" Irmak kuru, çeşme kör, sakaları neyleyim?
Nuh'un gemisi lâzım, takaları neyleyim?
Necip Fâzıl
NEYLEYİM ?
Kalem boru, kelâm hor, markaları neyleyim?
Güneş doğmayan yerde, parkaları neyleyim??
Eşkıyâ köşe bucak, zînâ almış yürümüş;
Omuzlara atılmış hırkaları neyleyim?
Gözümü açtım baktım, etrafı sel götürmüş;
Hokkabazı-cambaz
Zenginin makamında, görkem üst merhalede;
Samanlık döşek, bize, çukaları neyleyim?
Kitap lâzım yol açan, kandırmaca kat'iyyen;
Bedava dağıtılan şukkaları neyleyim?
En pahalı şey, zaman; kim bilir kıymetini?
Zifîrî gecelerde dak'kaları neyleyim?
Her yerde başka yasa- müşterek değil tasa!
Teneşirde libası- soykaları neyleyim?
Hazırlanmış bir masa, bir tek kuş sütü noksan;
Nevâlesiz sofrada rokaları neyleyim?
Utanmak neymiş hele, televizyona bir bak;
Göstermelik çekilen burkaları neyleyim?
Gençlik nerede, gençlik; hangi iz ve yol üzre?
Elmas, altın dururken, mikaları neyleyim?
Benim ceddim hanlardır, kağanlar, sultanlardır;
Kıralı, şövalyeyi, dükaları neyleyim?
Türk'ün şanlı mâzîsi tartılmaz mîzanlarda;
Metreleri, voltları, okkaları neyleyim?
Kıvrım kıvrım sarıldı, millet zâlim bir ağla;
Önünü göremeyen arkaları neyleyim?
Çıktı er meydanına bir sürü siluetsiz;
Burunlara takılan halkaları neyleyim?
Müslüman Türk'ün başı dik durmalı, Üstâd'ım;
Adâlet yazdırmayan hokkaları neyleyim?
M.Halistin Kukul
2013
* Çuka: Çuha'nın eski hâli. İnce yün kumaş;
* şukka: Kâğıt parçası; * Soyka: Ölü elbisesi;
* burka: yüz örtüsü, peçe.