Özgürlük Çizgisi Özgürlük nedir?
Özgürlük denince akıllara kişisel özgürlük gelir. Özgürlük hayatın kalbi gibidir aslında.
Düşünce ve ifade, fikir özgürlüğü, Mahrem özgürlük, Din ve inanç özgürlüğü, İkamet özgürlüğü, Hak ve dava özgürlüğü, Basın özgürlüğü, Ve daha birçok alanda özgürlük.
Peki yeterince özgür müyüz, yoksa fazlasıyla mı?
İlk olarak şunu söylemek isterim ki, İnsanların toplu yaşam alanında birbirine zarar vermeden yaşamını idame ettirmesine özgürlük denir.
Düşünce ve fikir beyan ederken benim kişiye göre ideoloji değişir. Bu benim fikrim diye dayatmanız imkansız.
Kişiler ve değer yargıları belli bir çizgi içinde ilerler. Yaşam alanları dahilinde, ortak noktamız olan merkezlerde özgürlük kısıtlıdır. Neden mi? İşte burada saygı devreye girer; kişi ben özgürüm demekle her şeyi yapamaz.
Kütüphaneye girdiğinizde yüksek sesle konuşmayız, değil mi? Çünkü yerine uygun değildir; çevreye saygı duyarız, ben özgürüm diye kimse bağıramaz.
Haber yazan bir basın kanalı kişisel haklara hakaret edemez, özgür basın diye.
Kişisel özgürlük burada devreye giriyor; yani insan kendi hayat alanında özgür ve bunu kimse sorgulayamaz.
Yerleşim yeri özgürlüğü, istediği yerde ikamet edebilir, seyahat edebilir ama gittiği yerde komşusu, arkadaşı ya da toplu taşıma bütünlüğü kesinlikle özgür değildir.
Yani özgürlük sizindir, ben özgürüm diye kimse hududu aşamaz, aşmamalı.
Hayatta en büyük özgürlük, aynı gökyüzüne bakabilmektir.
İstediğim gibi konuşurum, istediğim gibi giyinirim, istediğim gibi hareket ederim, ben özgürüm yok öyle bir şey; toplum kuralları ve insan bütünlüğü bir tabela gibi dur der insana.
Özgürlüğün dozunu kaçırmak, saygısızlığı ön plana çıkarmaktır.
Özgürlük adı altında, çoğu insanın özgürlüğü elinden alınmış, aslında çok uzun bir konu; yani bir erkek, bir kadının özgürlüğü elinden alırken, diğer tarafta çocukların küçük yaşta şiddetle yüz yüze yaşaması bu insanın hayat hürriyetini elinden almaktır.
Dünyanın en büyük sorunu, özgürlüğün ne demek olduğunu bilmemesi, yaşam döngüsü içinde farklı yerlerde özgürlük benimsemektir.
Sosyal medya özgürlüğü diye açık bir alan bu alandan isteyen istdiği gibi at koşturuyor. var; evet, bana göre terbiyesizlik, hatta birçok kişinin kişisel özgürlüğüne saldırı.
Kimse mahremiyet sınırlarını aşıp bunu da özgürlük diye savunamaz.
Bana ait diye bir şey yoktur; yaşadığınız toplum veya aile, çevrenize zarar vermeden yaşamak asıl özgürlüktür. Eşiniz bile olsa, özgürlük herkese aittir.
Kıskançlık güzeldir, dozunda; onun bile haddi sınırları vardır. Kıskançlık adı altında kurallar kişisel özgürlüğü yok eder.
Gençlerin belli bir yaş sonrası "ben özgürüm" söylemleri, geleceği iyi planlamayan ve geri dönüşü olmayan yollar olabilir.
Kısaca özgürlük size ait, öz kimliğinizle bütünleşmiş olmalıdır. Özgürlük adı altında kimsenin kimseyi rahatsız etmeye, kişilerin hayat kalitesini düşürmeye hakkı yoktur. Din, ırk, dil, sosyal medya, dış görünüş, ses yüksekliği, aile mahremiyeti, toplu yaşam alanlarında özgürlük sınırlıdır.
Özgürüz ama saygısız değil...
"Özgürüz ama saygısız değiliz." Tebrikler Amine Hanım.
????????????kaleminiz yüreğinize sağlık