Diriliş şairi, mütefekkir üstat Sezai Karakoç dünya yolculuğunu tamamlayarak 88 yaşında ebedi aleme göç etti.
Üstat varlığı da yokluğu da hissedilenlerdendir.
Gerek şiiri gerek fikirleriyle birkaç kuşağı etkilemiş büyük bir mütefekkirdir.
Kutlu yolun öncülerindendi.
Vefat haberiyle hem fikir hem edebiyat hem de sanat dünyası ayrılık hüznüyle sarsılmıştır.
Hayatı boyunca fikrinin davasının kaleminin şeref ve şahsiyetine yakışır bir duruş sergilemiştir.
Sezai Karakoç deyince akıllara mektep geliyor, akademi geliyor sınırları çizilmemiş üniversite geliyor.
Onun eserleri hiç bir zaman öksüz kalmayacak uğruna çile çektiği bu millet ona sahip çıkacak ve daima yaşatacaktır.
Bedenleri diri tutan taşıdıkları fikirlerdir.
Karakoç’un mefkûresi bir milleti topyekûn dik ve diri tutacak kadar sağlam temellere dayalıdır.
Gidenin yeri doldurulmaz belki fakat: Sahip çıkıldığı sürece boş kalmaz.
Ölen bedendir siz fikirlere bakın.
Gönülde yaşatılanlar toprakta yaşayanlardan daha uzun bir ömre sahiptir.
Topraktakiler çürür gönüllerdekiler filiz verir yürür
Sezai Karakoç vefatıyla insanlık fikir sütünü emdiği bulutları kaybetti.
Ancak geride kalanlar onun eserleriyle gıdalanmaya devam edeceklerdir.
Üstat sakın yeise düşme. Toprağından yeni sürgünler yayılacaktır cihana.
Allah'ın Rahmeti üzerine olsun. Mekânın Cennet olsun. Sevenlerine sabırlar diliyorum.