Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Talip Geylan, kamu çalışanlarının ekonomik ve mesleki sorunlarından eğitime, proje okullarından ücretli öğretmenliğe kadar birçok konuda önemli açıklamalarda bulundu. Geylan, 8. Dönem Toplu Sözleşme Görüşmeleri öncesi sendikanın kırmızı çizgilerini ortaya koyarken, dış yapılardan gelen müdahalelerin kamu yönetimini zedelediğine dikkat çekti. “Kamuyu kamu yöneticisi yönetmelidir,” diyen Geylan, proje okullarındaki atamalarda yaşanan keyfiyete sert tepki gösterdi.
Refah Payı ve Enflasyon Farkı Kalıcı Hale Gelmeli
Geylan, memur maaşlarının enflasyon karşısında değer kaybettiğini vurgulayarak, enflasyon farkının maaşlara aylık olarak yansıtılması ve refah payı uygulamasının kalıcı hale getirilmesinin elzem olduğunu belirtti. Geylan, “Yılın ilk üç ayında TÜFE yüzde 10,06 oldu; memur maaşlarındaki erime yüzde 4’ü aştı. Gerçek anlamda zam yapılmalı,” dedi.
3600 Ek Gösterge Hâlâ Hayata Geçirilmedi
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın birinci dereceye gelen tüm kamu çalışanlarına 3600 ek gösterge verileceği vaadini hatırlatan Geylan, bu sözün hâlâ tutulmadığını söyledi. Yetkili sendikanın önceki toplu sözleşmede gerekli ifadeyi kullanmadığını vurgulayarak, kamu çalışanlarının bu nedenle hak kaybı yaşadığını belirtti.
Fason Sendikacılığa Tepki: Masada İşveren Temsilcisi Gibi Davranıyorlar
Geylan, mevcut yetkili sendikaların kamu çalışanlarını değil işvereni temsil ettiğini belirtti. Türkiye Kamu-Sen’in 600 bin üyesiyle masada gerçek temsil gücüne sahip olduğunu belirten Geylan, “Biz kamu çalışanlarının sesiyiz, onların taleplerinin arkasında dimdik duracağız,” dedi.
Yeni Müfredat İçin Çalıştay Düzenleniyor
Milli Eğitim Bakanlığı’nın açıkladığı “Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli”ne ilişkin değerlendirmelerde bulunan Geylan, bu sürecin öğretmenlerin ve eğitim kamuoyunun beklentilerini tam karşılamadığını söyledi. Türk Eğitim Sen, 11-13 Nisan 2025 tarihlerinde yeni müfredatla ilgili “İzleme ve Değerlendirme Çalıştayı” düzenleyecek.
Ücretli Öğretmenlik Sistemi Eğitimde Derin Yara Açıyor
Geylan, ücretli öğretmenlik uygulamasının asal istihdam haline dönüştüğünü ifade ederek, şu anda 86 binin üzerinde ücretli öğretmenin görev yaptığını belirtti. Üstelik bu öğretmenlerin çoğunun asgari ücretin altında maaş aldığını vurgulayan Geylan, “Bu bir vicdan ve kamu yönetimi ayıbıdır,” dedi.
KPSS Mağdurlarına Ek Kontenjan Talebi
2024 KPSS’de yüksek puan almasına rağmen mülakatla elenen öğretmen adaylarının sesi olan Geylan, “İlk 20 bine girip mülakatta elenen 1.600 öğretmene ek kontenjan verilmelidir. Yazılı sınav esas alınmalıdır,” diye konuştu.
Mazeret Tayinleri: Aile Birliği Göz Ardı Edilemez
Mazeret tayinlerinde yaşanan sıkıntılara dikkat çeken Geylan, “Adı üstünde ‘mazeret tayini’ bir keyfiyet değil, zorunluluktur,” diyerek başta eş durumu olmak üzere tüm mazeret tayin taleplerinin karşılanmasını istedi. Anayasa’nın 41. maddesine atıf yapan Geylan, aile bütünlüğünün korunması gerektiğini vurguladı.
Proje Okullarında Keyfi Atamalara Son Verilmeli
8 Nisan 2025’te açıklanan proje okulu atamaları sonrasında sahadan olumsuz geri dönüşler alındığını aktaran Geylan, şunları kaydetti:
“Proje okulları kafama göre yönetici ve öğretmen atarım projesine dönüşmüş durumda. Bu okullar seçkin öğrencilere hizmet veriyor, ama liyakatten uzak yönetici ve öğretmen atamalarıyla itibar kaybediyor.”
Geylan’a göre çözüm yolları:
Proje okulu sayısı azaltılmalı,
Atamalar MEB yönetmeliğine göre yapılmalı,
Öğretmen atamalarına sınav şartı getirilmeli.
Üniversite Personelinin Aile Hakkı Güvence Altına Alınmalı
YÖK’ün idari personele yönelik yer değişikliği düzenlemesini olumlu ama yetersiz bulan Geylan, tüm üniversitelerde uygulama birliği sağlanması gerektiğini ifade etti. 2025’in “Aile Yılı” ilan edilmesini hatırlatan Geylan, akademik ve idari personelin ailelerinden uzak kalmaması gerektiğini belirtti.
Üniversiteler İçin Demokratik ve Liyakatli Yapı Şart
Üniversite sistemine ilişkin taleplerini de sıralayan Geylan, şunları söyledi:
Rektör seçimlerinde akademisyen, idari personel ve öğrenciler oy kullanmalı,
Atamalarda liyakat esas alınmalı,
Akademik personele bilimsel çalışma ve ekonomik destek sağlanmalı,
Akademik zamlar hızla yapılmalı,
Mülakatlarda yazılı sınav esas alınmalı.
Sonuç: Kamuyu, Kamu Yöneticileri Yönetmeli
Tüm bu başlıklar altında açıklamalarını sürdüren Talip Geylan, “Kamunun idaresi dış yapılara bırakılamaz. Bu bir hadsizliktir ve müsaade edilmemelidir,” diyerek sözlerini tamamladı. Eğitimde, yönetimde ve sendikal alanda adaletin ve liyakatin tesis edilmesi gerektiğini vurgulayan Geylan, Türk Eğitim Sen’in bu mücadelede kamu çalışanlarının yanında olmaya devam edeceğini belirtti.
Haber: Kapsamhaber
Kaynak: Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Talip Geylan’ın Açıklamaları