Her alanda geniş açı kullanmak zorundayız. Elbette çözümlemeler konu odaklı ve sonuca endeksli olmalı lakin geniş açıdan bakmak bize fayda sağlar. Çünkü bizler bir neslin refahı ve felahı için çabalayan ve gayret eden sorumluluk sahibi Türk Milliyetçileriyiz. Türk Milliyetçisi Ülkücüler olarak ; Önünü ve arkasını hesaplamalı akabinde sağı ve solu detaylandırmalıyız. Çünkü Beşer şaşar kabulü Ülkücüler için geçerli olamıyor. Bizler hata yapmanın ihtimaline dahi, dahil olmamalıyız. Işık olup dokuz diyarı aydınlatmak zorundayız. Bu sebepledir ki Ülkücü her açıyı değerlendirmeli bu değerlendirilecek açılar şunlardır ; Gündem konusunu ele alan kişilerin durdukları yer, evvel vakitlerde durdukları yer ve gündem konusunu ele alış sebepleri.
Misal biz Doğu Türkistan kavgamızı Turan Ülkümüzün ve İlay-ı Kelimetullah Davamız için haykırırız. Lakin Amerika ise Çin ile aralarındaki husumetlerden ötürü algı amacıyla ele alıyor. Biz Türk’e hürriyet ve Türk’e huzur gayesi ile gündeme getiririz. Lakin diğerleri ticari ve politik açıdan menfi sebepler ile dile getirir.
Biz Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğini, kurtuluş mücadelesini, yüksek karakter ve fedakarlığını ışık alırız kendimize. Ancak CHP Ve Sosyalistler ise sadece Sosyalizm ve Komünizm düşlerine Atatürk maskesi çekerler. Ne acı bir durumdur. Atatürkçülüğü getirip Kemalizm ile bir edenlerin hali. Ne acı durumdur Atatürk’ün yüksek haysiyet ve duruşunu Kemalist ve Komünist zihniyet ile bir edenler. Atatürkçülüğün Kemalizm olmadığını haykırmaya devam ediyoruz da anlayan nerde? Gazi Paşamızın iliklerine kadar Türk Milliyetçisi olduğunu bilmeyen ahmaktır diyorum. Bu ahmaklık olmasa Marksist güruhun ağzında gezmez idi. Biz Atatürk’e Türk gibi bakarız. Ona onun gibi yaklaşırız. Ama onlar Atatürk’e Mao gibi, Stalin gibi, Lenin gibi yaklaşırlar. İşte bunda gündemi farklı bir bakış sebebiyetini getirir. O sebeple her daim bu leş kargalarının karşısında uyanık olmak farzdır.
Yine bir başka konu Ayasofya. Evet Hz. Fatih’in bizlere mukaddes emaneti olan mabedimiz gündem konusu. Peki gündem konusunu ele alış yolları nelerdir. Rahmet olsun Serdengeçti ağama onun mahkeme ve haykırışı ile devam edip ve süregelen bir Kavgamızdır Ayasofya. Cumhur İttifakının muazzam bir seslenişidir Ayasofya. Türk İslam Ülkücülerinin gönlündeki tahttır Ayasofya. Cumhur İttifakının Haçlı kırıntılarına karşı zaferidir Ayasofya. Peki şimdi neden Ayasofya kimine sancı haline geldi. “ Onların tek dertleri Ayasofya açılışı değil ki. Onların en büyük sıkıntısı hortlatmak istedikleri Haçlı düşünce ve düşünün yerle yeksan edilmesidir. Ayasofya ruhuna karşı çıkanlar Rum aklıyla hareket eden ve Haçlı bozmalarından ötesi değildir ki. Bu çıkış bir kılıç darbesidir yüreksizlerin ve şuursuzların başlarına. Ayasofya derken bile titriyorlar adeta, çünkü İslam’ın kutsiyeti karşısında; kendi etlerini yiyorlar bu Mezopotamya ve Moskova sıçanları.” Zilletin ittifakı öyle bir haldeki içler acıyor. Haber siteleri ve gazetelerine bakınca gözümüz de Marksizm ve Leninizm canlanıyor. Muhalefetin ve özgür gazeteciliğin manası idrak edilmemiş bir halde Türk Düşmanlığı sergileniyor. Türkiye Cumhuriyeti ve Türk Milleti hariç herkese bir hizmetleri var. Bu içler acısı bir haldir. Herkes aynı fikrin takipçisi elbette olamaz. Lakin Türk’ü eleştirirken Türk gibi bakmak zorundasınız. Sanılmasın ki sadece Ayasofya muhalifliği ile kalıyor onlar. Onların yaptıkları basit bir hırlama değil aslında. Arkasındaki arsızlığı hissetmek zorundayız. Ayasofya ruhu yeniden can bulduğu vakit Mili ve Manevi değerlerin şahlanışı demektir. Türk Milleti; Türk töresinden ve İslam ahlakından kopmasını sürece zelzele olsa Yüce Allah’ın izni ile bir sıkıntı olmaz. Çünkü Allah Vatan Millet yolunda olan bir kavmin, bir neslin, bir milletin yolu Hak yoldur. O sebeple Sosyalistlerin Ayasofya çıkışlarını ardındaki düşmanlığı iyice idrak etmek zorundayız. Bu bilinçle hareket etmek şarttır.
Biz Türk için, Türk ‘e göre, Türk tarafından dedikçe; Siz, Rum için, Moskofa göre, Kandil tarafından diyerek hareket etmektesiniz. Yani bunların dertleri ayaklandırmak istedikleri Sosyalist Hareketin karşısında, Türk ve İslam’ın demir yumruğunun olmaması. Bizim Ayasofya bakışımız bellidir ;onların bakışları bellidir. Gündemde konu sabittir ama ele alış farklıdır. Biz Türk İslam Ülkücüleri Ayasofya için güzel bakarız, güzel konuşuruz, hamt ederiz. Onlar da hor bakar, bet konuşur. Ülkücü bakış her daim Türk ve İslam’ın çizgisi ve doğrultusunda bakmak demektir.
Ülkücü bakış siyaset üstü bir duruştur. Partilerin üstünde bir halin zuhurudur. Durağımız ve otağımız Milliyetçi Hareket Partisi ve Liderimizin emri iledir. Bakışımız kainatın yani Nizamı Alemin, İ’lay-ı Kelimetullah’ın, Kızıl Elma ve Turan’ın akıbeti içindir. Mücadelemiz bu güzergah üzerinedir.
Söz en büyük silahımızdır. En büyük silahın fikir ve en büyük fikrin Türk Milliyetçiliği şuuru ile hareket edip harekat oluşturmaktayız Tanrı bize yar olsun!
ÖNCE aydınlanmak ve sonrada aydınlatmak zorundayız. Kalem ve kelamı iyi kullanmak bizim asli vazifemizdir. Okurlarımıza teşekkürlerimizi sunarız.
TANRI TÜRK’E YAR OLSUN