Kimliksiz Çin “ Uygur Türklerinin kafalarında ki düşünceleri ayıklama” çabasına girerek ; Sözde eğitim kampı dedikleri Nazi Kamplarını aratmayan soykırımın yankısının arşa yükseldiği o telli, dikenli alanda Müslüman Uygur Türklerinin kafalarındaki düşünceyi değiştirmeye çalışıyor.
Kimliksiz Komünist Çin yeni bir kimlik kazandırma eyleminde. Çin Komünist Partisi şarkıları, marşları, Çin gelenekleri gibi olgular ile Uygur Türklerine Soykırımın iki türlüsünü uyguluyor. Birinci Soykırım Kültürel Emperyalizm ikinci soykırım ise İşkence ve zulüm. Bu iki soykırımın uygulandığı Kızıl Kamplar ise dünyaya gülen bebek modeli ile sunulmakta. Kızıllar vahşetlerini pembeleştirmek içerisindeler. Çünkü Dünya bu vahşete gözlerini kapatmış. Adeta üç maymunu oynuyor. Bu Darwin’in evlatları, Kızıl Komünistler, radikal düşünceler diye İslam’ı, kültürel değişim diyerek de Türklüğü ret ve unutturma hallerindeler.
Komünist Çin ; Müslüman Uygur Türklerini potansiyel suç işleyebilir kişiler olarak görmekteler. Kendilerince izah mekanizmaları şudur ki ; Biz suç potansiyeli işleyebilecek yapıdaki insanlara Çin Yasalarını anlatıyoruz. Yere batsın sizin yasalarınız. İnsan hakları soykırımı size mübah mı kılıyor. Avrupa sizlere zulmü serbest mi kılıyor. İktisadın kralı diye kendilerini tarif eden Kızıl Çin Müslüman Uygur Türklerini hunharca öldürüyor. Ruhları şad olsun.
Her eve yerleştirilen Çinli erkekler ile namus ve iffetimizi paspas gibi kullanan Komünist Çin buna da bir kulp buluyor. Gencecik yavrularımızı, balalarımızı, kıç çocuklarımızı evlerinden uzak fabrikalara göndererek çalıştırıyor. Türk ve İslam’a ait her şeyin yasaklandığı Kahpe diyar. Çin Yetiştirme bölge Vali yardımcısı olan Erkin TUNİYAZ adlı şahıs söylemlerinde kampları savunarak orda sadece ‘Eğitim verildiği ve aşırı din düşüncelerinden uzak bir yetiştirme yapılıyor’ Kızıllar her gecen gün Dünya gündemi böyle sahte, böyle kahpe, böyle arsız savunmalar ile geçiştirmekte.
Toplama kamplarında Uygurlar, Kazaklar olmak üzere Müslüman Türklere işkenceler ve zulümler devam eder iken bunu Türk Elleri değil de başka zümreler araştırmak istiyor. Araplar için dökülen yaşlar, yapılan eylem ve hareketler Doğu Türkistan için yapılmıyor. Faşizmin ve soykırımın adresi olan Çin bu duyarsızlıkta istediği şekilde atını koşturuyor. Kahrolsun haksızlık karşısında susan o dilsiz şeytanlar!
Çin Komünist partisi ve Türkiye’de bulunan Sosyalist ve Sol güruhlar Çin tarafından yapılan tüm eylemleri kabul etmeyip inkar yolundalar. Nitekim organ mafyasının bulunduğu ve Müslüman Uygur Türk’ünün iç organlarının çıkarılıp pazarlandığı da Hayal imiş! Mars dan geliyormuş bu haberler! Asırlardır değişmeyen tek yapı şudur ki Türk Düşmanlığı. Türk ve İslam alemine yapılan hunharca saldırılar.
Gazetelerin yazmadığı, medyanın yer vermediği, insan hakları ve barış sözcülerinin ağızlarına almadığı, dış ilişkilerinden korkanların asla gündeme getirmediği, Soykırımın Emperyalizmin kahpece uygulandığı yerin adı DOĞU TÜRKİSTAN!
Doğu Türkistan da Soykırım var! Kızıl Çin günden güne vahşetini artırarak Müslüman Uygur Türklerine zulmetmeye devam ediyor. Sessiz kalındıkça gündemlere ve siyasi alanlara dahil etmedikçe bu Soykırım Kuduz Kızıllar tarafından devam edecektir. Kahrolsun Kızıl Çin!
Bir milleti yok etmek için savaşa gerek duymadan ; Kimliğini ve Kültürünü unutturmak yeterlidir. Stratejisi ile Soydaşımız Müslüman Uygur Türklerine kamplarda bu yöntem uygulanıyor.
Doğarken iken bir gün Tan
Azat olsun DOĞU TÜRKİSTAN