Talip Geylan, MEB'in belki de binlerce dava konusuyla karşı karşıya kalacağını belirterek, MEB, öğrencilerinin istek, kabiliyet ve kişisel hedeflerine uygun bir eğitim ortamını hazırlamakla yükümlü olduğunu söyledi.
"MEB Yeni Sınav Sistemiyle Özel Okullara Yeni Bir Teşvik mi Getiriyor?”
Türk Eğitim Sen Genel Başkan Talip Geylan yaptığı açıklamada; “LGS sonuçlarının açıklanmasıyla beraber öğrenci ve velilerimiz büyük bir karmaşanın içerisine mahkum edildiler. Ki, zaten daha uygulama kılavuzunun yayınlandığı tarihte bu kaosun ayak sesleri gelmeye başlamıştı. Türk Eğitim Sen olarak, TEOG’un kaldırılması tartışmaları başladığı andan itibaren ikaz ve önerilerimizi dile getirmiş, ancak muhataplarımızdan ses alamamıştık. Tabii ki “biz demiştik” pişkinliği peşinde değiliz. Ancak son olarak 13 Nisan 2018 tarihinde yaptığımız açıklamada da bugün yaşananlara dikkat çekmiş, sınavla öğrenci alacak okullar içerisinde Anadolu liselerinin sayısının çok yetersiz olduğunu (Ki, 33 ilde hiç Anadolu lisesi yoktu) ve bu durumun, akademik eğitim almak isteyen çocuklarımızı özel okullara mahkum bırakacağını söylemiştik. Hatta bu kanaatimizi “Ekonomik teşvik ile özel okulları besleyen MEB yeni sınav sistemiyle özel okullara yeni bir teşvik mi getiriyor?” sorusuyla gündeme getirmiştik."MEB Binlerce Dava Konusuyla Karşı Karşıya Kalacaktır."
"Dönemin Milli Eğitim Bakanı sayın İsmet Yılmaz ve müsteşar Yusuf Tekin bu apaçık gerçeğe rağmen anlamsız bir ısrarla “Hiçbir öğrenci istemediği okula gitmeyecek” diyerek kamuoyunu alenen yanlış yönlendirmişlerdi." ifadelerini kullanan Yılmaz, "İşte önceki gün lise yerleştirme sonuçları açıklandı ve 91.687 öğrencimiz açıkta kaldı. Yüzde 5’lik-6’lık dilimdeki başarılı öğrencilerimiz açıkta kalırken, arazlı yerleştirme/tercih sistemi sayesinde daha düşük yüzdelik dilimdeki öğrenciler adrese bağlı tercihten dolayı iyi okullara yerleşti. Önümüzdeki süreçte göreceğiz ki, Anadolu lisesi okumak istediği için sadece üç tercih yapan fakat sınavla yerleşme imkanını yakalayamayan ve adresindeki okullara da kriterlerde kendisinden daha gerilerde bulunan öğrencilerin yerleştiğini gören öğrenciler bu durumu dava konusu yapacaklardır. MEB belki de binlerce dava konusuyla karşı karşıya kalacaktır." dedi."İşin Kolay Olmadığını Biliyoruz"
Açıkta kalan öğrencilerin önemli bir bölümü, sınav puanına göre tercih yapan fakat yerleşemeyen başarılı öğrencilerden oluştuğunu söyleyen Talip Geylan; "Bu tablo kabul edilemez. Bu durumu hem öğrencilerimizin emeklerinin heba edilmesi hem de ülkemizin en büyük zenginliği olan başarılı öğrencilerimizin adeta cezalandırılması olarak görüyoruz. Bu skandal sistemi kucağında bulan Milli Eğitim Bakanı sayın Ziya Selçuk’a kolaylıklar diliyoruz. Fakat işinin kolay olmadığını da biliyoruz. Pek tabii ki, sayın Selçuk, önümüzdeki sene sahadan aldığı izlenimler ve paydaşlarla yapılacak istişarelerle uygulanabilir bir sistemi ihdas edecektir. Ancak şu anda neresinden tutsanız elinizde kalan ve dört bir yanından sızdıran mevcut sistemi pansuman tedbirlerle olabildiğince onarmalıdır. Öncelikle şu yapılabilir; Anadolu liselerindeki sınıf kontenjanları artırılarak ve kaynakların verimli kullanılması amacıyla kapasitesinin %50’sinin altında eğitim veren okullar birleştirilerek Anadolu lisesine dönüştürülmeli ya da bu okullarda Anadolu lisesi sınıfları açılmalıdır. Böylece başarılı olan ve akademik lise eğitimi almak isteyen öğrencilerimiz açık lise ya da özel okul mahkumiyetinden kurtarılacaktır." dedi.Türk Eğitim Sen Genel Başkanı Talip Geylan basın açıklamasını şöyle noktaladı:MEB öğrencilerimizin istek, kabiliyet ve kişisel hedeflerine uygun bir eğitim ortamını hazırlamakla yükümlüdür. Çocuklarımızın eğitim ihtiyaçları siyasal ya da ideolojik saiklerle değil, onların talep ve beklentileri doğrultusunda tespit edilmeli ve ona göre planlanmalıdır. Türk Eğitim Sen olarak, çocuklarımızın hayallerinin çalınmasını, daha hayatlarının başında motivasyon ve ümitlerinin kırılmasını kabul etmiyoruz. Milli Eğitim Bakanlığı’nın bu konuda alacağı kararları ve atacağı adımları yakınen takip ettiğimizin bilinmesini istiyoruz.Unutulmasın ki, çocuklarımızın hayalleriyle birlikte ülkemizin geleceğini de kaybediyoruz.”