Türk Akademisi Siyasi Sosyal Stratejik Araştırmalar Vakfı (TASAV) tarafından 26 Ekim 2024 günü düzenlenen “Vefatının Yüzüncü Yılında Ziya Gökalp” başlıklı sempozyum, Gökalp’in Türk fikir dünyasına yaptığı katkılarla ilgili önemli sonuçlar ortaya koydu. Sempozyumda sunulan bildiriler ve oturumlarda yapılan değerlendirmelerle, Gökalp’in Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu felsefesi üzerindeki etkileri bir kez daha vurgulandı.
Ziya Gökalp’in Türk Fikir Hayatındaki Yeri
1876’da Diyarbakır’da doğan Ziya Gökalp, kısa ama etkileyici hayatında İttihat ve Terakki Cemiyeti’nden Türk Ocakları’na, Darülfünun’daki hocalığından Meclis-i Mebusan’daki mebusluğuna kadar birçok alanda önemli roller üstlendi. Gökalp, Türk fikir hayatına sosyoloji, milliyetçilik, kültür ve medeniyet gibi kavramlarla damga vurdu. Türk edebiyatında ve düşünce dünyasında “Genç Kalemler” ve “Türk Yurdu” gibi dergilerde yazılarıyla büyük etkiler bırakan Gökalp, modern Türk milliyetçiliğinin teorisyeni olarak kabul ediliyor.Milliyetçilik ve Mefkûre Kavramı
Sempozyumda, Ziya Gökalp’in milliyetçilik anlayışının “mefkûre” kavramına dayandığı vurgulandı. Prof. Dr. Tevfik Erdem, Gökalp’in mefkûreyi bireyden öte toplum ve millet için zorunlu bir değer olarak gördüğünü ifade etti. Gökalp’in milliyetçilik anlayışı kültür ve tarih temelinde şekillenmiş, saldırgan ve dışlayıcı milliyetçilik formlarını reddetmiş bir çizgide yer aldı.Cumhuriyet’in Kurucu Felsefesi Üzerindeki Etkileri
Gökalp’in fikirlerinin Cumhuriyet’in kuruluş felsefesine olan katkıları da sempozyumda önemli bir başlık olarak ele alındı. Prof. Dr. Hanifi Macit, Gökalp’in millet tanımının Cumhuriyet dönemi düşüncesinde kalıcı bir yer edindiğini belirtti. Gökalp, Türk kimliğini kültürel ve tarihsel bir temele dayandırarak, kapsayıcı bir milliyetçilik anlayışı sundu. Onun beşeri özelliklere vurgu yapan bu görüşleri, Türkiye Cumhuriyeti’nin milli kimlik anlayışında belirleyici bir rol oynamıştır.İLGİLİ HABER
Ziya Gökalp, Doğduğu Topraklarda AnıldıGökalp’in Sosyolog Kimliği
Gökalp, sadece fikir adamı değil, aynı zamanda Türkiye’de sosyoloji ilminin kurucusu olarak da tarihe geçti. Darülfünun’da İçtimaiyat kürsüsünün kurucularından biri olan Gökalp, toplumun önemini vurgulayan, kapsayıcı ve toplumcu bir sosyolog olarak ön plana çıktı. Doç. Dr. Oğuzhan Bilgin tarafından sunulan tebliğde, Gökalp’in milliyetçiliğe olan katkıları ve Durkheim sosyolojisinden aldığı ilhamla şekillendirdiği özgün düşünce sistemi irdelendi.Milli Şuur ve İttihatçılık
Gökalp’in siyasete olan etkisi de sempozyumda önemli bir yer tuttu. Doç. Dr. Gökberk Yücel, Gökalp’in İttihat ve Terakki Cemiyeti’ndeki rolünü ve milli kimlik bilincine verdiği önemi vurguladı. Gökalp, Türk kimliğine olan bağlılığını İttihatçılık ruhu ile pekiştirmiş, bu fikirlerin şekillenmesinde öncü olmuştur.Kültür ve Medeniyet Anlayışı
Doç. Dr. Murat Şahin, Gökalp’in kültür ve medeniyet ayrımına dikkat çekti. Gökalp, kültürü bir yaşam tarzı olarak tanımlarken medeniyeti teknik gelişmelere dayandırmıştır. Gökalp’in milli hayat anlayışında bu iki kavramın birbirini beslemesi gerektiği ve halkın kültürü ile aydınların medeniyetinin birlikte var olması gerektiği vurgulandı.Sonuç Bildirgesi
Sempozyumda sunulan tebliğler ve tartışmalar sonucunda şu tespitler öne çıktı:- Ziya Gökalp’in uzlaştırıcı, kapsayıcı ve modernleştirici milliyetçilik anlayışı, Türkiye Cumhuriyeti’ne yol gösteren bir fikir sistemi olarak tarihe geçmiştir.
- Milli şuur ve kapsayıcı milliyetçilik anlayışının bugün de geçerliliğini koruduğu ve Gökalp’in Türk milletine Kızılelma hedefi doğrultusunda rehberlik etmeye devam ettiği belirtilmiştir.
- Gökalp’in fikirlerinin daha geniş kitlelere anlatılması ve bu fikirlerin Türk milliyetçiliği çerçevesinde geleceğe taşınması gerektiği vurgulanmıştır.