çernobil ve Fukişima felaketleri gibi etkiler yaratır ve sınır ötesi sonuçları olur. Türkiye, İsrail ve çevre ülkeler de radyasyon riski altına girer. Körfez ülkeleri ve Arap Yarımadası’nın da tepki göstereceği, ciddi sonuçları olan bir olay olur” ifadelerini kullandı.Gürbüz, İran’ın uranyum zenginleştirme tesislerinin de hedef alınabileceğini ancak bu tür bir saldırının sınırlı bir bölgede kalabileceğini belirtti. “Tesisler yeraltında olabilir, fakat eğer yeraltı su kaynaklarıyla temas ederse, sonuçlar çok daha yıkıcı olabilir. Hem iki tarafın hem de uluslararası toplumun, bu tür tehlikeli adımlardan kaçınması gerekiyor” dedi.Bu değerlendirmeler ışığında Gürbüz, bölgedeki liderleri ve dünya kamuoyunu sağduyulu olmaya ve nükleer tesislerin hedef alınmasını önlemek için çaba göstermeye davet etti. “Bu tür hamleler, bölgede barışın sağlanmasını değil, felaketleri getirir. Tarafların daha sağduyulu davranarak, çatışmayı daha büyük bir tehlikeye dönüştürmeden diplomatik çözümler bulmasını umut ediyorum” diyerek sözlerini tamamladı.