Prof. Dr. Nazife Güngör, uluslararası öğrenci hareketliliği ve eğitim turizmi üzerine yaptığı değerlendirmelerde, üniversitelerin din, dil, ırk ayrımı yapmaksızın tüm insanlara eğitim kapılarını açtığını vurguladı. Güngör, "Üniversiteler, misyonları gereği hiçbir ayrımcılık gözetmeyen, evrensel değerlere ve kriterlere göre işleyiş gösteren kurumlardır" diyerek, üniversite kampüslerinin çok ulusluluğun yaşam alanları olduğunu ifade etti.Prof. Dr. Güngör, üniversite kampüslerindeki çeşitlilik ve çoğulluğun dünya genelinde olumlu etki yarattığını belirterek, uluslararası öğrencilerin eğitimlerini tamamlayıp kendi ülkelerine döndüklerinde Türkiye için kültürel elçi olarak katkı yapmaya devam ettiklerini söyledi. Güngör, bu öğrencilerin ülkeler arası köprüler kurduğunu ve global anlayışın gelişimine katkı sağladıklarını anlattı.
Eğitim Turizminin Önemi:
Türkiye'nin uluslararası düzeyde tanıtımı ve uluslararası saygınlığının artırılması açısından eğitim turizminin önemine değinen Güngör, "Dünyadaki tüm ülkeler eğitim turizmini ciddiye alırlar. Herhangi bir ülkedeki herhangi bir üniversiteye gittiğinizde dikkatinizi ilk olarak kampüsteki dil, din, ırk, renk çeşitliliği çeker" diyerek, uluslararası öğrencilerin ülke ekonomisine de önemli katkılar sağladığını belirtti.Uluslararası Öğrencilere Karşı Tutum:
Prof. Dr. Güngör, bazı politik çevrelerin uluslararası öğrencilere yönelik karalama kampanyalarına dikkat çekerek, bu tutumların hem üniversitelerimize zarar verdiğini hem de ülke imajını zedelediğini ifade etti. Güngör, uluslararası öğrencilere sahip çıkılması gerektiğini ve onların Türkiye'ye gelmelerinin teşvik edilmesi gerektiğini vurguladı.Prof. Dr. Nazife Güngör'ün açıklamaları, üniversitelerin kültürel çeşitliliği teşvik etme görevinin yanı sıra, uluslararası öğrencilerin Türkiye'de eğitim almasının geniş çapta olumlu etkiler yaratabileceğini gösteriyor. Uluslararası öğrenciler, sadece akademik katkı sağlamakla kalmayıp, aynı zamanda kültürel ve sosyal anlamda da köprüler kurarak ülkeler arası anlayış ve iş birliğinin artmasına yardımcı oluyorlar. Güngör, bu durumun sadece üniversitelerin değil, genel olarak toplumun zenginleşmesine de katkıda bulunduğunu ifade etti.Kültürel ve Akademik Etkileşim:
Üniversitelerin çok kültürlü ortamlar oluşturması, farklı kültür ve milletlerden öğrencilerin bir arada eğitim görmesi, fikir alışverişini ve kültürel etkileşimi teşvik eder. Prof. Dr. Nazife Güngör, bu tür bir etkileşimin demokratik anlayışın yerleşmesi, daha huzurlu bir dünya için barışın sağlanması gibi global öneme sahip konularda da olumlu katkılar sunduğunu belirtiyor.Uluslararası Öğrencilerin Ekonomik Katkısı:
Uluslararası öğrenciler, sadece akademik ve kültürel katkılar sağlamakla kalmıyor, aynı zamanda öğrenim gördükleri ülkelerin ekonomilerine de önemli ölçüde katkıda bulunuyorlar. Harçlık, konaklama, yeme içme ve kültürel etkinliklere yaptıkları harcamalar, yerel ekonomilere canlılık getiriyor. Güngör, uluslararası öğrencilerin bu ekonomik katkılarının üniversitelerin ve yerel toplulukların gelişimine destek olduğunu vurguladı.Akademik Çeşitliliğin Güçlendirilmesi:
Prof. Dr. Güngör, üniversitelerin akademik kadrolarının uluslararası düzeyde güçlendirilmesinin, eğitim kalitesini artırmanın yanı sıra, daha fazla uluslararası öğrenci çekme potansiyelini de yükselteceğini ifade ediyor. Ayrıca, araştırma ve bilimsel alt yapıların iyileştirilmesi, üniversitelerin dünya çapında rekabet edebilirliğini artırarak daha fazla bilimsel ve teknolojik inovasyona olanak tanıyacak. 
