Kıbrıs tarihin hiçbir döneminde Yunan adası olmamıştır. (Ayşe neden tatile çıktı (1)
Fakat; Yunanlıların ulaşmak istedikleri Megalo İdea (büyük ülkü) hayali gereğince, Büyük Yunanistan’ı kurmak için Kıbrıs’ı da bu ülkenin bir parçası yapmak gerekiyor.
Peki Yunanlıların baştan beri gerçekleştirmek istedikleri Megalo İdea fikri sadece Kıbrıs’la alakalımı? Tabi ki değil…. Peki neleri amaçlıyor bu Megalo İdea?
- Yunanistan’ın bağımsızlığının sağlanması
- Batı Trakya ve Selanik’in Yunanistan’a ilhakı
- Ege adalarının Yunanistan’a ilhakı
- Oniki adaların Yunanistan’a ilhakı
- Girit, İmroz ve Bozcaada’nın Yunanistan’a ilhakı
- Batı Anadolu’nun Yunanistan’a ilhakı
- Pontus Rum devletinin kurulması,
- Kıbrıs adasının Yunanistan’a ilhakı
- İstanbul’un Türklerden geri alınarak Bizans İmparatorluğunu yeniden kurmak.
20 Temmuz 1974 – 1. KIBRIS BARIŞ HAREKATI
Bu durumları ve gelişmeler değerlendiren Türkiye, diğer bir garantör ülke olan İngiltere’ye yapılan antlaşmalar çerçevesinde Kıbrıs’a birlikte müdahale etme çağrısında bulunmuş fakat, İngiltere bu isteği reddetmiştir.
Türkiye yaşanan vahşete dur diyebilmek ve her iki tarafa da barış getirmek amacıyla Kıbrıs’a müdahale etmeye karar vermiştir.
Dönemin başbakanı Bülent Ecevit’in “AYŞE TATİLE ÇIKSIN” talimatıyla, Türk Silahlı Kuvvetleri 20 Temmuz 1974 günü saat 06.15 itibariyle Birinci Kıbrıs Barış Harekatını başlatmıştır.
Rumlar daha önce yaşandığı gibi Türk Ordusu’nun müdahaleye cesaret edemeyeceğini düşündükleri için büyük bir baskınla karşı karşıya kaldılar.
Türkiye 22 Temmuz 1974 günü, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin almış olduğu ateşkes kararını kabul edip uygulamaya koyduğunu ilan ederek harekatı durdurmuştur.
Bu gelişmelerle birlikte Yunanistan’da cunta, Kıbrıs’ta da Sampson istifa ederek hükümetten çekildiler.
25 Temmuz da garantör ülkeler olan Türkiye, Yunanistan ve İngiltere yeni bir anayasal düzen kurmak için Cenevre de görüşmelere başladılar.
5 gün süren görüşmelerin sonucunda yayınlanan “Cenevre Deklarasyon”u ile; Kıbrıs’ta iki ayrı otonom yönetimin olduğunu kabul etmişler, Türk ve Rum toplumlarının federal bir devlet çatısı altında ortak bir yönetim kurmalarını beyan etmişler ve 8 Ağustosta tekrar toplanılacağını belirtmişlerdir.
Ateşkesle birlikte Türk birliklerinin ilerleyişinin durması üzerine, Rumlar tarafından kuşatılmış olan savunmasız köylerdeki çoğu çocuk, kadın ve yaşlı olmak üzere yüzlerce Türk’ü topluca katletmişlerdir.
14 Ağustos 1974 – 2. KIBRIS BARIŞ HAREKATI
İkinci kez Cenevre de toplanan görüşmeler, Rumların ve Yunanlıların zaman kazanarak, kamuoyunu Türkler aleyhine çevirmek için uzlaşmaz bir tutum içerisine girdiler. Birinci görüşmelerde alınan kararlar dahi tanınmaz oldu ve görüşmeler sonuçlandırılamadı.
Bunun üzerine Türk Silahlı Kuvvetleri 14 Ağustos 1974 günü ikinci kez taarruza geçerek ilerlemeye başladı.
Rumlar ufukta görünen yenilginin acısını çıkarmak için 14 Ağustosta Taşkent, Terazi, Atlılar, Muratağa ve Sandallar köylerinde çoğu çocuk, kadın ve yaşlı olan savunmasız Türk’e insanlık dışı ve vahşice saldırılar yaparak yüzlerce insanımızı katlettiler.
16 Ağustos’ta harekatı devam ettiren birliklerimiz, Birleşmiş Milletler tarafından ilan edilen ateş kes antlaşması ile harekatı ikinci kez durdurdular.
Harekat sonuçlandığında; Magosa, Lefkoşa ve Lefke hattının kuzeyinde kalan bölge tamamıyla Türk kontrolüne geçmiş, Kıbrıslı soydaşlarımızın can güvenlikleri sağlanmış ve Yunanlıların Enosis hayalleri Akdeniz’in karanlık sularına gömülmüştür.
Kıbrıs Barış Harekatı’nda; 415’i Kara, 65’i Deniz, 5’i Hava, 13’ü Jandarma olmak üzere 498 Türk askeri, 70 Kıbrıslı Mücahit ve 270 Kıbrıs Türk’ü şehit olmuş, 1200 Mehmetçiğimiz ve 1000 Kıbrıslı Türk de yaralanmıştır.
Türkiye bu harekat ile ne kendi güvenliğini nede soydaşlarının güvenliğini tehlikeye atacak hiçbir girişime seyirci kalmayacağını dünyaya göstermiştir.
Şubat 1975 de Kıbrıs Türk Federe Devleti Kurulmuş, 15 Kasım 1983 tarihinde ise (KKTC) Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin kurulduğu, Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş tarafından ilan edilmiştir.
İşte bu kadar sebep “Ayşe’nin Tatilden Dönmemesi” için yeterlidir sanırım.
Bu vesile ile Kıbrıs Barış Harekatı özelinde, bütün şehitlerimize Allah’tan rahmet dilerken, gazilerimize şükran ve hürmetlerimi sunuyorum.
Allah’a emanet olun…