Kültür varlıkları, insan zekâsı, aklı ve idrâkiyle meydana getirilen eserler olduğunu söyleyen Yazar Halistin Kukul, "Ekserisi, târihî hüviyete sâhiptir. Dolayısiyle, hem estetik, hem sosyolojik ve hem de târih, onlarda bir ifade ve bir değer bulur. Bu bakımlardan himâyeye, korunmaya ve değerlendirilmeye tâbi tutulmalıdırlar." ifadelerini kullandı.
Afyonkarahisar/Frig Vâdisi Beşbin yıla dayanan bir mâzîye sahipolduğuna dikkat çeken Kukul, "
Hitit, Frig, Lidya Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı medeniyetlerinden günümüze ulaşan her kültürle hemhâl bir bölge. Kaya Mezarları, kaya yerleşim yerleri, kiliseler ve câmi, tekke ve türbeler düşündüğümden çok fazla, çok daha zengin. Ancak...Ne yolu/ulaşımı, ulaşım; ne temizliği ve bakımı, bakım!..Başka birilerinin elinde olsa, burayı hususî bir turizm havzası hâlinde pırıl pırıl yapar ve hizmete öyle sunar. Hiçbir açıklayıcı tabela ve kişi mevcut değil...Gerek kilisenin ve gerekse diğer mağara barınakları temiz değil. Kayalar üzerine olur olmaz yazılar yazılarak dış cephe kiriliğine bir kirlilik daha katılmış...Hani, “Saldım çayıra...” derler ya işte tamamen öyle!" dedi.Bu havza içersinde, bir de Döğer Kervansarayı bulunduğunu belirten Halistin Kukul, "anlayabildiğim kadarıyla yeni tamir edilmiş. Sultan Murat (1421-1451) zamanında yapılmış olan bu kervansaray, ne yazık ki, mezbelelik hâlinde...Ne iç bakımı ve temizliği var, ne de çevre...İçim yana yana, titreye titreye birkaç poz fotoğrafını çektim....İnanır mısınız, çatısındaki çimenler göğe yükseliyor. Alnının ortasından, ışıklandırma adına kablolar geçirilmiş!.." dedi.
Yazının devamı için tıkla