Muğla Akbelen Ormanı'nda mevcut termik santrale yakıt sağlamak amacıyla yeni bir maden ocağının açılması için ağaç kesimleri yapıldığı belirtildi 2010 yılından beri bölgede faaliyet gösteren maden ocakları nedeniyle Akbelen Ormanı alanı her geçen gün daraltılmıştır. Maden alanı olarak açılmak istenen bölge, halkın ormanlık alan olarak koruduğu, doğal yaşama saygı duyarak muhafaza ettiği bir alan konumundadır. Ormanlık alanın içinde yer alan ağaçların her biri canlıdır ve korunmalıdır.Let's Do It! Türkiye olarak Muğla Akbelen Ormanı'ndaki durumu büyük bir endişeyle takip ediyoruz. Mevcut termik santrale yakıt sağlamak amacıyla yeni bir maden ocağının açılması için yapılan ağaç kesimleri, bölgedeki ormanlık alanı her geçen gün daraltmaktadır. Bu alan, halkın doğal yaşama saygı duyarak koruduğu ve muhafaza ettiği bir yerdir ve ağaçların her biri canlı ve korunmaya değerdir.Bu süreçte, iklim krizinin dünya genelinde şiddetle yaşandığı bir dönemde olduğumuzu unutmamak önemlidir. Karbon yutaklarının korunması ve iklim krizine karşı mücadele için ormanların önemi büyüktür. Farklı teknolojiler ve karbon yakalama teknikleri geliştirilse de, ormanların sağladığı karbon telafisinin hala tam olarak yerine getirilemediğini bilmekteyiz. Bu nedenle, kömür yerine yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımı ve yeşil enerji politikalarının güçlendirilmesi önemlidir.
Maden ocaklarının işletme süreçleri, toz nedeniyle hava kirliliği, ses ve gürültü kirliliği, ve çalışan araçların emisyonları nedeniyle küresel ısınmaya katkıda bulunmaktadır. Bu nedenle, maden projelerinin toprak üstü ve toprak altı yaşamı göz önünde bulunduracak şekilde değerlendirilmesi gerekmektedir.Alandaki planlamanın 'Çevresel Etki Değerlendirmesi' kapsamında ele alınması ve bölgenin yerleşim yerlerine, mevcut termik santrale yakınlığına ve orman alanının içinde bulunmasına göre kümülatif etki değerlendirmesi yapılması önemlidir. Proje alanının genişliği nedeniyle zararlı etkilerin bölgeyle sınırlı kalmayacağını, yaklaşık 30-60 km çapında maden sahasının etkilenebileceğini bilmekteyiz. Ayrıca, Çevresel Etki Değerlendirmesi Yönetmeliği gereği, bölge halkının projeyle ilgili görüşleri 'Halkın Katılımı Toplantısı' kapsamında alınarak projenin gerekliliği değerlendirilmelidir.Bu bölgede zengin bir ekolojik populasyonun bulunduğu ve birçok kuş türünün yaşadığı açıkça bilinmektedir. Proje ile birlikte bu canlı yaşamının sona ermesi beklenmektedir. Muğla'nın doğal ve kültürel varlıklarının büyük bir kısmının madencilik faaliyetlerine açılması, kentin çevresel, kültürel, sosyal ve mimari açıdan yanlış değerlendirildiğini göstermektedir.Tüm itirazların göz ardı edilerek her gün onlarca ağacın katledilmesi, çevresel ve yasal açıdan doğru bulunmamaktadır. Let's Do It! Türkiye olarak, alandaki çalışmaların durdurulmasını ve bir an önce 'Çevresel Etki Değerlendirmesi' kapsamında değerlendirilmesini talep ediyoruz. Projenin ekonomik kaygılarla değil, ekolojik yaklaşımlarla değerlendirilmesini ve iklim kriziyle mücadele ederken her gün ormanlarımızın yangınlarda kaybedilmesiyle birlikte insan eliyle böyle bir katliama sebebiyet verilmemesini yetkililerden bekliyoruz.

Saygılarımla selamlıyorum, bir kere burada hangi yakıt madeni söylenmiyor ve bir yakıt için ormanları yok etmek hiç de iç açıcı değil mi. Önünü yerine başka yakıt ve çevre dostu Projeler var ve bu Projeler den bir tanesini benim ekibimiz ile çalışmalar yapıyoruz ve bitmek üzere. Lütfen bu güzel doğalı bozmasınlar. Saygılarımla selamlıyorum Adil Bayalan