Milliyetçi Hareket Partisi Genel Sekreter Yardımcısı Dr. Bahadır Bumin ÖZARSLAN, Malatya İl Başkanlığı Olağan Kongresi'nde yaptığı konuşmada Türk milletinin tarihsel geçmişini ve Partisi'nin geleceğini vurguladı.ÖZARSLAN, Türkiye'nin tarih boyunca zorlu coğrafyasında bin yıldan fazla süredir Türk hâkimiyeti altında olduğunu ve bu vatanın zor günlerden geçtiğini belirterek, özellikle 15 Temmuz 2016'daki hain darbe girişiminin Türklüğü büyük bir sınavla karşı karşıya bıraktığını ifade etti.Konuşmasına katılımcılara selamlama ve teşekkürlerle başlayan ÖZARSLAN, Genel Başkanları Sayın Devlet Bahçeli'nin selamlarını iletti. Malatya İl Kongresine katılmaktan duyduğu memnuniyeti belirterek, 6 Şubat'ta yaşanan deprem felaketinden etkilenen Malatya'ya geçmiş olsun dileklerini iletti.
Kongre sürecini yasal süresi içinde tamamladık
Dr. Bahadır Bumin ÖZARSLAN, siyasi partilerin demokratik hayatın ayrılmaz bir parçası olduğunu ve belirli aralıklarla olağan kongrelerini yapmak zorunda olduklarını hatırlattı. MHP'nin 9 Ağustos 2023 tarihinde olağan
Kongre sürecini başlattığını ve 17 Mart 2024'te 14. Olağan Büyük Kongre'yi gerçekleştireceğini vurguladı. Kongrelerin büyük bir olgunluk ve kararlılıkla devam ettiğini belirten ÖZARSLAN, mevzuat gereği kongre sürecini yasal süresi içinde tamamladıklarını söyledi.
Türkiye yoluna devam ediyor
Türkiye'nin zorlu bir coğrafyada bulunduğunu ve 15 Temmuz 2016'daki darbe girişiminin Türk milletini büyük bir sınavla karşı karşıya bıraktığını tekrarlayan ÖZARSLAN, Türk milletinin bu sınavı başarıyla geçtiğini ve darbe girişiminin ardından Türk milletinin birlik ve beraberliği ile Cumhur İttifakı'nın politikaları sayesinde Türkiye'nin yoluna devam ettiğini belirtti.
“Tarih coğrafyaya dar geldiğinde, hem Misak-ı Millî hem de Büyük Turan Ülküsü, bir daha batmamak üzere, bir güneş gibi doğacaktır.”
2023 seçimlerinin Cumhur İttifakı'nın başarısıyla sonuçlandığını ve bu başarının 2024 yerel seçimleri için de önemli olduğunu ifade eden ÖZARSLAN, Cumhur İttifakı'nın yerel yönetimlerde de başarılı olması gerektiğini ve belediyecilik anlayışlarını "Üretken Belediyecilik" ile sürdüreceklerini söyledi.
ÖZARSLAN, Türk Dünyası'nın önemine dikkat Çekti
Dr. Bahadır Bumin ÖZARSLAN, Türkiye'nin sadece kendi coğrafyasıyla değil, Türk Dünyası ve İslam dünyasıyla da ilişkiler içinde olduğunu ve Türkiye'nin uluslararası arenada etkili bir rol üstlendiğini vurguladı. Türk Dünyası'nın önemine dikkat çeken ÖZARSLAN, Türkiye'nin dış politikasının
"Türk eksenli" olduğunu ve Türk Devletleri Teşkilatı gibi uluslararası platformlarda etkin bir rol oynadığını ifade etti.Son olarak,
Dr. Bahadır Bumin ÖZARSLAN, Malatya İl Kongresinin hayırlara vesile olmasını dileyerek sözlerini tamamladı. Kongreye katılanlara teşekkür ederek, Türk milletinin zafer ve başarılarla dolu bir geleceğe doğru ilerlemesini temenni etti.ÖZARSLAN konuşmasını, Türkiye'nin tarihî mirası ve geleceği üzerine bir perspektifle tamamladı. İşte konuşmasının devamı:
“Zafer, ‘Zafer benimdir.’ diyebilenin; muvaffakiyet, ‘Muvaffak olacağım.’ diye başlayanın ve ‘Muvaffak oldum.’ diyebilenindir.”
"Sözlerime burada son verirken, gerçekleştirdiğimiz Malatya İl Kongresinin ülkemiz ve partimiz için hayırlara vesile olmasını diliyorum. Bugüne kadar hizmet veren ve bayrağı devreden değerli dava arkadaşlarımıza teşekkür ediyor, emaneti teslim alan arkadaşlarımıza kolaylıklar ve üstün başarılar diliyorum.Devletimizin kurucusu Ulu Önderimiz Gazi Mustafa Kemâl Atatürk'ün şu güzel sözünü ve öğüdünü de buradan hatırlatmak istiyorum: 'Zafer, 'Zafer benimdir.' diyebilenin; muvaffakiyet, 'Muvaffak olacağım.' diye başlayanın ve 'Muvaffak oldum.' diyebilenindir.'Kongremize teşrif eden ve bizleri sabırla dinleyen siz değerli Malatyalılara ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Sizleri bir kere daha en derin saygılarımla ve muhabbetle selamlıyorum.
Sağ olun, var olun, Cenab-ı Allah'a emanet olun.Ne mutlu Türk'üm diyene, ne mutlu Ülkücüyüm diyene!"Bu konuşmada
Milliyetçi Hareket Partisi Genel Sekreter Yardımcısı Dr. Bahadır Bumin ÖZARSLAN'ın Türk milletinin birliği ve beraberliği, partisinin siyasi hedefleri ve Türkiye'nin ulusal ve uluslararası rolüne yönelik önemli vurgular içerdi.