ONLAR
Sâkindiler, mülâyimdiler, uzdular..
Mâsûmdular, binbir meşakkate mâruzdular.
Alınları ak, gözüpek, parlayan yıldızdılar..
Yavuz mu, yavuzdular!..
***
Hedefleri vardı, ülküleri vardı, yılmayan...
Kalbleri, pırıl pırıl herkese ayan...
Hep ileri yürüyen, hep yenilik arayan,
Hayâlleri, sonsuzdular!..
* **
Kuş tüyü yataktı, kabirleri;
Menfaatle yoktu işleri, haramda yoktu gözleri..
Birdi sözleriyle özleri...
Yanlarına uğramazdı asla kibir
Konuşurlarken bile birebir
Kâh Kürşad’dılar, kâh Uruz’dular!..
***
Kavgalıydılar hâinlerle, kırıp-dökücülerle…
Kavgalıydılar, zâlimlerle, bölücülerle.
Her kim ki, din ve millet düşmanı, kavgalıydılar.
Gündüze güneş, geceye aydılar,
Dağlardan ummâna akan birer çaydılar.
Bir ulu dâvâyı cihâna yaydılar:
Bayrağa, hakka, adâlete, dostluğa sevdâlıydılar…
Uslanmaz kafalara çelikten topuzdular!..
***
Paylaşırlardı olanca varı...
Mayasındandı, herbirinin merhamet damarı.
Bilirlerdi yenmeyi, içlerindeki canavarı.
Bilirlerdi, terketmeyi efkârı
Bilirlerdi kârı, hem zararı;
Bunca çilenin yoktu inkârı;
Nice geceler boyu uykusuzdular!..
***
Aşklarıydı, ülküleriydi, milletin selâmeti.
Elbette olmalıydı her şeyin bir diyeti.
Alın teriydi, yaşaması için vatanın, hürriyeti;
Kavrulan çöllerdeki gibi, sağanak yağmurlarda bile,
Susuzdular!..
***
Çağlardan sestiler, haykırıştılar..
Kimine bahar, kimilerine kıştılar..
Kimilerine yakış, kimilerine alkıştılar..
Akıştılar!..
Ötükenleri, Altayları, Ağrıları aştılar!
Birer birer Anadolu’da buluştular.
Osman Baturlar’dan getirmişlerdi nice muştular
Kâh yayan, kâh at sırtında vuruştular .
Allahüekber’de, Süphan’da, Palandöken’de,
Erciyes’te sevindiler, coştular!..
Neydiler, tar’dılar, kopuzdular!..
***
Çıktıkları her sefer kutlu mu kutluydu
Gelecekten hepsi istisnâsız, umutluydu.
Huzurluydu, hepsi mutluydu
Dürüstlükte, asâlette kılavuzdular!..
***
Asla bezgin olmazlar okurlardı, durmadan;
Derlerdi: “Ancak böyle yücelir vatan!..”
Bir yere varılmaz asla çalışmadan, yorulmadan,
Bilgide, edebde havuzdular!..
***
Çetindi uğraşları, bilirlerdi yaptıklarını
Bayrak, vatan, millet, insanlık derledi hep.
Aramazlardı hiçbir engele, sebep;
İnşâdaydılar elbirliğiyle yarını;
Korkusuz mu, korkusuzdular!..
***
Bilge Kağan’dılar, Kâşgarlı’ydılar, Yûsuf Has Hâcib’diler…
Hepsi dimdik, hepsi vakur bir duruşa sahiptiler.
Yesevî’ydiler, Mevlâna, Yûnus’tular..
Ne kine boyun büktüler, ne haksızlığa sustular...
Merhametli, asîl bir millete mahsustular;
Türkmen’diler, Özbek’tiler, Tatar’dılar, Kırgız’dılar…
Üç-Ok’tular, Boz-Ok’tular!..Oğuz’dular!..
M. HALİSTİN KUKUL