Kardeş Türkiye Dağlık Karabağ münakaşası meselesinde her zaman Azerbaycan'ın yanında oldu. Ve bu sorunun Azerbaycan'ın toprak bütünlüğü çerçevesinde uluslararası hukuk ve anlaşmalara göre barış ve müzakere yoluyla çözümünü destekliyor. Yıllardır ki, Türkiye Cumhuriyeti'nin devlet yetkilileri kesin bir mevki sergilediler: "Ermenistan işgal altındaki Azerbaycan topraklarını özgürleştirmedikçe, bu ülke ile diplomatik ilişkilerden veya sınırların açılmasından söz gedemez." Her zaman kararlılıkla kaydedilir, Türkiye-Ermenistan sınırlarının açılması Dağlık Karabağ sorununun çözümünden geçiyor.
Böylece, Türkiye - Ermenistan sınırlarının 1993 yılında kapanmasının temel sebebinin mahiyeti anlaşılıyor: Ermenistan Azerbaycan topraklarını işgal ettiği için Türkiye Ermenistan ile sınırlarını kapattı ve tüm diplomatik ilişkileri kesti. Hatta, uluslararası kurumlar Türkiye'ye Ermenistan'la sınırları açmakla ilgili baskılar gösterse de, buna nail olamadılar. Bu da Türkiye-Azerbaycan kardeşliğinin ebedi ve kalıcı olduğunun görsel göstergesidir.
Bu günlerde Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımıyla Bakü'de Azerbaycan - Türkiye Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi VIII duruşması yapıldı. Görüş kapsamında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "merhum Bahtiyar Vahapzade'nin “Annem "dediği Karabağ Azerbaycan kadar bizim de meselemizdir" demesi bir daha yukarıda saydıklarımıza delildir: "Dağlık Karabağ sorununun Azerbaycan'ın egemenliği ve toprak bütünlüğü çerçevesinde çözülmesi en büyük arzumuzdur. Azerbaycan'a bu haklı mücadelesinde verdiğimiz desteği bundan sonra da sürdüreceğiz. Minsk Group'un bu konuda maalesef içtenlikle davranmadığını açıkça ifade ediyorum. Çünkü yaklaşık 25 yıl sure kaybedilip.Niçin ve neden hiçbir sonuc alınamıyor.
Tabii ki, bunun üzerinde de durmak gerekir "söylemesi, sorunun çözümünü yapan Minsk grubuna hem de bir mesaj idi.
Not edelim ki, Ermenistan'ın Azerbaycan'a karşı yürüttüğü işgalci politikası büyük felakete, belalara yol açtı. Ermenistan'ın işgalci politikası sonucunda Azerbaycan topraklarının yüzde 20'si işgal altındadır ve Azerbaycan halkına karşı Ermenistan tarafından etnik temizlik politikası yapılıb. 1 milyondan fazla Azerbaycanlı kendi öz ülkesinde göçmen durumuna düştü. Tüm önde gelen uluslararası kuruluşlar bu sorunla ilgili karar ve qetnameler kabul ettiler.
Bu kararlar açıkça Ermeni silahlı kuvvetlerinin işgal altındaki topraklardan derhal ve koşulsuz olarak geri çekilmesi gerektiğini göstermektedir.
Ancak kararların kabul edilmesinden 27 yıl geçse de, Ermenistan bu kararları yerine getirmiyor.
Bugün Azerbaycan ve Türkiye arasındaki dostane ilişkiler, iki kardeş ülkenin birbirine güçlü tellerle bağlandığını bir kez daha kanıtlıyor.
Mustafa Kemal Atatürk'ün "Azerbaycan'ın kederi kederimiz, sevinci sevincimizdir" - dediği hikmetli sözler, bugün her türk vatandaşının kalbinde derin iz bırakıp ve hafızasına ebediyen yazılmıştır.
Dostluğumuz, kardeşliğimiz ebedi olsun!