Türk gençliğinin önünde, dünyanın imrendiği, ilimde, mîmârîde, şiirde, devlet idâresinde ve askerlikte "numûne" insanlar vardır. Bunlar; sâdece kendi kültür ve medeniyetlerinin mensuplarına değil, cihânşümûl adımlar atmaları bakımından bütün insanlığa ışık tutmuş "önderler"dir. Üzüntüyle ifade edeyim ki, bunların pek çoğundan kendi insanımızın ve gençliğimizin haberleri yoktur.
Yûsuf Has Hacib, Kâşgarlı Mahmud, Ahmed Yesevî, Mevlâna, Yûnus Emre, Mimar Sinan, Hattat Mustafa Râkım Efendi, Dede Efendi, Itrî, Hattat Yesarî Mehmet Esat , Molla Fenari, Süleyman Çelebi, İbn-i Kemal, Ebusuud Efendi, Râzî, Uluğ Bey, Fuzulî, Ali Kuşçu, İmam-ı Âzam, İmam- Matüridî...bunlardan sâdece birkaçıdır.
K(ı)lâsik aranıyorsa, bizim "millî k(ı)lâsiklerimiz" bunlardır. Kültür; bir cemiyetin özünde," kendi kalması-kendi olması"dır; hüviyeti ve şahsiyetidir. Bu demektir ki; millî kültürümüzü idâme ettirebilmemiz için, bu şahsiyetlerin herbiri yol göstericidir.
Yûsuf Has Hacib, Kâşgarlı Mahmud, Ahmed Yesevî, Mevlâna, Yûnus Emre, Mimar Sinan, Hattat Mustafa Râkım Efendi, Dede Efendi, Itrî, Hattat Yesarî Mehmet Esat , Molla Fenari, Süleyman Çelebi, İbn-i Kemal, Ebusuud Efendi, Râzî, Uluğ Bey, Fuzulî, Ali Kuşçu, İmam-ı Âzam, İmam- Matüridî...bunlardan sâdece birkaçıdır.
K(ı)lâsik aranıyorsa, bizim "millî k(ı)lâsiklerimiz" bunlardır. Kültür; bir cemiyetin özünde," kendi kalması-kendi olması"dır; hüviyeti ve şahsiyetidir. Bu demektir ki; millî kültürümüzü idâme ettirebilmemiz için, bu şahsiyetlerin herbiri yol göstericidir.