Müslüman, Allah’a teslimiyetle boyun eğen ve son Peygamberi Hz. Muhammed vasıtasıyla gönderilmiş olanların tümüne iman eden ve İslam dinini kabul eden kişiye verilen isimdir. Müslüman Yüce Rabbimizin sevdiği, razı olduğu, kalbine nazar ettiğ ve “Ey iman eden kull arım,” diye yücelttiği ve Sevgili Peygamberimize, “İman eden kullarıma müjdele,” emriyle değer verdiği şerefli kuldur. Bu şeref, Allah’a teslim olanlara, Ona itaat ve ibadet edenlere, koymuş olduğu hayat düzenini yaşayan ve insan hayatına değer verenlere aittir. Bu durumda Müslüman, içi- dışı, özü ve sözüyle Allah’a teslim olan ve insanlığa örnek yaşayışıyla İslam’ı güzelleştiren Allah’ın sevdiği kuldur.
Sevgili Peygamberimiz, Müslüman’ı elinden ve dilinden başkalarının zarar görmediği kimse olarak tarif etmiştir. Diğer bir hadiste ise, “Müslüman, Müslüman’ın din kardeşidir. Ona zulmetmez, onu bir tehlke anında yalnız bırakmaz.”(Buhari- Ebu Davud, ) Peygamberimizin ifadesine göre, İslam kimliğini taşıyanların en belirgin özellikleri, hiçbir şekilde başkalarına zarar vermemeleridir. Bilinen, her kimliğin kendine özgü birtakım kabul ve sorumlulukları olduğu gibi, Müslüman kimliğini kabul edenler, doğrudan bu görev ve sorumlulukları da üstlenmiş, kimliğin gereklerini yerine getirme konusunda kendilerini bağlamış olurlar. Dolayısıyla ben Müslümanım diyen herkes, hayatı boyunca Sevgili Peygamberimiz vasıtasıyla bildirilmiş olan ilke ve prensipler doğrultusunda yaşamayı kabul etmiş, bu ilkelere bağlı kalacağına söz vermiş olmaktadır. Kısaca, Müslüman kimliğinin gerçek manada insanlığa yansıması, İslam dinine mensup olanların, eliyle ve diliyle başkalarına zarar vermemesidir.
Sevgili Kardeşlerim, Müslüman’ın birinci gayesi hakiki manada bir Müslüman olmaya çalışmak ve İslam’ı en güzel şekilde yaşamak- yaşatmak ve tüm Müslümanlara, dolayısıyla insanlığa örnek olmaktır. Bu davranış Allah ve Peygamberinin yoludur. Müslüman ise bu kutsal yolun yolcusudur. Yüce Rabbimiz, Müslüman erkek ve Kadınların bu durumundan Kur’anda şöyle haber verir. “Müslüman erkek- Müslüman kadınlar, gönülden Allah’a itaat eden kadınlar, sadık olan erkekler ve sadık olan kadınlar, Allah’tan kotrkan korkan erkek ve kadınlar… Allah bunlar için büyük mükâfat hazırlamıştır.” (Ahzab, 35)Ayrıca Kur’anın birçok ayetinde, Müslümanların diğer özellikleri ise şöyle sıralanmıştır.
İnanıp Yaratana teslim olan Müslümanlar, Din kardeşine karşı şefkatli- merhametli ve yumuşak huyludurlar… Onlar öfkelerine kapılmaz, güvenilir, hoş görülü ve bağışlayıcıdırlar… İnsanların Kusur ve kabahatlerini affeder, intikam sevdasına kapılmazlar... Varlık zamanında da, yokluk zamanında da din kardeşlerine yardımda bulunurlar… Bir kötülük yapmak istediklerinde, hemen Allah’ı hatırlayarak af ve mağfiret dilerler... İnsanlara iyiliği emreder, kötülükten sakındırır, kötülük yapanlara yardımcı olmazlar… Sevdiklerini de sevmediklerinide Allah için sever ve Allah için sevmezler… Onlar kin gütmez, kimseye haset etmez, herkese faydalı insanlar olmaya gayret eder, yalnız Allah’ı ve Müslümanı dost edinirler… Onlar haksız yere din kardeşine zulmetmez, onu asla öldürmezler. Özetle verilen Ayet ve Hadis meallerine uygun hareket eden örnek Müslüman, sözüyle, özüyle, fiil ve hareketleriyle, insanlar onun yanında güven içindedir.
Kısaca, Erkek olsun, Kadın olsun gerçek manada inanıp İslam’ı yaşayan Bir Müslüman’ın ruhu, gözü- gönlü İslamla iç içedir. O ölecekse İslam’ın kolları arasında ölmek ister, yaşayacaksa yalnız onun ikliminde yaşamayı yeğler. Onun gönlünde Müslüman olarak kalmak, Müslümanca yaşamak, Müslümanca Yaratana kavuşmak yer tutmuştur. Yüce Mevlamız, bizleri İslam’ı doğru anlayıp doğru yaşayanlardan eylesin. Din kardeşinin canını alan değil, cana can katanlardan eylesin. Bizleri, mazlumun yanında yer alan, zalimin zulmüne karşı koyan ve insanlığını unutanlardan değil, kardeşçe yaşayanlardan eylesin. Allah’a emanet olunuz.
Sağlıcakla kalın